2021 Kurumlar Vergisi Beyannamesi Tam Tasdik Raporlarının Verilme Süresine İlişkin Duyuru

2021 Yılı Kurumlar Vergisi Beyannamesi Tasdik (Tam Tasdik) Raporlarının Verilme Süresine İlişkin Duyuru Başkanlığımıza intikal eden yazılardan; 2021 y…

 

 

 
2021 Yılı Kurumlar Vergisi Beyannamesi Tasdik (Tam Tasdik) Raporlarının Verilme Süresine İlişkin Duyuru

Başkanlığımıza intikal eden yazılardan; 2021 yılına ait Tam Tasdik Raporlarının teslim edilme süresinin son günü hakkında tereddüt hasıl olduğu anlaşıldığından,  konuya ilişkin olarak aşağıdaki açıklamanın yapılmasına gerek duyulmuştur.

Kurumlar Vergisi Beyannamesine ilişkin Tam Tasdik Raporlarının ibraz süresi ile ilgili olarak 24 Sıra No.lu Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu Genel Tebliğinde 41 Sıra No.lu Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu Genel Tebliği ile değişik düzenlemede; “Tasdik raporlarının ilgili yıl gelir veya kurumlar vergisi beyannameleri ile birlikte veya beyannamenin verildiği ayı takip eden iki ay içerisinde verilmesi gerekir.” hükmü yer almaktadır.

Bu kapsamda 2021 yılı için Kurumlar Vergisi Beyannamesinin 01/04/2022 ila 05/05/2022 tarihleri arasında verilmesi nedeniyle, kurumlar vergisi mükellefleri için bu yıla ilişkin Tasdik (Tam Tasdik) Raporlarının 31/07/2022 tarihine kadar (31/07/2022 tarihinin Pazar gününe denk gelmesi nedeniyle takip eden ilk iş günü olan 01/08/2022 tarihine kadar) elektronik ortamda internet vergi dairesi sistemi üzerinden gönderilmesi gerekmektedir.

Duyurulur.

Kaynak: GİB




KGK Duyurusu – BDDK’nın 24.06.2022 Tarihli Kurul Kararı (Bağımsız Denetime Tabi Olma) Hakkında

KGK Duyurusu BDDK’nın 24.06.2022 Tarihli Kurul Kararı (Bağımsız Denetime Tabi Olma) Hakkında Bilindiği üzere finansal istikrarın güçlendirilmesi ve ka… 

 

 

KGK Duyurusu

 

BDDK’nın 24.06.2022 Tarihli Kurul Kararı (Bağımsız Denetime Tabi Olma) Hakkında

 

Bilindiği üzere finansal istikrarın güçlendirilmesi ve kaynakların daha verimli ve üretken alanlarda kullanılarak kredi sisteminin etkin bir şekilde çalışmasını ve kredilerin amacına matuf bir şekilde kullanılmasını sağlamak amacıyla gerekli görülen bir makro ihtiyati tedbir olarak BDDK tarafından 24.06.2022 tarihli ve 10250 sayılı Kurul Kararı alınmıştır.

Söz konusu Kurul Kararında 660 sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümleri çerçevesinde bağımsız denetime tabi olunmaya ilişkin atıflar bulunduğundan, Kurumumuza gelen başvurular çerçevesinde aşağıdaki açıklamaların yapılması gereği hasıl olmuştur:

1.HANGİ ŞİRKETLER 6102 SAYILI TÜRK TİCARET KANUNU İLE 660 SAYILI KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME HÜKÜMLERİ ÇERÇEVESİNDE BAĞIMSIZ DENETİME TABİDİR?

Bilindiği üzere, hangi şirketlerin bağımsız denetime tabi olacağı 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 397/4’üncü maddesinde belirtilmiş olup anılan maddede, Kanunun 398’inci maddesi kapsamında denetime tabi olacak şirketlerin Cumhurbaşkanınca (Bakanlar Kurulunca) belirleneceği hüküm altına alınmıştır. Bu kapsamda, 26/05/2018 tarihli ve 30432 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 26/03/2018 tarihli ve 2018/11597 sayılı Bağımsız Denetime Tabi Şirketlerin Belirlenmesine Dair Bakanlar Kurulu Kararı (Karar) ile denetime tabi olacak şirketler için kıstaslar belirlenmiş, söz konusu kıstasları sağlayan şirketlerin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu ile 660 sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümleri çerçevesinde bağımsız denetime tabi olacağı hüküm altına alınmıştır.

Söz konusu Karar kapsamında 28.06.2022 tarihi itibariyle 2021 hesap döneminin bağımsız denetimine ilişkin 12.630 şirketin sözleşme bildirimi yapılmıştır.

Anılan Karar’da şirketlerin bağımsız denetime tabi olma durumları aşağıdaki şekilde sınıflandırılmıştır:

A. Karar’a Ekli (I) Sayılı Liste Kapsamında Olan Şirketler:

Karar’a ekli (I) sayılı liste kapsamında olan şirketler Aktif Toplamı, Yıllık Net Satış Hasılatı ve Çalışan Sayısı bakımından herhangi bir ölçüte bağlı olmaksızın 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu ile 660 sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümleri çerçevesinde bağımsız denetime tabidir. (Karar m. 3/1-a)

Söz konusu Şirketler esas olarak SPK, BDDK, SEDDK, RTÜK gibi Kurumların düzenleme ve denetimine tabi olan şirketler, Borsa İstanbul Piyasalarında faaliyet göstermesine izin verilen yetkili müesseseler, kıymetli madenler aracı kurumları, kıymetli maden üretimi veya ticaretiyle iştigal eden şirketler ve 5300 sayılı Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanununa göre kurulan lisanslı depo işletmeleri ile 2699 sayılı Umumi Mağazalar Kanununa göre kurulan umumi mağazalardır.

B. 6362 Sayılı Sermaye Piyasası Kanunu Kapsamında Halka Açık Sayılan Şirketler:

Sermaye piyasası araçları bir borsada veya teşkilatlanmış diğer piyasalarda işlem görmeyen ancak 6/12/2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu kapsamında halka açık sayılan şirketlerden:

  • Aktif toplamı 15 milyon Türk Lirası,
  • Yıllık net satış hasılatı 20 milyon Türk Lirası ve
  • Çalışan sayısı 50 kişi

ölçütlerinden en az ikisinin eşik değerini tek başına veya bağlı ortaklık ve iştirakleriyle birlikte art arda iki hesap döneminde aşan şirketler 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu ile 660 sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümleri çerçevesinde bağımsız denetime tabidir. (Karar m. 3/1-b-1)

C. Karar’a Ekli (II) Sayılı Liste Kapsamında Olan Şirketler:

Karar’a Ekli (II) sayılı listede belirtilen şirketlerden:

  • Aktif toplamı 30 milyon Türk Lirası,
  • Yıllık net satış hasılatı 40 milyon Türk Lirası ve
  • Çalışan sayısı 125 kişi

ölçütlerinden en az ikisinin eşik değerini tek başına veya bağlı ortaklık ve iştirakleriyle birlikte art arda iki hesap döneminde aşan şirketler 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu ile 660 sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümleri çerçevesinde bağımsız denetime tabidir. (Karar m. 3/1-b-2)

Karar’a Ekli (II) sayılı listede yer alan şirketler şunlardır:

  • Sermayesinin en az %25’i kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına, sendikalara, derneklere, vakıflara, kooperatiflere ve bunların üst kuruluşlarına doğrudan veya dolaylı olarak ait olan şirketler,
  • Yurt çapında günlük olarak gazete yayımlayan şirketler,
  • Çağrı merkezi şirketleri hariç olmak üzere, 15/1/2004 tarihli ve 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu, 5/11/2008 tarihli ve 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu, 9/5/2013 tarihli ve 6475 sayılı Posta Hizmetleri Kanunu ve 6102 sayılı Kanunun 1525 inci maddesi kapsamında Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu düzenleme ve denetimine tabi olan şirketler,
  • Enerji Piyasası Düzenleme Kurumundan lisans, sertifika veya yetki belgesi alıp bu Kurum düzenlemelerine tabi olarak faaliyet gösteren şirketler,
  • (I) sayılı liste kapsamında olanlar hariç olmak üzere; Gayri faal olan veya faaliyetleri geçici olarak durdurulan veya iptal edilmiş olan (gerekli ana sözleşme değişiklikleri ve benzeri prosedür işlemleri henüz gerçekleştirilmemiş olanlar dahil) iştirak ve şirketler hariç olmak üzere, Tasarruf Mevduatı ve Sigorta Fonunun (TMSF) iştirakleri ile mülga 4389 sayılı Bankalar Kanunu ve 5411 sayılı Kanun kapsamında TMSF tarafından denetimi ve yönetimi devralınan şirketler,
  • (I) sayılı liste kapsamında olanlar hariç olmak üzere; 8/6/1984 tarihli ve 233 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüsleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname kapsamında faaliyet gösteren kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıkları ile sermayesinin en az %50’si belediyelere ait olan şirketler.

D. Genel Denetim Kriterlerine Tabi Olan Şirketler:

Yukarıda belirtilenler dışında kalan şirketlerden

  • Aktif toplamı 35 milyon Türk Lirası,
  • Yıllık net satış hasılatı 70 milyon Türk Lirası ve
  • Çalışan sayısı 175 kişi

ölçütlerinden en az ikisinin eşik değerini tek başına veya bağlı ortaklık ve iştirakleriyle birlikte art arda iki hesap döneminde aşan şirketler 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu ile 660 sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümleri çerçevesinde bağımsız denetime tabidir. (Karar m. 3/1-b-3)

2. BAĞIMSIZ DENETİME TABİ OLUNUP OLUNMADIĞININ BELİRLENMESİNE YÖNELİK HESAPLAMALARIN YAPILMASINDA ESAS ALINACAK FİNANSAL TABLOLAR İLE DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN DİĞER HUSUSLAR NELERDİR?

Bağımsız denetime tabi olunup olunmadığının belirlenmesine yönelik hesaplamaların yapılmasında esas alınacak finansal tablolar ile hesaplamaların nasıl yapılacağına yönelik açıklamalar Karar’ın beşinci maddesi ile 16/02/2019 tarihli ve 30688 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Bağımsız Denetime Tabi Şirketlerin Belirlenmesine Dair Bakanlar Kurulu Kararına İlişkin Usul ve Esaslar’da açıklanmıştır.

3. BAĞIMSIZ DENETİME TABİ OLUP OLMADIĞIMI NASIL TESPİT EDEBİLİRİM?

Karar’da belirtilen kıstaslar çerçevesinde bağımsız denetime tabi olunup olunmadığını belirleme yükümlülüğü esas olarak şirketin kendisine aittir. Bu kapsamda, şirketin kendisine ve varsa bağlı ortaklık ve iştiraklerine ait veriler üzerinden Usul ve Esaslar’da yer alan açıklamalar çerçevesinde hesaplamaları yapması, bağımsız denetime tabi olup olmadığını belirlemesi ve denetime ilişkin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunundan kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmesi gerekmektedir.

Bununla birlikte Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından Kurumumuza sağlanan veriler çerçevesinde ilgili hesap dönemi için denetime tabi olduğu değerlendirilen şirketler VKN üzerinden sorgu yapılabilecek şekilde Kurumumuz internet sitesinde https://dtsorgu.kgk.gov.tr/giris.aspx adresi üzerinden bilgi amaçlı ilan edilmektedir. Kurumumuzca paylaşılan söz konusu çalışma bilgi amaçlı olup denetime tabi olma hususunda kesin bir sonuç içermemektedir. Bu nedenle yapılan sorgulama sonucunda şirkete ait verinin gelmemesi o şirketin kesin olarak denetime tabi olmadığı sonucunu doğurmamaktadır. Nitekim daha öncede belirtildiği üzere, Karar’da yer alan ölçütler ve Karar’a Ekli Listeler ile önceki dönemde denetime tabi olma durumları da esas alınarak, şirketin kendisi ile varsa bağlı ortaklık ve iştirakine ait veriler üzerinden denetime tabi olup olunmadığını Usul ve Esaslar çerçevesinde hesaplama, belirleme ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunundan kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirme sorumluluğu asıl olarak şirketin kendisine aittir.

