2023 Yılı Denetim Kuruluşlarınca Ödenecek Yıllık Harçlara İlişkin Duyuru

Denetim Kuruluşlarınca Ödenecek Yıllık Harçlara İlişkin Duyuru Bilindiği üzere, Kurumumuzca yetkilendirilen denetim kuruluşlarının, belgenin verildiği…

 

 

2023 Yılı Denetim Kuruluşlarınca Ödenecek Yıllık Harçlara İlişkin Duyuru

Denetim Kuruluşlarınca Ödenecek Yıllık Harçlara İlişkin Duyuru

Bilindiği üzere, Kurumumuzca yetkilendirilen denetim kuruluşlarının, belgenin verildiği yılı takip eden yıllarda yıllık harç ödemesi gerekmektedir.
Söz konusu ödemelerin zamanında ve doğru olarak yapılması adına aşağıdaki hususlara dikkat edilmesi önem arz etmektedir:

1- Kimler Yıllık Harç Ödemek Zorundadır?

Kurumumuzca yetkilendirilen tüm denetim kuruluşlarının, belgenin verildiği yılı takip eden yıllar için yıllık harç ödemesi gerekmektedir.

2- Ödeme Yapılacak Tutar Nasıl Belirlenir?

Denetim kuruluşlarınca ödenecek yıllık harç tutarı Harçlar Kanunu Genel Tebliği ile her yıl belirlenmektedir. Bu kapsamda 30/12/2022 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 91 Seri Numaralı Harçlar Kanunu Genel Tebliğine(*) göre 2023 yılında yapılacak yıllık harç ödemeleri şu şekildedir:

a) KAYİK Dahil Denetime Yetkili Denetim Kuruluşları İçin (Vergi Kodu: 9224): 85.910,30 TL’den az olmamak üzere, bağımsız denetim faaliyetlerinden elde edilen bir önceki yıl gayrisafi iş hasılatının binde 5,75’i.

b) KAYİK Hariç Denetime Yetkili Denetim Kuruluşları İçin (Vergi Kodu: 9226): 42.953,70 TL’den az olmamak üzere, bağımsız denetim faaliyetlerinden elde edilen bir önceki yıl gayrisafi iş hasılatının binde 5,75’i.

Bu kapsamda, ödenecek harç tutarı için öncelikle bağımsız denetim faaliyetlerinden elde edilen bir önceki yıl gayrisafi iş hasılatının binde 5,75’i hesaplanmalıdır.

Yapılan bu hesaplama sonucunda çıkan tutar:

– KAYİK Dahil denetime yetkili denetim kuruluşları için 85.910,30 TL’den fazla olursa çıkan tutar kadar; az olursa 85.910,30 TL,

– KAYİK Hariç denetime yetkili denetim kuruluşları için 42.953,70 TL’den fazla olursa çıkan tutar kadar; az olursa 42.953,70 TL,

yıllık harç ödemesi yapılmalıdır.

3- Ödemelerin Ne Zamana Kadar Yapılması Gerekir?

492 sayılı Harçlar Kanununun 113’üncü maddesi uyarınca, kurumlar vergisi beyannamesi verme süresi içerisinde verilen bildirim üzerine, bağımsız denetim faaliyetlerinden elde edilen gayrisafi iş hasılatı esas alınarak tahakkuk ettirilecek harçların, Mayıs ayı içerisinde ödenmesi gerekmektedir.(**)

Önemle duyurulur.

(*) 91 Seri Numaralı Harçlar Kanunu Genel Tebliğine ulaşmak için tıklayınız.

(**) Kahramanmaraş’ta meydana gelen deprem felaketi nedeniyle Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından vergi kanunlarının uygulanması bakımından mücbir sebep hali ilan edilen illerde bulunan denetim kuruluşları hariç. Konuya ilişkin GİB duyurusuna ulaşmak için tıklayınız.