Ayrıca şirketlerin bağımsız denetime tabi olup olmama durumu; Usul ve Esaslar’da belirtilen finansal tablolar ve diğer bilgiler (Bağlı ortaklık ve iştiraklere ilişkin veriler, çalışan sayısı, yıllara yaygın inşaat ve onarım işi bulunup bulunmadığı vb.) dikkate alınarak ilgili şirket ve BDDK’nın (https://www.bddk.org.tr/Duyuru/EkGetir/951?ekId=824) açıklamasında da belirtildiği üzere Bankaların Kredi İşlemlerine İlişkin Yönetmelik’in 9’uncu maddesi uyarınca Bankalarca belirlenecektir.

Kamuoyuna duyurulur.

  • Şirketler İçin Bağımsız Denetime Tabi Olma Durumu Sorgulama Bilgi Ekranına ulaşmak için tıklayınız
  • Bağımsız Denetime Tabi Olmaya İlişkin Sıkça Sorulan Sorulara ulaşmak için tıklayınız



Defter-Beyan Sistemi Genel Kullanım Kılavuzu Güncellendi

Defter-Beyan Sistemi Genel Kullanım Kılavuzu Güncellendi Defter-Beyan Sistemi Genel Kullanım Kılavuzu güncellenmiştir. Defter-Beyan Sistemi Genel Kull…

 

 

 

Defter-Beyan Sistemi Genel Kullanım Kılavuzu Güncellendi

 

Defter-Beyan Sistemi Genel Kullanım Kılavuzu güncellenmiştir.

Defter-Beyan Sistemi Genel Kullanım Kılavuzunu İndirmek İçin TIKLAYINIZ

Kaynak: GİB




7412 Sayılı İstanbul Finans Merkezi Kanunu

7412 Sayılı İstanbul Finans Merkezi Kanunu 28 Haziran 2022 Tarihli Resmi Gazete Sayı: 31880 Kanun No: 7412 Kabul Tarihi: 22/9/2022 Amaç ve kapsam MADD… 

 

 

7412 Sayılı İstanbul Finans Merkezi Kanunu

 

28 Haziran 2022 Tarihli Resmi Gazete

Sayı: 31880

Kanun No: 7412

Kabul Tarihi: 22/9/2022

Amaç ve kapsam

MADDE 1- (1) Bu Kanunun amacı; Türkiye Cumhuriyeti’nin finansal rekabet gücünü uluslararası alanda artırmak, finansal piyasalar ile ürün ve hizmetlerin gelişmesine ve derinleşmesine katkıda bulunmak, uluslararası finans ve sermaye piyasalarına entegrasyonu güçlendirmek ve bu sayede İstanbul Finans Merkezinin önde gelen küresel finans merkezlerinden biri olmasını sağlamaktır.

(2) Bu Kanun, İstanbul Finans Merkezi alanını, İstanbul Finans Merkezinin yönetilmesine ve işletilmesine dair hükümleri, İstanbul Finans Merkezinde gerçekleştirilen faaliyetleri ve bu faaliyetlere dair teşvik, indirim, istisna ve muafiyetleri düzenlemektedir.

Tanımlar ve kısaltmalar

MADDE 2- (1) Bu Kanunun uygulanmasında;

a) Finansal faaliyetler:

1) 20/2/1930 tarihli ve 1567 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanun,

2) 28/3/2001 tarihli ve 4632 sayılı Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu,

3) 19/10/2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu,

4) 23/2/2006 tarihli ve 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu,

5) 3/6/2007 tarihli ve 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu,

6) 21/11/2012 tarihli ve 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu,

7) 6/12/2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu,

8) 20/6/2013 tarihli ve 6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun,

kapsamında belirtilen faaliyetleri, hizmetleri ve işlemleri,

b) Finansal kuruluşlar: Finansal faaliyette bulunan tüzel kişileri, bunların şubelerini, irtibat bürolarını, temsilciliklerini ve ulusal varlık fonlarını,

c) İFM: Ekli (1) sayılı koordinatlı kroki ve liste ile tespit edilen İstanbul Finans Merkezi Bölgesini,

ç) Kapsam dışı alan: İFM sınırları içerisinde yer alan, ofis alanı dışında kalan ve ofis kullanım amacı dışına özgülenmiş alışveriş merkezi, otel ve benzeri yerlerden oluşan alanı,

d) Katılımcı: Katılımcı belgesi alarak ofis alanında faaliyet gösterecek gerçek ve tüzel kişileri, bunların şubeleri ile temsilciliklerini, adi ortaklıkları, irtibat bürolarını, bölgesel yönetim merkezlerini ve ulusal varlık fonlarını,

e) Katılımcı belgesi: Katılımcıya ofis alanında yer alan ilgili bağımsız bölüm ve ortak alanlardan yararlanma imkânı veren; düzenlenmesine, askıya alınmasına ve iptal edilmesine ilişkin usul ve esasların uygulama yönetmeliğinde belirlendiği belgeyi,

f) Ofis alanı: Katılımcı belgesi almak suretiyle İFM sınırları içerisinde kullanılabilen, ofis kullanım amacına özgülenmiş bağımsız bölümlerden oluşan alanı,

g) Yönetici şirket: Bu Kanun kapsamında verilen görev ve yetkileri kullanmak üzere Türkiye Varlık Fonu tarafından kurulan ve özel hukuk hükümlerine tabi olarak faaliyet gösteren anonim şirketi,

ifade eder.

Alan ve katılımcı belgesi

MADDE 3- (1) Ekli (1) sayılı koordinatlı kroki ve liste ile tespit edilen alan, bu Kanun ve ilgili diğer kanunlar kapsamında yer alan faaliyetlerin yürütüleceği İFM olarak belirlenmiştir.

(2) Kapsam dışı alan hakkında 6 ncı, 7 nci ve 8 inci maddeler uygulanmaz.

(3) Ofis alanında faaliyet göstermek üzere katılımcılara Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi tarafından katılımcı belgesi verilir.

(4) Katılımcı belgesi verilmesine, katılımcı belgesi muafiyet koşullarına, katılımcı belgesinin askıya alınması ve iptaline ilişkin hususlar dâhil katılımcı belgesine dair usul ve esaslar uygulama yönetmeliğinde düzenlenir.

Tek durak büro

MADDE 4- (1) Katılımcıların faaliyetlerine ilişkin izin, ruhsat, lisans ve benzeri onay başvuruları ile bunların çalışanlarına ve bu çalışanların bakmakla yükümlü olduğu kişilere ilişkin izin ve onay gibi başvuruların yapılabilmesi ve bu başvuru süreçlerinin hızlandırılması amacıyla kamu kurum ve kuruluşlarının ilgili birimlerinin görev alacağı tek durak büro oluşturulur.

(2) Tek durak büroda; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı temsilcileri ile bu bakanlıklarca gerekli görülmesi hâlinde bunların bağlı, ilgili, ilişkili kuruluşları veya bu bakanlıkların denetiminde olan kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcileri ve ilgili ilçe belediyesi temsilcileri yer alır.

(3) İFM’de gerçekleştirilecek iş ve işlemlerin tek elden takibini yapmak ve tek durak büroda yer alan kamu kurum ve kuruluşları arasındaki koordinasyonu sağlamak amacıyla tek durak büro, ilgili mevzuat hükümleri saklı kalmak kaydıyla, Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi tarafından sevk ve idare edilir. İhtiyaç duyulması hâlinde farklı bakanlık, kamu kurum ve kuruluşları da tek durak büroya dâhil edilebilir. Tek durak büronun işleyişine dair usul ve esaslar uygulama yönetmeliğinde düzenlenir.

Finansal hizmet ihracatı

MADDE 5- (1) Katılımcı belgesi alarak finansal faaliyet gösteren kuruluşların yurt dışında yerleşik kişilere sundukları finansal hizmetler, hizmetten nihai olarak yurt dışında faydalanılması koşuluyla, finansal hizmet ihracatı olarak değerlendirilir.

(2) Finansal kuruluşların kendi nam ve hesabına gerçekleştirdikleri türev işlemleri, portföylerine varlık alma veya portföylerinden varlık satma işlemleri ile yurt içinde yerleşik kişilerin tasarruflarını yurt dışına çıkaran faaliyetleri, hizmetleri ve işlemleri finansal hizmet ihracatı olarak değerlendirilmez.

Vergi ve diğer mali yükümlülüklere ilişkin istisna ve indirimler

MADDE 6- (1) Katılımcı belgesi almış finansal kuruluşlar tarafından İFM’de gerçekleştirilen finansal hizmet ihracatı niteliğindeki;

a) Faaliyetler kapsamında elde edilen kazançların %75’i kurumlar vergisi matrahının tespitinde, kurumlar vergisi beyannamesi üzerinde ayrıca gösterilmek şartıyla, kurum kazancından indirilir.

b) İşlemler ile bu işlemler nedeniyle lehe alınan paralar banka ve sigorta muameleleri vergisinden müstesnadır.

c) Faaliyetlere ilişkin işlemler her türlü harçtan, bu işlemlere ilişkin düzenlenen kâğıtlar damga vergisinden müstesnadır.

(2) Katılımcı belgesi almış finansal kuruluşların İFM’de istihdam ettikleri personele ödenen aylık ücretin gerçek safi değerinin; yurt dışında en az beş yıllık mesleki tecrübeye sahip kişilerde %60’ı, yurt dışında en az on yıllık mesleki tecrübeye sahip kişilerde ise %80’i gelir vergisinden müstesnadır. Bu fıkra kapsamında belirtilen istisna, İFM’de çalışmaya başlamadan önceki son üç yılda Türkiye’de çalışmamış olan personelin ücret gelirlerine uygulanır.

(3) İFM’de yer alan taşınmazların kiralanmasına dair işlemler her türlü harçtan ve bu işlemlere ilişkin düzenlenen kâğıtlar damga vergisinden müstesnadır.

(4) En az üç ülkede aktif olarak faaliyet gösteren katılımcıların bölgesel hazine ve finansal yönetim merkezleri hakkında da bu madde hükümleri uygulanır.

Ortak düzenlemeler

MADDE 7- (1) Katılımcıların tutmak zorunda oldukları defterler ile düzenleyecekleri belgelerin yabancı para birimiyle tutulabilmesi ve düzenlenebilmesine ilişkin olarak, 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu ile 13/1/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu hükümlerine bağlı olmaksızın düzenleme yapmaya Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkilidir.

(2) Katılımcıların kendi aralarında ve İFM’de yürüttükleri faaliyetler kapsamında düzenlenen her nevi muamele, mukavele ve muhabere hakkında 10/4/1926 tarihli ve 805 sayılı İktisadi Müesseselerde Mecburi Türkçe Kullanılması Hakkında Kanunun 1 inci ve 3 üncü maddeleri uygulanmaz.

(3) Katılımcıların kendi aralarında İFM’de yürüttükleri faaliyetler kapsamında, katılımcıların faaliyetlerinin tabi olduğu mevzuata aykırı olmaması kaydıyla, özel hukuka tabi olarak yaptıkları her nevi işlem ve sözleşmelerde serbestçe hukuk seçimi yapılabilir.

(4) En az üç ülkede aktif olarak faaliyet gösteren katılımcıların bölgesel hazine ve finansal yönetim merkezleri hakkında da bu madde hükümleri uygulanır.

Yabancı personel istihdamı

MADDE 8- (1) İFM’de faaliyet gösterecek katılımcılar ile en az üç ülkede aktif olarak faaliyet gösteren katılımcıların bölgesel hazine ve finansal yönetim merkezleri, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından 28/7/2016 tarihli ve 6735 sayılı Uluslararası İşgücü Kanunu uyarınca düzenlenen çalışma izni ile yabancı uyruklu personel çalıştırabilir. Bu kapsamda yapılacak çalışma izni başvuruları 6735 sayılı Kanunun 16 ncı maddesi çerçevesinde istisnai olarak değerlendirilir.

Taşınmazlara ilişkin düzenlemeler

MADDE 9- (1) İFM’de bulunan taşınmazlar, yalnızca projesinde ve yönetim planında belirlenen amaçlar doğrultusunda kullanılabilir. İFM’de her tür ve ölçekteki mekânsal plan, parselasyon planı, arsa ve arazi düzenlemesi, jeolojik ve jeoteknik etüt, mikro bölgeleme, harita ve kentsel tasarım projeleri yapmaya, yaptırmaya ve onaylamaya Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı yetkilidir.

(2) İFM yönetim planı ve işletme projesi, yönetici şirket tarafından hazırlanarak resen tescil ettirilir.

(3) Katılımcı belgesinin herhangi bir sebeple iptal edilmesi durumunda, katılımcıların İFM’de faaliyette bulunmak üzere yaptıkları kira sözleşmesi de kendiliğinden sona erer. Kira sözleşmesi tapuya şerh edilmişse yönetici şirketin talebiyle şerh terkin edilir. Bu şekilde sona eren kira sözleşmelerine konu taşınmazların tahliyesi hakkında 4/12/1984 tarihli ve 3091 sayılı Taşınmaz Mal Zilyedliğine Yapılan Tecavüzlerin Önlenmesi Hakkında Kanun hükümleri uygulanır.

Yönetmelik

MADDE 10- (1) Bu Kanunun uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar ile diğer hususlar Cumhurbaşkanı tarafından çıkarılan uygulama yönetmeliğinde düzenlenir.

Kurumlar vergisine ve harçlara ilişkin ilave muafiyet

GEÇİCİ MADDE 1- (1) 6 ncı maddenin birinci fıkrasının (a) bendinde yer alan %75 oranı, kurumların 2022 ila 2031 yılları vergilendirme dönemlerine ait kurum kazançları için %100 olarak uygulanır. Bu dönemler özel hesap dönemi tayin edilen kurumlar için ilgili yıllar içinde başlayan hesap dönemlerini kapsar.

(2) Katılımcı belgesi almış finansal kuruluşların İFM’de bulunan merkez ve şubelerinden, 2/7/1964 tarihli ve 492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken finansal faaliyet harçları, bu Kanunun yürürlük tarihinden itibaren beş yıl süreyle alınmaz. Kanunun yürürlük tarihi itibarıyla tahakkuk etmiş harçlar terkin edilmez, tahsil olunanlar iade edilmez.

İstanbul Finans Merkezi Bölgesinin yönetilmesine dair geçiş hükmü

GEÇİCİ MADDE 2- (1) İFM’de tüm altyapı ve üstyapının işletilmesi, yönetilmesi, bağımsız bölümlerin ve alanların kiralanması ile kamuya ait olan ve imar planında belirlenen fonksiyonlar doğrultusunda ilgili kurumlara tahsis edilmiş alanlar hariç olmak üzere umumi hizmetlere ayrılmış yol, meydan, yeşil alan, park ve benzeri yerlere dair her türlü yönetim faaliyeti yirmi yıl süreyle yönetici şirket tarafından gerçekleştirilir.

(2) 23/6/1965 tarihli ve 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu kapsamında kat malikleri kurulu, ada temsilciler kurulu ve toplu yapı temsilciler kuruluna ait yetkiler İFM’de bulunan taşınmazlar açısından yirmi yıl süreyle yönetici şirket tarafından kullanılır.

Yürürlük

MADDE 11- (1) Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 12- (1) Bu Kanun hükümlerini Cumhurbaşkanı yürütür. 27/6/2022

Eki için tıklayınız




193 Sayılı Gelir Vergisi Kanununun Geçici 67 nci Maddesinde Yer Alan Tevkifat Oranları Hakkında Karar (Karar Sayısı: 5752)

GVK Geçici 67 nci Maddesi Tevkifat Oranları 5752 28 Haziran 2022 Tarihli Resmi Gazete Sayı: 31880 Karar Sayısı: 5752 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununu..

 

 

 

GVK Geçici 67 nci Maddesi Tevkifat Oranları 5752

 

28 Haziran 2022 Tarihli Resmi Gazete

Sayı: 31880

Karar Sayısı: 5752

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun geçici 67 nci maddesinde yer alan tevkifat oranları hakkındaki ekli Kararın yürürlüğe konulmasına, 193 sayılı Kanunun mezkûr maddesi gereğince karar verilmiştir.

27 Haziran 2022

Recep Tayyip ERDOĞAN

CUMHURBAŞKANI

27/6/2022 TARİHLİ VE 5752 SAYILI CUMHURBAŞKANI KARARININ EKİ KARAR

MADDE 1– 22/7/2006 tarihli ve 2006/10731 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının eki Kararın geçici 2 nci ve geçici 3 üncü maddelerinde yer alan “30/6/2022” ibareleri “31/12/2022” şeklinde değiştirilmiştir.

MADDE 2– Aynı Karara aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.

“GEÇİCİ MADDE 5- Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih ile 31/12/2022 tarihi (bu tarih dahil) arasında iktisap edilen, 6362 sayılı Kanun kapsamında kurulan ipotek finansmanı kuruluşları (bu şirketlerin kurucusu olduğu varlık finansmanı fonları ve konut finansmanı fonları dahil) tarafından ihraç edilen varlığa dayalı menkul kıymetler, ipoteğe dayalı menkul kıymetler, ipotek teminatlı menkul kıymetler ve varlık teminatlı menkul kıymetlerden elde edilen gelir ve kazançlara, 1 inci maddenin birinci fıkrasının (a) bendinin (1) ve (3) numaralı alt bentleri ile (ç) bendinde yer alan oranlar %5 olarak uygulanır.

MADDE 3– 24/12/2021 tarihli ve 4970 sayılı Cumhurbaşkanı Kararının eki Kararın 3 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“MADDE 3- Bu Karar, kur korumalı vadeli mevduat ve katılma hesapları ile Türk lirası mevduat ve katılma hesaplarına dönüşümün desteklenmesi uygulaması kapsamında bankalarda açılan Türk lirası mevduat ve katılma hesaplarında uygulanmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girer.”

MADDE 4– 30/12/2021 tarihli ve 5046 sayılı Cumhurbaşkanı Kararının eki Kararın 3 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“MADDE 3- Bu Karar, Türk lirası mevduat ve katılma hesaplarına dönüşümün desteklenmesi uygulaması kapsamında altın depo hesapları, altın cinsinden katılma fonu hesapları ile işlenmiş ve hurda altın karşılığı altın hesaplarından dönüşüm fiyatı üzerinden Türk lirasına çevrilen mevduat ve katılma hesaplarında uygulanmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girer.”

MADDE 5– Bu Karar yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

MADDE 6– Bu Karar hükümlerini Hazine ve Maliye Bakanı yürütür.




Vergi İncelemelerinde Uyulacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik

Vergi İncelemelerinde Uyulacak Usul ve Esaslar 28/06/2022 28 Haziran 2022 Tarihli Resmi Gazete Sayı: 31880 Hazine ve Maliye Bakanlığından:  MADDE 1- 3…

 

 

 

Vergi İncelemelerinde Uyulacak Usul ve Esaslar 28/06/2022

 

28 Haziran 2022 Tarihli Resmi Gazete

Sayı: 31880

Hazine ve Maliye Bakanlığından: 

MADDE 1- 31/10/2011 tarihli ve 28101 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Vergi İncelemelerinde Uyulacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 7 nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “on” ibareleri “beş” olarak değiştirilmiştir.

MADDE 2- Aynı Yönetmeliğin 9 uncu maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“MADDE 9- (1) Vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlar, inceleme görevinin verilmesinden itibaren en geç on beş gün içinde incelemeye başlarlar. Bu süre içinde incelemeye başlanılamaması halinde durum gerekçeli bir yazı ile bağlı bulunulan birime bildirilir. İlgili birim, incelemeye başlanılamamasını haklı kılan bir mazeretin varlığı halinde en fazla beş gün ilave süre verebileceği gibi inceleme görevini başka bir inceleme elemanına da verebilir.

(2) Vergi incelemesine, vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlar tarafından düzenlenecek “İncelemeye Başlama Bildirimi” ile başlanır. İncelemeye Başlama Bildiriminin bir örneği nezdinde inceleme yapılana, bir örneği vergi incelemesi yapmaya yetkili olanın bağlı bulunduğu inceleme ve denetim birimine, bir örneği ise mükellefin bağlı olduğu vergi dairesine gönderilir.

(3) İncelemeye başlama tarihi, incelemeye başlama bildiriminin düzenlendiği tarihtir.

(4) 213 sayılı Vergi Usul Kanununun aramaya ilişkin hükümleri saklıdır.

(5) Vergi incelemesine başlanılmasına ilişkin diğer hususlar, vergi incelemesi yapmaya yetkili olanların bağlı bulundukları birimler tarafından belirlenir.”

MADDE 3- Aynı Yönetmeliğin 10 uncu maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“MADDE 10- (1) Vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlar yanlarında memuriyet sıfatlarını ve inceleme yetkisini gösteren fotoğraflı resmi bir kimlik bulundururlar ve gittikleri yerde işe başlamadan evvel bu kimliği ilgililere gösterirler.”

MADDE 4- Aynı Yönetmeliğin 11 inci maddesinin başlığında yer alan “tutanağının” ibaresi “bildiriminin” olarak değiştirilmiş, aynı maddenin birinci fıkrasında yer alan “tutanağında” ibaresi “bildiriminde” olarak değiştirilmiş ve aynı fıkranın (a), (e) ve (f) bentleri aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“a) İnceleme yapılanın kimlik bilgileri, unvanı, adresi,”

“e) Vergi türü,

f) Bildirimin düzenlenme tarihi ve vergi incelemesi yapmaya yetkili olanların imzası,”

MADDE 5- Aynı Yönetmeliğin 12 nci maddesinin dördüncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, aynı maddeye dördüncü fıkradan sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkralar eklenmiş ve diğer fıkra buna göre teselsül ettirilmiştir.

“(4) Mükelleflerin, Bakanlığın elektronik olarak tutulmasına izin verdiği defter ve belgeleri Bakanlık tarafından oluşturulan sistemi kullanmak suretiyle elektronik ortamda ibraz etmesi esastır.”

“(5) Mükellefin işyeri adresi, işyeri adresinin bulunmaması halinde ikametgâh adresi ile inceleme görevi verilenin çalışma yerinin aynı ilde bulunmaması halinde, defter ve belgeler mükellefin işyeri adresi, işyeri adresinin bulunmaması halinde ikametgâh adresinin bulunduğu ildeki dairede teslim alınır. Mükellefin talebi halinde defter ve belgeler inceleme görevi verilenin sürekli çalışma yerindeki dairede de teslim alınabilir. Bu fıkranın uygulanmasında dördüncü fıkra hükmü saklıdır.

(6) Nezdinde inceleme yapılacak olanla temas kurulamaması veya ilgili ile temas kurulmasına rağmen verilen sürede defter ve belgelerin ibraz edilmemesi gibi hallerde inceleme, ilgilinin vergi dairesindeki dosyasında yer alan belgeler, elektronik ortamda tutulmasına izin verilen veriler ve diğer kaynaklardan elde edilen her türlü bilgi ve belgeler ile varsa Başkanlığın risk analizi sonuçlarına dayalı olarak yürütülür.”

MADDE 6- Aynı Yönetmeliğin 13 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“MADDE 13- (1) Vergi incelemeleri esas itibarıyla dairede yapılır.

(2) İncelemeye tabi olanın defter ve belgelerini ibraz etmesi kendisinden yazılı olarak istenir.

(3) İstenilen defter veya belgeleri belli edilen zamanda mazeretsiz olarak getirmeyenler, bunları ibraz etmemiş sayılırlar. Haklı bir mazeret gösterenlere, defter ve belgelerini daireye getirmeleri için uygun bir süre verilir.

(4) İncelemenin dairede yapılması, vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlar tarafından incelemeye tabi olanın iş yerinde tespit yapılmasına ve çalışmalarda bulunmasına engel değildir.

(5) Mükellef ve vergi sorumlusunun yazılı olarak talepte bulunması ve iş yerinin müsait olduğunun tespit edilmesi halinde, inceleme iş yerinde de yapılabilir.”

MADDE 7- Aynı Yönetmeliğin 16 ncı maddesinin üçüncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“(3) İncelemenin dairede yapıldığı durumlarda, nezdinde inceleme yapılanın işyeri adresi, işyeri adresinin bulunmaması halinde ikametgâh adresi ile vergi incelemesi yapmaya yetkili olanın çalışma yerinin aynı ilde bulunmaması halinde tutanaklar, nezdinde inceleme yapılanın işyeri adresi, işyeri adresinin bulunmaması halinde ikametgâh adresinin bulunduğu ildeki dairede imza edilir. Nezdinde inceleme yapılanın talep etmesi halinde tutanaklar vergi incelemesi yapmaya yetkili olanın sürekli çalışma yerindeki dairede de imzalanabilir. Düzenlenen tutanakların birer nüshasının tutanakları imza edenlere verilmesi zorunludur.”

MADDE 8- Aynı Yönetmeliğin 22 nci maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiştir.

“Şu kadar ki, Bakanlık tarafından oluşturulan sistem üzerinden ibraz edilen elektronik defter ve belgeler, ilgili rapor değerlendirme komisyonunun rapora ilişkin nihai değerlendirmesini müteakip en geç otuz gün içerisinde sistemden silinir.”

MADDE 9- Bu Yönetmelik 1/7/2022 tarihinde yürürlüğe girer.

MADDE 10- Bu Yönetmelik hükümlerini Hazine ve Maliye Bakanı yürütür.




2022 Mali Tatil Uygulamaları

2022 Mali Tatil Uygulamaları 3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu hükümlerine göre faaliyette bulunan mesl…

 

 

 

 

 

2022 Mali Tatil Uygulamaları

 

ÖZET:

5604 sayılı Mali Tatil İhdas Edilmesi Hakkında Kanun hükümlerine göre meslek mensuplarına ve yükümlülere kolaylıklar getiren “Mali Tatil” uygulaması, bu yıl 1 Temmuz 2022 Cuma günü başlayıp 20 Temmuz 2022 Çarşamba günü sona erecektir.

2022 yılı için

– Beyan süresi 1-20 Temmuz 2022 tarihleri arasında olan vergilere ilişkin beyannamelerin verilme süresi 27 Temmuz 2022 Çarşamba bu beyannamelere göre tahakkuk eden vergilerin ödeme süresi 28 Temmuz 2022 Perşembe günü,

Beyan süresinin son günü 20 Temmuz 2022 gününü izleyen tarihten itibaren beşinci günü mesai saati bitimine kadar olan vergilere ilişkin beyannamelerin verilme süresi 25 Temmuz 2022 Pazartesi, bu beyannamelere göre tahakkuk eden vergilerin ödeme süresi 26 Temmuz 2022 Salı günü,

mesai saati bitimi olacaktır.

Haziran 2022 dönemine ilişkin Katma Değer Vergisi, Damga ve Muhtasar ve Hizmet Prim Beyannamelerinin verilme ve tahakkuk eden vergilerinin ödenmesinin son günü 26 Temmuz 2022 Salı günüdür.

Haziran 2022 dönemine ilişkin Ba ve Bs Formlarının verilme tarihi de 1 Ağustos 2022 Pazartesi günüdür.

Özel tüketim vergisi, banka ve sigorta muameleleri vergisi, özel iletişim vergisi, şans oyunları vergisi ile gümrük idareleri, il özel idareleri ve belediyeler tarafından tarh ve/veya tahsil edilen vergi, resim ve harçlarla ilgili olarak malî tatil düzenlemeleri uygulanmamaktadır.

 

3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu hükümlerine göre faaliyette bulunan meslek mensuplarının, 1-20 Temmuz günleri arasında mer’i mevzuata göre yapmaları gereken bazı vergi ve sosyal güvenlik işlemelerini 20 Temmuz tarihinden sonraya erteleyerek meslek mensupları ve yükümlülere kolaylıklar getiren 5604 sayılı Mali Tatil İhdas Edilmesi Hakkında Kanun, 28/03/2007 tarihli ve 26476 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün itibariyle yürürlüğe girmiştir.

Yasanın 1’inci maddesine göre, her yıl Temmuz ayının birinden yirmisine kadar (yirmisi dahil) malî tatil uygulanmakta, Haziran ayının son gününün tatil günü olması halinde ise, mali tatil, Temmuz ayının ilk iş gününü takip eden günden başlamaktadır.

27/01/2016 tarihli ve 29606 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 6661 sayılı Askerlik Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 18’inci maddesi ile 5604 sayılı Malî Tatil İhdas Edilmesi Hakkında Kanun’da bazı değişiklikler yapılmıştır. Bu değişikliklere ilişkin olarak 10.04.2016 tarih ve 29680 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Mali Tatil Uygulaması Hakkında Genel Tebliğ (Sıra No: 1)’de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Sıra No: 2)” ile “1 Sıra No’lu Mali Tatil Uygulaması Hakkında Genel Tebliği”nde de bazı değişiklikler yapılmıştır.

Bu düzenlemeye göre, 2022 yılında mali tatil, 1 Temmuz 2022 Cuma günü başlayıp 20 Temmuz 2022 Çarşamba günü sona erecektir.

I- YASADA YER ALAN DÜZENLEMELER

1- Vergiyle İlgili Düzenlemeler

5604 sayılı Yasada, vergi ile ilgili bazı işlemlerin süresinin uzayacağı, bazı işlemlerin süresinin işlemeyeceği ve bazı işlemlerin yapılamayacağına yönelik düzenlemeler bulunmaktadır. Bu düzenlemeler, aşağıdaki gibidir:

1.1- Sürelerin Uzaması

5604 sayılı Yasanın 1’inci maddesine göre, son günü malî tatile rastlayan bazı süreler, tatilin son gününü izleyen tarihten itibaren yedi gün uzamış sayılmaktadır. Bu süreler aşağıdaki gibidir: (5604 sayılı Yasa Md. 1/ 2)

  • Beyanname verme süreleri: Beyana dayalı tarhiyatta, kanuni süresinde verilmesi gereken beyannamelerin verilme süreleri.
  • İkmalen, re’sen veya idarece yapılan tarhiyatta ödeme süreleri: İkmalen, re’sen veya idarece yapılan tarhiyatta vadesi malî tatile rastlayan vergi, resim ve harçlar ile vergi cezaları ve gecikme faizlerinin ödeme süresi.
  • Uzlaşma ve ceza indirimine ilişkin süreler: Tarh edilen vergilere ve/veya kesilen cezalara karşı uzlaşma talep etme veya cezada indirim hükümlerinden yararlanmak amacıyla yapılacak başvurulara ilişkin süreler.
  • Devamlı bilgi vermeye ilişkin süreler: Devamlı bilgi verme hükümleri kapsamında verilmesi gereken bilgilerin verilmesine ilişkin süreler.

Beyana dayanan ve beyanname verme süresi malî tatil nedeniyle uzamış olan vergilerde ödeme süresi (aynı ay içerisinde kalmak kaydıyla), uzayan beyanname verme süresinin son gününü izleyen günün mesai saati bitimine kadar uzamış sayılmaktadır.

Malî tatilin sona erdiği günü izleyen beş gün içinde biten 5604 sayılı Yasa kapsamındaki kanuni ve idari süreler, malî tatilin son gününü izleyen tarihten itibaren beşinci günün mesai saati bitiminde sona ermiş sayılmaktadır.

Ayrıca kanuni süresinden sonra kendiliğinden veya pişmanlık talepli olarak verilen beyannamelerin ödeme süreleri de mali tatil kapsamındadır.(1)

1.2-Sürelerin İşlememesi:

Aşağıda belirtilen süreler malî tatil süresince işlemez.

  • Muhasebe kayıt süreleri: Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre belirli sürelerde yapılması gereken muhasebe kayıt süreleri,
  • Bildirim süreleri
  • Dava açma süreleri: Vergiyle ilgili işlemlere ilişkin dava açma süreleri

Belirtilen süreler malî tatilin bitiminden itibaren tekrar işlemeye başlar.

1.3- Mali tatil süresince yapılamayan bazı inceleme işlemleri

Mahkeme kararı veya Cumhuriyet Savcılıklarının talebi üzerine ya da Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre yapılan aramalı incelemeler hariç olmak üzere, malî tatil süresince inceleme amacıyla defter ve belgelerin ibrazı talep edilemez, mükellefin işyerinde incelemeye başlanılmaz.

1.4- Mali tatil süresince bilgi isteme talepleri

Tatil süresince, vergi ve ceza ihbarnameleri ile mahsup taleplerine yönelik olanlar hariç, bilgi isteme talepleri mükelleflere, vergi ve ceza sorumlularına bildirilmemektedir. Ancak tatil süresi içinde gerçekleşen tebligat işlemlerinde süre, malî tatilin son gününden itibaren işlemeye başlamaktadır.

1.5-Mali tatil kapsamına girmeyen vergi, resim ve harçlar

5604 sayılı Kanunun 6661 sayılı Kanunun 18 inci maddesiyle 27.01.2016 tarihinden geçerli olmak üzere değişen 1 inci maddesinin (7) numaralı fıkrası uyarınca;

– özel tüketim vergisi,

– banka ve sigorta muameleleri vergisi,

– özel iletişim vergisi,

– şans oyunları vergisi ile

– gümrük idareleri, il özel idareleri ve belediyeler tarafından tarh ve/veya tahsil edilen vergi, resim ve harçlar

için malî tatil uygulanmayacaktır.

2- Sosyal Güvenlik ile İlgili İşlemler

Malî tatil ilan edilen döneme rastlayan tarihlerde 5.5.1983 tarihli ve 2821 sayılı Sendikalar Kanunu, 25.8.1999 tarihli ve 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu ve 22.5.2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununa göre işverenlerce yapılması gereken, iş kazası ve meslek hastalığı bildirimleri dışında kalan beyan, bildirim ve ödemeler; 2.9.1971 tarihli ve 1479 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu ile 17/10/1983 tarihli ve 2926 sayılı Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanununa tâbi sigortalıların, 17/7/1964 tarihli ve 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununa tâbi işverenlerin, 17/10/1983 tarihli ve 2925 sayılı Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar Kanununa tâbi sigortalıların yapmakla yükümlü olduğu iş kazası ve meslek hastalığı bildirimleri dışında kalan beyan, bildirim ve ödemeler, 5604 sayılı Yasanın 1’inci maddede belirtilen süreler kadar ertelenir. (5604 sayılı Yasa Md. 2/ 1)

Ancak, söz konusu yasal düzenlemelerden bir kısmı 5510 sayılı Yasa ile yürürlükten kaldırıldığından, 5510 sayılı Yasa uyarınca yapılması gereken iş kazası ve meslek hastalığı bildirimleri dışında kalan beyan, bildirim ve ödemelerden mali tatile rastlayanları, 5510 sayılı Yasanın 104’üncü maddesi hükmü uyarınca(2) 5604 sayılı Yasanın 1’inci maddesinde belirtilen süreler kadar ertelenecektir.

Maliye Bakanı, malî tatil uygulaması nedeniyle süre verilecek iş ve işlemlerin kapsamı ile malî tatil uygulamasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkilidir. (5604 sayılı Yasa Md. 1/ 9) Sosyal güvenlik işlemlerinin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemeye ise Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yetkilidir. Vergi ile ilgili işlemlerde, Yasada Maliye Bakanına tanınan yetki, sosyal güvenlik ile ilgili işlemlerde, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı tarafından kullanılır.

II- TEBLİĞLERLE YAPILAN AÇIKLAMA VE DÜZENLEMELER

Yasaya yöre Maliye Bakanı, vergi ile ilgili malî tatil uygulaması nedeniyle süre verilecek iş ve işlemlerin kapsamı ile malî tatil uygulamasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkilidir. Bu yetki, sosyal güvenlikle ilgili işlemler için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına verilmiştir.

Bu yetkiye istinaden, 30/7/2007 tarih ve 26568 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan,

ile mali tatil konusunda düzenleme ve açıklamalar yapılmıştır.

Bu Tebliğlerde yer alan düzenlemeler genel hatlarıyla aşağıda belirtilmiştir.

1- VERGİ İLE İLGİLİ İŞLEMLER

Maliye Bakanına tanınan yetki çerçevesinde 1 seri No’lu Tebliğde;

  • Mali tatilin uygulanacağı tarihler,
  • Mali tatil kapsamında olmayan süreler,
  • Mali tatil nedeniyle uzayan süreler,
  • Mali tatil nedeniyle işlemeyen süreler,
  • Mali tatil süresince defter ve belgelerin ibrazı, vergi incelemesine başlama,
  • Mali tatil süresince bilgi isteme ve tebligat işlemleri,
  • Mali tatilin sona erdiği günü izleyen yedi gün içinde biten kanuni ve idari süreler,
  • Beyanname verme süresi mali tatil nedeniyle uzamış olan vergilerde ödeme süresi,

Konularında açıklamalar yer almıştır. Ancak bu açıklamalara ilave olarak Tebliğde, bazı vergilerle ilgili işlemlerin mali tatil kapsamına girmediği belirtilmiştir. Buna göre aşağıda belirtilen sürelerin mali tatil nedeniyle uzaması söz konusu olmayacaktır.

– İcra yoluyla yapılan satışlarda katma değer vergisi uygulamasına yönelik (5) No.lu katma değer vergisi beyannamesinin, 26/4/2014 tarihli ve 28983 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinin (I/B-6.2.2(3)) bölümünde belirtilen verilme ve ödeme süreleri,

– Sürekli beyanname vermek zorunda olanlar dışındaki resmî kuruluşlar tarafından müzayede mahallerindeki satışlar dolayısıyla tahsil edilen katma değer vergisinin, Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinin (I/B-6.1 (4)) bölümünde belirtilen ödeme süresi,

– 18/1/1972 tarihli ve 1512 sayılı Noterlik Kanunu’nun 118 inci maddesine göre noterler tarafından tahsil edilen damga vergisi ve harç bedellerinin anılan Kanunun 119 uncu maddesi(5) uyarınca ilgili vergi dairesine bildirilmesine ilişkin olarak verilecek beyannameler ile süreksiz yükümlülük şeklinde değerlendirilen ve 2/7/1964 tarihli ve 492 sayılı Harçlar Kanununa göre verilen (1) (6) ve (4) (7) No.lu beyannamelerin verilme ve ödeme süreleri.

2- SOSYAL GÜVENLİK İLE İLGİLİ İŞLEMLER

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına tanınan yetki çerçevesinde ise “5604 sayılı Mali Tatil İhdas Edilmesi Hakkında Kanunun 2’nci Maddesinin Uygulanmasına İlişkin Tebliğde” aşağıdaki konularda açıklama ve düzenlemeler yer almıştır.

3. Maddede mali tatil süresi
 4. Maddede 506 sayılı Kanuna tabi işverenlerin mali tatil kapsamına giren beyan, bildirim ve ödemeleri İşyeri bildirgesi yönünden

Sigortalı işe giriş bildirgesi yönünden

Aylık prim ve hizmet belgesi yönünden

İdari para cezasına itiraz ve ödeme yönünden

Prim ödemesi yönünden

Resen hesaplanan prim borcuna itiraz yönünden

Asgari işçilik uygulamasından kaynaklanan borcun kabulüne dair taahhütname verilmesi yönünden

Asgari İşçilik Tespit Komisyonunca belirlenen orana itiraz yönünden

Prim borçlarının ertelenmesi talebi yönünden

Tespit edilen işkolu kodu ile iş kazası ve meslek hastalıkları prim oranına itiraz yönünden

5. Maddede 1479 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu ile 2926 sayılı Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanununa tabi sigortalıların mali tatil kapsamına giren iş ve işlemleri

Giriş bildirgesi yönünden

Sigortalılığın sona ermesinin bildirilmesi yönünden

Askerlik borçlanması bedelinin ödenmesi yönünden

İdari para cezası yönünden İsteğe bağlı borçlanma talebi yönünden

6.Maddede 25/8/1999 tarihli ve 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanuna tabi işverenlerin mali tatil kapsamına giren beyan, bildirim ve ödemeleri

İşten ayrılma bildirgesi yönünden

İdari para cezası yönünden

7. Maddede 4857 sayılı İş Kanunu ve 2821 sayılı Sendikalar Kanununa tabi işverenlerin mali tatil kapsamına giren iş ve işlemleri
8. Maddede 5604 sayılı Kanunun 2 nci maddesi kapsamına girmeyen iş ve işlemler

III- DAVA AÇMA SÜRELERİ AÇISINDAN DİKKATE ALINACAK HUSUSLAR

5604 sayılı Kanunun 1’inci maddesinin 3’üncü fıkrasında “…vergiyle ilgili işlemlere ilişkin dava açma süreleri mali tatil süresince işlemez.” hükmüne yer verilmiştir. 01.01.2012 tarihinden geçerli olmak üzere adli tatil sürelerine ilişkin yeni bir düzenleme yapılmış olup, vergiye ilişkin işlemlerde dava açma süresinin bu düzenlemeler de dikkate alınarak tespit edilmesi gerekmektedir.

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 27.06.2013 tarihli ve 6494 sayılı Kanunun 18’inci maddesi ile değişik 61’inci maddesinde;

“Bölge idare, idare ve vergi mahkemeleri her yıl bir eylülde başlamak üzere, yirmi temmuzdan otuz bir ağustosa kadar çalışmaya ara verirler.”

hükmüne yer verilmiştir. Yine aynı Kanunun 8/3’üncü maddesinde ;

“Bu kanunda yazılı sürelerin bitmesi çalışmaya ara verme zamanına rastlarsa bu süreler, ara vermenin sona erdiği günü izleyen tarihten itibaren yedi gün uzamış sayılır.”

hükmü mevcuttur.

Yukarıda belirtilen hükümlerden de anlaşılacağı üzere mali tatil süresince vergiyle ilgili işlemelere ilişkin dava açma süresi işlememektedir. Başka bir anlatımla, işlemeye başlamış olan dava açma süresi mali tatilin başlamasıyla birlikte durmakta ve mali tatilin bitimini müteakip süre kaldığı yerden işlemeye devam etmektedir. Buna karşılık, adli tatil süresi içinde dava açma süresi işlemekte ancak sürenin son günü adli tatile rastlarsa dava açma süresi 7 Eylül günü mesai saati bitimine kadar uzamaktadır. Sonuç olarak, vergiyle ilgili bir işlemden kaynaklı davanın açılmasının son günü mali tatile ve/veya adli tatile denk geliyor ise dava açma süresinin son günü 7 Eylül günü mesai saati bitimine kadar uzamaktadır. 2022 yılında bu süre 7 Eylül 2022 Çarşamba günü sona ermektedir.

Burada dikkat edilmesi gereken bir diğer hususta; mali tatil nedeniyle uzayan sürenin dava açma süresi olmasıdır. Kanunda, mali tatil nedeniyle vergi yargısına ait temyiz yahut itiraz sürelerinin de uzayacağı yönünde bir hükme yer verilmemiştir. Danıştay 3. Dairesi tarafından mali tatilde temyiz ve itiraz sürelerinin işlemeye devam edeceğine, mali tatilin temyiz ve itiraz sürelerini uzatmayacağına karar verilmiştir.(8)

IV- 2022 YILINDA UYGULAMA

Bu düzenlemelere göre 2022 yılında;

– Beyan süresi 1-20 Temmuz 2022 tarihleri arasında olan vergilere ilişkin beyannamelerin verilme süresi 27 Temmuz 2022 Çarşamba bu beyannamelere göre tahakkuk eden vergilerin ödeme süresi 28 Temmuz 2022 Perşembe günü,

– Beyan süresinin son günü 20 Temmuz 2022 gününü izleyen tarihten itibaren beşinci günü mesai saati bitimine kadar olan vergilere ilişkin beyannamelerin verilme süresi 25 Temmuz 2022 Pazartesi, bu beyannamelere göre tahakkuk eden vergilerin ödeme süresi 26 Temmuz 2022 Salı günü

mesai saati bitimi olacaktır.

Diğer taraftan Gelir İdaresi Başkanlığı, VUK’un 28’inci maddesinin verdiği yetkiye istinaden 115 No’lu VUK Sirkülerinde 1 Nisan 2019 tarihinden itibaren yeni bir düzenleme yapılıncaya kadar

⎯ Muhtasar (Gelir Vergisi Kanunu’nun geçici 67 nci maddesi, Kurumlar Vergisi Kanununun 15 ve 30 uncu maddesi kapsamında verilenler ile Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannameleri dahil),

⎯ Damga Vergisi,

⎯ Katma Değer Vergisi,

⎯ Kurumlar Vergisi,

⎯ Yıllık Gelir Vergisi

⎯ Geçici Vergi Beyannamelerinin

verilme sürelerini tek seferde ödenen vergilerde ödeme süresinin, taksitle ödenen vergilerde ise ilk taksit ödeme süresinin son günü bitimine kadar uzatıldığını belirtmişti.

Bu durumda, söz konusu beyannamelere ilişkin olarak mali tatil uygulaması kapsamında bu beyannamelerin verilme ve ödeme sürelerinde bir değişiklik olmayacaktır.

Buna göre Temmuz 2022 ayı içerisinde verilecek beyannamelerin beyan ve ödeme, bildirim ve e-beratların yüklenme için süreleri aşağıdaki gibi olacaktır.

Beyanname Türü Dönemi Beyanname /Bildirim Verilme Zamanı Ödeme Zamanı

Muhtasar ve Hizmet Prim Beyannamesi

Nisan-Mayıs-Haziran 2022 26 Temmuz 2022 26 Temmuz 2022
2022 Haziran
Damga Vergisi 2022 Haziran 26 Temmuz 2022 26 Temmuz 2022
Katma Değer Vergisi 2022 Haziran 26 Temmuz 2022 26 Temmuz 2022
Form Ba Bs 2022 Haziran 1 Ağustos   2022  
 
 
 

Dip Notlar:

(1) Danıştay Yedinci Daire Başkanlığının 23.12.2011 tarihli ve Esas No:2009/2636, Karar No:2011/9721 sayılı kararı ve Gelir İdaresi Başkanlığı’nın 20.08.2014 tarihli duyurusu.

(2) Diğer kanunlardaki atıflar

MADDE 104- (Değişik birinci fıkra: 17/4/2008-5754/62 md.) Bu Kanunla yürürlükten kaldırılmayan hükümleri saklı kalmak kaydıyla, 17/7/1964 tarihli ve 506 sayılı, 2/9/1971 tarihli ve 1479 sayılı, 17/10/1983 tarihli ve 2925 sayılı, 17/10/1983 tarihli ve 2926 sayılı ve 8/6/1949 tarihli ve 5434 sayılı kanunlara yapılan atıflar ile ilgili mevzuatında emeklilik, malullük, vazife malullüğü ve sosyal sigorta haklarına, yardımlarına ve yükümlülüklerine, iştirakçiliğe ve sigortalılığa, dul, yetim ve hak sahipliği şartlarına, emekli ikramiyesine, ek ödemelere, sağlık hizmetleri veya tedavi bedellerinin ödenmesine ilişkin yapılan atıflar bu Kanunun ilgili maddelerine yapılmış sayılır.

27/7/1967 tarihli ve 926 sayılı Türk Silâhlı Kuvvetleri Personel Kanununda kadrosuzluk tazminatının ödenmesine ilişkin T.C. Emekli Sandığına yapılmış olan atıf ile diğer kanunlarda T.C. Emekli Sandığına, Sosyal Sigortalar Kurumuna, Bağ-Kur’a yapılmış atıflar Kuruma yapılmış sayılır.

(3) 6.2.2. Verginin Beyanı ve Ödenmesi

İcra dairelerince müzayede mahallinde yapılan satışlar nedeniyle hesaplanan KDV, ilgili mevzuatı uyarınca en geç bedelin tahsil edildiği günü izleyen günün mesai saati bitimine kadar vergi dairesine beyan edilip aynı süre içinde ödenir.

Satışa ait KDV’nin bu süre içinde beyan edilerek ödenmemesi halinde, teslim gerçekleştirilmez.

(4) 6.1. Genel Olarak

3065 sayılı Kanunun (1/3-d) maddesine göre, cebri icra, izale-i şüyu, ipoteğin paraya çevrilmesi, tasfiye gibi nedenlerle yapılan açık artırma, pazarlık ve diğer şekillerdeki satışlar da dahil olmak üzere, müzayede mahallerinde yapılan her türlü satışlar KDV’ye tabidir. Kanunun istisna ve vergi oranlarına ilişkin hükümleri bu satışlar için de geçerlidir.

Bu satışlarda vergiyi doğuran olay, satışın yapıldığı tarihte vuku bulmaktadır. Verginin mükellefi satışları düzenleyen özel veya resmi kişi ve/veya kuruluşlar olup, 3065 sayılı Kanunun (23/d) maddesi hükmüne göre, satılan malın kesin satış bedeli KDV’nin matrahıdır. Ancak izale-i şüyu çerçevesinde yapılan satışlarda alıcının hissedarlardan biri olması halinde hissesi, bu hisse için mülkiyet devri söz konusu olmadığından matrahtan indirilir.

Bu satışlarda giderler dolayısıyla ödenen vergiler, malların kesin satış bedeli üzerinden hesaplanan vergiden indirilemez, ancak müzayedeyi düzenleyenin komisyonu üzerinden hesaplanan KDV’den indirilebilir. Bir komisyon söz konusu değilse, yüklenilen vergiler gider veya maliyet olarak dikkate alınır.

Bu satışlarla ilgili beyan ve ödeme mükellefiyeti genel esaslara göre yerine getirilir. Başka faaliyetleri dolayısıyla sürekli beyanname vermek zorunda olmayan resmi kuruluşlar (icra daireleri hariç) tarafından bu şekilde tahsil edilen KDV, yetki alanı içerisinde bulunulan vergi dairelerine en geç 7 (yedi) gün içinde ödenir. Ancak tahsilât tutarının 50.000TL’yi aşması halinde, bu süre beklenilmeksizin ertesi gün mesai bitimine kadar ödenmesi zorunludur.

Müzayede suretiyle yapılan satışlarda esas olan organizasyonun düzenlenmesi olup, müzayedeye katılan sayısının birden fazla kişi olmaması, işlemin mahiyetini değiştirmez.

(5) Harç, vergi ve resim bedellerinin yatırılması:

Madde 119 – (Değişik birinci fıkra: 16/11/1989 – 3588/11 md.) Noterler 118 inci madde uyarınca tahsil ettikleri vergi, resim ve harçlar ile değerli kağıt bedellerini aşağıda yazılı süre içinde ilgili vergi dairesine bir beyanname ile bildirmek ve aynı süre içinde yatırmakla yükümlüdürler. (1)

Beyannameler her ayın 1 ile 15 inci ve 16 ile sonuncu günlerine ait iki devre için hazırlanır ve her ayın 15 inci ve son gününü takib eden 7 iş günü içinde ilgili dairelere verilir.

(6) Tapuda Kayıtlı Olmayan Gayrimenkullerin Zilyetliğinin Devri İçin

(7) 492 Sayılı Harçlar Kanununa göre harç tahsiline yetki verilenlerce tahsil olunan harçlar için

(8) 8 Danıştay 3. Dairesinin 30.9.2009 tarih ve E: 2009/4122, K: 2009/2814 sayılı, 23.2.2009 tarih ve E: 2007/3182, K:2009/461 sayılı kararları.

Kaynak: TÜRMOB

 




2022-Mayıs Ayı SGK Prim Borçlarının KDV Mahsubu Yoluyla Ödenmesi̇ Hakkında Duyuru

2022-Mayıs Ayı SGK Prim Borçlarının KDV Mahsubu Yoluyla Ödenmesi̇ T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü DUYURU 2022/…

 

 

 

2022-Mayıs Ayı SGK Prim Borçlarının KDV Mahsubu Yoluyla Ödenmesi̇

 

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI

Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü

DUYURU

2022/Temmuz ayının ikinci haftasına denk gelen Kurban Bayramı nedeniyle, KDV iade alacaklarının 2022/Mayıs dönemine ilişkin SGK prim borcuna 20.7.2022 tarihine kadar mahsubunda gecikmeler yaşanabileceği, bu nedenle de söz konusu mahsuplara yönelik vade tarihinin bu döneme mahsus olmak üzere 27.7.2022 tarihine kadar uzatılmasının uygun olacağı Gelir İdaresi Başkanlığınca belirtilmiştir.

Konuya ilişkin olarak 2020-20 sayılı İşveren İşlemleri Genelgesinde Mayıs ayına ilişkin prim borçlarının KDV İadesi alacağından mahsup suretiyle ödenmesinin talep edilmesi halinde ödeme süresi Mali Tatile denk geldiğinden, son ödemenin süresinin Temmuz ayının 27 si olacağı hüküm altına alınmıştır.

Bu doğrultuda 2022 yılı Mayıs ayına ilişkin prim borçlarının KDV mahsubu suretiyle ödenmesi halinde vade tarihi 27.7.2022 tarihi olarak uygulanacaktır.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

Kaynak: SGK




GİB İsteğe Bağlı Tam Tevkifat Sözleşmeleri Bilgi Girişi Hakkında Duyuru

GİB İsteğe Bağlı Tam Tevkifat Sözleşmeleri Bilgi Girişi Hakkında Duyuru “KDV Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair 41 Seri No.lu Tebli… 

 

 

 

GİB İsteğe Bağlı Tam Tevkifat Sözleşmeleri Bilgi Girişi Hakkında Duyuru

 

KDV Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair 41 Seri No.lu Tebliğ” 21/4/2022 tarihli ve 31816 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmıştır. Söz konusu Tebliğ ile yapılan düzenlemeye göre alıcı mükelleflerin, isteğe bağlı tam tevkifat uygulaması kapsamında düzenledikleri sözleşmelerin bir örneği ile bu kapsamda işlem yapacak satıcı mükelleflerin bilgilerini (adı soyadı/unvanı, vergi dairesi, vergi kimlik numarası, sözleşme uygulama dönemi), işleme ilişkin KDV beyannamesinin verilmesinden önce liste halinde bağlı oldukları vergi dairesine vermeleri ve sözleşmelerin feshedilmesi, tadili vb. durumları da yine işleme ilişkin KDV beyannamesinin verilmesinden önce bağlı oldukları vergi dairesine bildirmeleri gerekmektedir.

Mükelleflerin vergilendirmeye ilişkin ödevlerini yerine getirirken günümüz bilişim teknolojilerinin getirdiği imkânlardan daha fazla yararlanarak belirtilen işlemleri hızlı ve etkin bir şekilde gerçekleştirilebilmelerini sağlamak amacıyla yukarıda belirtilen sözleşmelerin ve listelerin vergi dairesine verilmesi işlemlerinin İnternet Vergi Dairesi ekranlarından yapılması sağlanmıştır.

İsteğe Bağlı Tam Tevkifat Sözleşmeleri için; https://www.gib.gov.tr/ adresinden İnternet Vergi Dairesine giriş yapıldıktan sonra “Beyanname İşlemleri” bölümünde yer alan “İsteğe Bağlı Tam Tevkifat Sözleşmeleri Bilgi Girişi” menüsüne girilerek işlem yapılmalıdır.

Tamamı İçin Tıklayınız

Kaynak: GİB




SGK Genelgesi 2022/11 – 2011/13 Sayılı Genelge

SGK Genelgesi 2022/11 T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü Sayı: E-71582837-206.05.99-47692443 Tarih: 21.06.2022 Ko…

 

 

 

SGK Genelgesi 2022/11

 

T.C.SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI

Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü

Sayı: E-71582837-206.05.99-47692443

Tarih: 21.06.2022

Konu: 2011/13 Sayılı Genelge

GENELGE

2022/11

İlişiksizlik belgesi verilmesi iş ve işlemlerine ilişkin 4.2.2011 tarihli ve 2011/13 sayılı Genelgenin yayımından sonra gerek mevzuatta yapılan düzenlemeler gerekse ünitelerimizce uygulamada yaşanan tereddütlerle ilgili olarak söz konusu Genelgede yapılan değişiklikler aşağıda açıklanmıştır.

4.2.2011 tarihli ve 2011/13 sayılı Genelgenin;

1– Muhtelif bölümlerinde yer alan “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı” ibareleri “Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı” şeklinde değiştirilmiştir.

2– “2.9” numaralı bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

2.9- Tebliğ tarihinden itibaren 1 ay içerisinde belirlenen tutarın ödenmemesi, ünitece hesaplanan borca işverence faturalı işçilik ödemeleri, fatura mukabili iş yaptırılması, işin kısmen devamlı işyeri sigortalıları ile yapılması veya Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamı dışındaki kişilerin çalışması nedeniyle itiraz edilmesi halinde söz konusu iş incelenmek üzere Rehberlik ve Teftiş Başkanlığının ilgili Grup Başkanlığına gönderilir. İşyeri kayıt ve belgelerinin incelemeye ibrazından itibaren müfettiş tarafından 3 ay içerisinde rapor düzenlenerek ilgili üniteye gönderilir. İlgili ünitece Müfettiş Raporu 15 gün içerisinde incelenerek; fark işçilik tespit edilmezse ilişiksizlik belgesi verilir. Fark işçilik tespit edilirse 1 ay içerisinde ödenmek üzere işverene tebliğ edilir.

3- “3.5” numaralı bendinden sonra gelmek üzere aşağıda belirtilen “3.6” numaralı bent eklenmiştir.

3.6- 4.1.2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 3 üncü maddesinin (b) bendinde belirtilen; savunma, güvenlik veya istihbarat alanları ile ilişkili olduğuna veya gizlilik içinde yürütülmesi gerektiğine Cumhurbaşkanı veya ilgili bakanlık tarafından karar verilen veya mevzuatı uyarınca sözleşmenin yürütülmesi sırasında özel güvenlik tedbirleri alınması gereken veya devlet güvenliğine ilişkin temel menfaatlerin korunmasını gerektiren hallerle ilgili olan mal ve hizmet alımları ile yapım işleri dolayısıyla asgari işçilik değerlendirmesi yapılmaz.

4- “4.2- İhale konusu işte çalışacak kişi/gün sayısının belli olduğu işler” başlıklı bölümünün birinci paragrafı aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

İhale sözleşme veya şartnamesinde ihale konusu işte çalışacak kişi/gün sayısının belli olması halinde, ihale konusu işte çalıştırılması gereken kişi/gün sayısı kadar Kuruma bildirim yapıldığının anlaşılması halinde, ihale konusu işin devamlı mahiyetteki işyeri sigortalıları ile yapılıp yapılmadığının tespiti için ayrıca denetim elemanı incelemesine gidilmeyecek, işverenin ihale konusu işin yapıldığı döneme ilişkin olarak Kuruma borcunun da bulunmaması halinde ilişkisizlik belgesi verilecektir.

5- “4.3- İhale konusu işte çalışacak kişi/gün sayısının belli olmadığı işler” başlıklı bölümünün birinci paragrafı aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

İhale sözleşme veya şartnamesinde ihale konusu işte çalışacak kişi/gün sayısının belli olmaması halinde, ihale konusu işin yapıldığı süre zarfında devamlı mahiyetteki işyerinden Kuruma bildirilmiş olan sigorta primine esas kazanç tutarı, ihale konusu işte kimlerin çalıştığının ihale makamınca Kuruma ismen bildirilmesi halinde ise sadece bu kişilerin kazançları Kuruma bildirilmiş kazanç tutarı olarak dikkate alınarak, bildirilmesi gereken sigorta primine esas kazanç tutarının altında olup olmadığı geçici mahiyetteki işyeri dosyalarındaki araştırma işleminde olduğu gibi araştırılacak, bu şekilde yapılacak araştırma işlemi sonucunda, ihale konusu işin yapıldığı dönemde Kuruma yeterli işçilik bildiriminde bulunulduğunun anlaşılması halinde, denetim elemanı incelemesine gönderilmeksizin ihale konusu işin yapıldığı döneme ilişkin borcunun da bulunmaması halinde işverene ilişiksizlik belgesi verilecektir.

6- “6.4” numaralı bendi yürürlükten kaldırılmıştır.

7- “6.8” numaralı bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

6.8- Tadilat, tamirat, tesisat ve benzeri işler için araştırma işlemi

Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 111 inci maddesinin dokuzuncu fıkrasında, defter ve belge tutma yükümlülüğü bulunmayan işverenler tarafından yapılan ve ihale konusu olmayan bina tamirat, tadilat, tesisat, güçlendirme ve yıkım işlerinde araştırma işlemi yapılmayacağı öngörülmüştür.

Buna göre, defter ve belge tutmakla yükümlü olmayan işverenlerce yapılan bina tamirat, tadilat, tesisat, güçlendirme ve yıkım işlerinde, işverenin Kuruma borcu bulunmaması, ihbar, şüphe veya şikâyetin olmaması halinde araştırma işlemi yapılmaksızın işyeri dosyasının kanun kapsamından çıkarılması/İZ işleminin yapılması gerekmektedir.

6.8.1- Defter ve belge tutmakla yükümlü olan işverenler tarafından yapılan ve ruhsata tabi olan tadilat, tamirat, tesisat ve benzeri işler için araştırma işlemi

Ruhsata tabi olan tadilat, tamirat, tesisat ve benzeri işlerde söz konusu işlerin ilave m2 artışı ihtiva etmemesi halinde, bu tür işler için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca birim metre kare maliyet bedeli yayımlanmamış olduğundan, öncelikle yapılan işin maliyetinin tespit edilmesi ve sonrasında bu maliyete yapılan işin asgari işçilik oranının %25 eksiği uygulanmak suretiyle yapılacak araştırma işleminin sonucuna göre ilişiksizlik belgesi verilmesi gerekmektedir.

Bu tür işlerde işveren tarafından yeterli işçilik bildirilmiş olup olmadığının tespitine ilişkin araştırmaya esas işin maliyeti; Ruhsat vermeye yetkili merciler tarafından yapılan tadilatın metrekaresinin ruhsatta belirtilmesi veya yazı ile bildirilmesi şartıyla Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca yayımlanan Mimarlık Ve Mühendislik Hizmet Bedellerinin Hesabında Kullanılacak Yapı Yaklaşık Birim Maliyetleri Hakkında Tebliğ’de belirtilen birim maliyet bedeli esas alınarak hesaplanacaktır.

Ruhsat vermeye yetkili merciden alınan güçlendirme/tadilat ruhsatlarında, yapılan tadilatın metrekaresinin ruhsatta belirtilmemesi veya yazı ile bildirilmemesi halinde, tadilat konusu iş için hesaplanan keşif bedelinin belirlenip belirlenmediğinin kontrol edilmesi, ruhsatta keşif bedelinin bulunması durumunda keşif bedeli üzerinden, bulunmaması durumunda ise ilgili idareden keşif bedelinin hesaplanıp hesaplanmadığının istenilerek bildirilen keşif bedeli üzerinden, tadilat işinin yapı denetimine tabi olması halinde, bahse konu iş için maliyet bedelinin belirlenip belirlenmediğinin işi üstlenen yapı denetim firmasından istenilmesi ve firma tarafından bildirilen maliyet bedeli üzerinden araştırma işlemi yapılması gerekmektedir.

Yukarıda açıklandığı şekilde maliyet bedelinin tespit edilememesi halinde, konunun sosyal güvenlik denetmenliğine intikal ettirilmesi, sosyal güvenlik denetmeni tarafından düzenlenen raporda tespit edilen maliyet bedeli üzerinden araştırma işlemi yapılması gerekmektedir.

6.8.2- Defter ve belge tutmakla yükümlü olan işverenlerce yapılan ve ruhsata tabi olmayan tadilat, tamirat, tesisat ve benzeri işler için araştırma işlemi

Defter ve belge tutmakla yükümlü olan işverenlerce yapılan ancak ruhsata tabi olmayan tadilat, tamirat, tesisat ve benzeri işlerde maliyet bedelinin tespit edilmesi amacıyla konunun sosyal güvenlik denetmenliğine intikal ettirilmesi ve sosyal güvenlik denetmeni tarafından düzenlenen raporda tespit edilen maliyet bedeli üzerinden araştırma işlemi yapılması gerekmektedir.

6.8.3- Defter ve belge tutmakla yükümlü olmayan işverenlerce yapılan ve ruhsata tabi olan veya olmayan tadilat, tamirat, tesisat ve benzeri işler için araştırma işlemi

Kurumca aksine bir tespit olmaması halinde, defter ve belge tutmakla yükümlü olmayan işverenlerce yapılan, ruhsata tabi olan veya olmayan bina tadilat, tamirat, tesisat ve benzeri işler için Kuruma borcu olmaması, ihbar, şüphe veya şikâyetin bulunmaması halinde işyeri dosyasının tasfiye edilmesi; ihbar, şüphe veya şikâyet bulunması halinde ise müfettiş veya sosyal güvenlik denetmeni marifetiyle incelenmesi istenilerek düzenlenecek rapor sonucuna göre işlem yapılması gerekmektedir.

8- “7.1” numaralı bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

7.1- Tescil edilmemiş veya tescil edilmiş olmakla birlikte işçilik bildiriminde bulunulmaması halinde yapılacak işlemler

Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 112 nci maddesinde, tescil edilmemiş veya tescil edilmiş olmakla birlikte işçilik bildiriminde bulunulmamış olan ihale konusu işler ile özel nitelikteki bina inşaatı işyerlerinde, işin başlangıç ve bitiş tarihleri, ilgili idarelerden alınacak belgelerle tespit edilerek işin yürütümü için gerekli olan asgari işçilik miktarının tespitine ilişkin araştırma işleminin ünitece yapılacağı, ünitelerce bu nitelikteki işyerlerinde yapılan araştırma işleminde esas alınan asgari işçilik oranında eksiltme yapılmayacağı, belirtilmiştir.

Buna göre, gerek ihale konusu gerekse özel nitelikteki inşaat işyerlerinden dolayı işin başlayıp bittiği tarihler üzerinde durulmaksızın, söz konusu yönetmelik maddesinin yayımlandığı tarih itibariyle ön değerlendirme/araştırma işlemi henüz yapılmamış olan işyerleri hakkında, ünitece araştırma işleminin yapılmasına imkan veren bilgilerin/belgelerin (başlama-bitiş tarihleri, ihale konusu işe ait istihkak tutarı, işe ait asgari işçilik oranı, inşaatın yüzölçümü, yapı sınıf veya grubu gibi bilgiler) öncelikle resmi makamlarla yapılacak yazışmalar sonucu alınmış olan bilgi/belgelere göre, özel nitelikteki inşaatlarda da metrekare ayrımı yapılmaksızın asgari işçilik oranında eksiltme yapılmadan araştırma işlemi yapılacaktır.

Öte yandan, gerek ihale konusu gerekse özel nitelikteki inşaat işyerinin tescil edilmemesi durumunda, aksine bir tespit yoksa işverenden sigortalı işe giriş ve sigortalı işten ayrılış bildirgesi ile aylık prim ve hizmet belgesi istenilmemesi, bu belgelerden dolayı idari para cezası uygulanmaması ancak işyeri bildirgesinin yasal süresinde verilmemesi nedeniyle idari para cezası uygulanması gerekmektedir.

Araştırma işlemi sonucunda tespit edilen fark işçilik tutarı faaliyetin son ayına mal edilerek işverene tebliğ edilecektir. İşverence borcun tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde itiraz edilmemesi halinde, borç kesinleşerek işlemler sonuçlandırılacaktır.

9- “9.4” numaralı bendi yürürlükten kaldırılmıştır.

10- “9.17.3”, “9.18”, “9.18.1”, “9.18.2”, “9.18.2.1”, “9.18.2.2”, “9.18.3”, “9.18.4”, 9.18.4.2″,” ‘9.18.5″, ” 9.18.6″, “9.18.6.1” ve “9.18.6.2” bentleri yürürlükten kaldırılmıştır.

11- “9.19” numaralı bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

9.19.1- Biten bir binanın bağımsız bölümlerinin satın alınması

İşverenlerden, biten bir binanın bağımsız bölümlerini satın alan bazı kişiler, işveren konumunda olmamalarına karşılık satın aldıkları bölümler için yapı kullanma izin belgesi alabilmek amacıyla Kurumumuza başvurarak ilişiksizlik belgesi istemekte, ancak işveren konumunda olmamalarına ve işverenin Kuruma borçlu bulunmasına bağlı olarak, bunlara ilişiksizlik belgesi verilmediğinden bu kişilerin mağdur oldukları görülmektedir.

Bu kişilerin mağdur olmaması ve ayrıca işverenlerin inşaat işyerlerinden dolayı Kurumumuza olan prim borçlarının kısmen de olsa tahsiline olanak sağlanması açısından, işverenlerden biten bir binanın bağımsız bölümlerini satın alanlara, bunu kanıtlamaları kaydıyla ve istekleri halinde, ilişiksizlik belgesi verilebilmesi uygun görülmüştür.

Ancak, bunun için ödeme tarihine kadar hesaplanacak gecikme zamları ile birlikte hem prim borcunun, hem de araştırma işlemi sonucunda hesaplanan fark işçilik tutarının, satın alınan bağımsız bölüme düşen kısmının, ilişiksizlik belgesi isteyen kişilerce işveren nam ve hesabına ödenmiş olması gerekmektedir.

Söz konusu tutarların satın alınan bağımsız bölüme düşen kısmı ise, prim borcu için ayrı, varsa fark işçilik tutarı için ayrı olmak üzere, bunlara ilişkin tutarların yapının tüm alanına bölünmesiyle çıkan rakamın bağımsız bölümün alanı ile çarpılması sonucu bulunacaktır.

Öte yandan, buna göre verilecek ilişiksizlik belgelerinde, belgenin tüm inşaatı kapsamadığı ve inşaatın hangi bölümü ve ne kadarlık kısmı için verildiği mutlaka belirtilmelidir.

9.19.2- 3194 sayılı İmar Kanununun 28 inci maddesinin 10 uncu fıkrası uyarınca, yapının müteahhidi olmayan yapı sahiplerinin talebi üzerine Kurumumuzdan “borcu yoktur yazısı” aranmaksızın iskan ruhsatı veren ilgililer hakkında, 5510 sayılı Kanunun 90 ıncı maddesinin beşinci fıkrası kapsamında işlem yapılmayacaktır.

9.19.3- Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi veya İnşaat Yapım Sözleşmesine istinaden tescili yapılmış ancak tamamı ikmal edilmemiş inşaatın bağımsız bölümlerinden yer satın alanların, inşaatın yapılmayan kısımlarının tam tespitinin yapılmış olması kaydıyla, tescil edilen ilk dosyadan inşaatın yapılan kısımla ilgili hesap edilecek prim borcu ile fark işçilik borçlarının hissesi oranında ve daha sonra adına tescil edilen inşaatın kalan kısımlarına ait prim ve fark prim borçlarının ödenmesi kaydıyla ilişiksizlik belgesi verilir.

9.19.4- Tek yapı ruhsatı ile birden fazla blok inşaatı yapılması ve işverence talep edilmesi halinde, bitirilen her bir blok için ayrı asgari işçilik araştırma işlemi yapılabilir ve her bir blok için ayrı ilişiksizlik belgesi verilebilir. Bu durumda özel nitelikteki inşaatın tamamı bitirildiğinde ayrıca inşaatın yapı ruhsatında mevcut toplam metrekare üzerinden ön inceleme değerlendirme işlemi yapılmaz. Dolayısıyla daha önce bitirilen ve ilişiksizlik belgesi verilen inşaatların yüzölçümleri ile bu kısımlar için bildirilen PEK tutarları son değerlendirmede dikkate alınmaz.

Örnek : AA İnşaat Ltd. Şti. tarafından Toplam 6000 m2 ve III-B yapı sınıf ve grubunda yer alan A, B, ve C bloklarından oluşan özel bina inşaatına 1.3.2002 tarihinde başlanılmıştır. İşveren tarafından 1.12.2003 tarihli dilekçe ile 2000 m2 inşaat alanlı A bloğun inşaatının tamamlandığı beyan edilerek kısmi ilişiksizlik başvurusunda bulunulmuştur.

A Blok İçin : (2000 m2)

2002 yılı PEK bildirimi 10.000 TL
2003 yılı PEK bildirimi 40.000 TL
  +—————–
  50.000 TL’dir.

Bir önceki yıl olan 2002 Yapı Yaklaşık Birim Maliyeti 231 TL ve 2000 m2 esas alınarak hesaplanan Kuruma bildirilmesi gereken asgari işçilik tutarı (2000*231*6,75/100) = 31.185 TL’dir.

Bildirilmesi gerek tutar (31.185 TL) ile 1.12.2003 tarihine kadar bildirilen tutar (50.000 TL) karşılaştırıldığında (50.000 – 31.185 = 18.815 TL) yeterli bildirim olduğu ve 1.12.2003 tarihi itibariyle özel nitelikteki inşaat işyerinden borcu bulunmadığından 2000 m2 inşaat alanlı A blok için kısmi ilişiksizlik belgesi verilmiştir.

B Blok İçin: (2000 m2)

İnşaatına 1.3.2002 başlanılan 2000 m2’lik B blok 31.12.2005 tarihinde bitirilmiş ve işverenin kısmi ilişiksiz talebi üzerine fark işçilik hesaplaması aşağıdaki gibi yapılmıştır:

2002 yılı PEK tutarı 10.000 TL
2003 yılı PEK tutarı 50.000 TL
2004 yılı PEK tutarı 30.000 TL
2005 yılı PEK tutarı 40.000 TL
  +—————–
  130.000 TL’dir.

Bir önceki yıl olan 2004 Yapı Yaklaşık Birim Maliyeti 322 TL ve 2000 m2 esas alınarak hesaplanan Kuruma bildirilmesi gereken asgari işçilik tutarı (2000*322*6,75/100) = 43.470 TL’dir.

31.12.2005 tarihine kadar Kuruma bildirilen PEK tutarı 130.000 TL’den 1.12.2003 tarihinde A blok için yapılan araştırma işleminde esas alınan PEK tutarı 31.185 TL bu tutardan düşülerek (130.000-31.185=98.815 TL) B blok için Kuruma bildirilen PEK tutarı bulunur.

Bildirilmesi gerek tutar (43.470 TL) ile 31.12.2005 tarihine kadar bildirilen tutar (98.815 TL) karşılaştırıldığında (98.815 TL – 43.470 TL = 55.345 TL fazla bildirim) yeterli bildirim olduğu ve

31.12.2005 tarihi itibariyle özel nitelikteki inşaat işyerinden borcu bulunmadığından 2000 m2 inşaat alanlı B blok için kısmi ilişiksizlik belgesi verilmiştir.

Daha sonra işveren 2.1.2006 tarihinde inşaata ara verdiğini Kurumumuza bildirmiştir.

C Blok İçin: (2000 m2)

2.3.2021 tarihinde inşaatın kalan kısmının yapımına başlanılmış ve 6.5.2022 tarihinde inşaatın tamamı bitirilerek ilişiksizlik belgesi talebinde bulunulduğu varsayıldığında;

2002 yılı PEK tutarı 10.000 TL
2003 yılı PEK tutarı 50.000 TL
2004 yılı PEK tutarı 30.000 TL
2005 yılı PEK tutarı 40.000 TL
2021 yılı PEK tutarı 17.000 TL
2022 yılı PEK tutarı 20.000 TL
  +—————–
  167.000 TL

Özel nitelikteki inşaat işinin tamamının bitmesi halinde, daha önce bitirilen ve ilişiksizlik belgesi verilen inşaatların yüzölçümleri ile bu kısımlara isabet eden PEK tutarları son değerlendirmede dikkate alınmayacağından 4.000 m2 ve daha önce kısmi ilişiksizlik belgesi verilen A ve B bloklar için Kuruma bildirilmesi geren PEK tutarı 74.655 TL Kuruma bildirilen toplam PEK tutarından düşülecektir. (167.000 -74.655 =92.345 TL)

Bir önceki yıl olan 2021 Yılı Yapı Yaklaşık Birim Maliyeti 1.800 TL ve (6000-4000) 2000 m2 esas alınarak hesaplanan Kuruma bildirilmesi gereken asgari işçilik tutarı (2000*1.800*6,75/100) =

243.000 TL’dir. 6.5.2022 tarihine kadar C blok için Kuruma bildirilen toplam PEK tutarı 92.345 TL’den Kuruma bildirilmesi gereken tutar düşülerek (92.345 – 243.000 = -150.655 TL) bulunan tutar üzerinden hesap edilen fark prim borcunun ödenmesi halinde inşaatın tamamı için ilişiksizlik belgesi verilecektir.

9.19.5 – Tek yapı ruhsatı ile bir blok olarak yapılacak inşaatların bitirilen kısımları için ayrı ayrı ilişiksizlik belgesi istenilmesi halinde ilk ilişiksizlik belgesi verildikten sonra müteakip ilişiksizlik belgesi verilmesi aşamasında asgari işçilik ön değerlendirmesi işleminde daha önce ilişiksizlik belgesi verilen kısımlar da hesaplamaya dahil edilir.

12- “9.23” numaralı bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

İhale konusu işler ile özel nitelikteki inşaat işyerlerinden yapılan araştırma işlemi sonucunda tespit edilen ve Kuruma bildirilmediği anlaşılan asgari işçilik miktarı üzerinden hesaplanan prim tutarı, aksine bir tespit olmaması hâlinde, faaliyet süresinin son ayına mal edilerek tahakkuk ettirilmek suretiyle gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte ödenmek üzere işverene tebliğ edilir. İşverence borcun tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde ödenmesi veya itirazda bulunulmaması halinde borç kesinleşir ve işlemler sonuçlandırılır.

Kurumumuzun Sosyal Güvenlik Müfettişlerince/serbest muhasebeci malî müşavirler ile yeminli malî müşavirlerce yapılan tespitlere istinaden tebliğ edilen prim borcuna karşı tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde itiraz edilmemesi halinde borç kesinleşir.

Kurumumuzun Sosyal Güvenlik Müfettişlerince işin yürütümü için gerekli olan asgari işçilik miktarının tespitine ilişkin düzenlenen Asgari İşçilik İnceleme Raporlarına işverenlerce süresi içinde yapılan itirazlar, Prim Tahakkuk İtiraz Komisyonunca değerlendirilerek reddedilmesi halinde kesinleşir. Ancak ünitece, Sosyal Güvenlik Kurumu Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı Yönetmeliğinin 82 nci maddesinin (b) bendinin dördüncü alt bendinde belirtilen maddi hata yada mevzuata açık aykırılık gibi hususların tespit edilmesi halinde itiraz, gerekçesi ile birlikte Rehberlik ve Teftiş Başkanlığına gönderilerek Rehberlik ve Teftiş Başkanlığının görüşü doğrultusunda işlem yapılır.

Serbest muhasebeci malî müşavirler ile yeminli malî müşavirler tarafından işyeri kayıtlarının incelenmesi sonucunda düzenlenen raporlara yapılan itirazlar hakkında Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ile Yeminli Mali Müşavirlerce İşyeri Kayıtlarının İncelenmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre işlem yapılır.

Kurumun denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurlarınca inceleme yapılmasına başlandıktan sonra inceleme sonucuna göre işlem yapılır. Ancak, denetim ve kontrole başlanmakla birlikte, işverenin borcu ödeyeceğine ilişkin üniteye yazılı taahhüdünü içeren başvurusu üzerine, ünitenin bu isteği ön kabulü, ünite tarafından denetim isteminin geri çekilmesi talebinin ilgili Grup Başkanlığının veya Kurumun denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurlarının uygun bulması koşuluyla inceleme durdurulur ve borç kesinleşir.

13- “9.25” numaralı bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

9.25- işçilik oranı tespit edilmeyen işler

5510 Kanunun 85 inci maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen kurum ve kuruluşlar tarafından ihale edilen MR görüntüleme ve radyoloji işkollarında yeterli işçilik bildiriminde bulunulup bulunulmadığının tespiti için ünitelerimizce ilgili dosyaların asgari işçilik tespit komisyonlarına gönderilmeden doğrudan Rehberlik ve Teftiş Başkanlığının ilgili Grup Başkanlığına gönderilerek ilgili Grup Başkanlıklarınca, müfettişlik bilgi ve birikimi kapsamında, işin yürütümü için gerekli olan asgari işçilik tutarının bildirilip bildirilmediği yönünde gerekli incelemenin yapılmasını müteakip düzenlenecek rapora göre işlem yapılması gerekmektedir.

Bilgi edinilmesi ve gereğini rica ederim.

Cevdet CEYLAN

Kurum Başkan V.