Kaynak: KGK




Bağımsız Denetçiler İçin Etik Kurallar’da (Bağımsızlık Standartları Dâhil) Yapılan Değişiklikler

Bağımsız Denetçiler İçin Etik Kurallar’da (Bağımsızlık Standartları Dâhil) Yapılan Değişikliklerin Yayımlanması Hakkında Duyuru Bilindiği üzere, Muhas… 

 

 

Bağımsız Denetçiler İçin Etik Kurallar’da (Bağımsızlık Standartları Dâhil) Yapılan Değişiklikler

Bağımsız Denetçiler İçin Etik Kurallar’da (Bağımsızlık Standartları Dâhil) Yapılan Değişikliklerin Yayımlanması Hakkında Duyuru

Bilindiği üzere, Muhasebeciler İçin Uluslararası Etik Standartları Kurulu (IESBA) tarafından yayımlanan Bağımsız Denetçiler İçin Etik Kurallar’da (Bağımsızlık Standartları Dâhil) (Etik Kurallar) etik hususlara ilişkin güncel gelişmeler ve diğer standartlarda yapılan değişiklikler doğrultusunda çeşitli revizyon çalışmaları yapılmaktadır. Bu kapsamda, Etik Kurallar’da;

  • Kalite Yönetimi Projesi Kapsamında Etik Kurallarda Yapılan Değişiklikler,
  • Kaliteyi Gözden Geçiren Kişinin ve Diğer Uygun Gözden Geçirenlerin Tarafsızlıklarının Ele Alınması Projesi Kapsamında Etik Kurallarda Yapılan Değişiklikler,
  • Ücretler Projesi Kapsamında Etik Kurallarda Yapılan Değişiklikler ve
  • Güvence Dışı Hizmet Sunumu Projesi Kapsamında Etik Kurallarda Yapılan Değişiklikler

başlıklarıyla bazı değişiklikler yapılmıştır.

Bu çerçevede, IESBA tarafından yapılan söz konusu değişikliklerin mevzuatımıza aktarılarak uluslararası standartlara tam uyumun sağlanmasına yönelik olarak Kurumumuz çalışmaları tamamlanmış olup, Etik Kurallar’da yapılan temel değişiklikler aşağıda başlıklar hâlinde özetlenmektedir.

Kalite Yönetimi Projesi ile Kaliteyi Gözden Geçiren Kişinin ve Diğer Uygun Gözden Geçirenlerin Tarafsızlıklarının Ele Alınması Projesi

Bilindiği üzere, Uluslararası Bağımsız Denetim ve Güvence Denetimi Standartları Kurulu’nun (IAASB) stratejik hedeflerinden biri, “yüksek kalitede uluslararası standartların geliştirilmesi, benimsenmesi ve uygulanmasına katkıda bulunmak ve bu hususları teşvik etmek”tir. Bu kapsamda, IAASB tarafından Kalite Yönetim Projesi kapsamında yeni Kalite Yönetim Standartları (KYS) yayımlanmış olup söz konusu Standartlar, 16/01/2023 tarih ve 32075 sayılı (1. Mükerrer) Resmî Gazete’de yayımlanmak suretiyle mevzuatımıza kazandırılmıştır.

Bu çerçevede; KYS 1 Finansal Tabloların Bağımsız Denetim veya Sınırlı Bağımsız Denetimleri ile Diğer Güvence Denetimleri veya İlgili Hizmetleri Yürüten Bağımsız Denetim Şirketleri İçin Kalite Yönetimi ve KYS 2 Denetimin Kalitesinin Gözden Geçirilmesi’ni geliştirmeye yönelik IAASB projesiyle yakın bir şekilde koordine edilensöz konusu projeler kapsamında yapılan temel değişiklikler aşağıda yer almaktadır:

  • KYS 1’in Kalite Kontrol Standardı 1’in (KKS 1) yerini alması nedeniyle, KKS 1’e ve KKS 1’deki kavramlara ve terminolojiye yapılan atıfların KYS 1’e yapılan atıflarla değiştirilmesi,
  • Tarafsızlığın kritik niteliğine odaklanarak, bir kişinin denetimin kalitesini gözden geçirme görevinde hizmet vermesi için liyakatinin ele alınmasında KYS 2’yi destekleyen bir rehberlik sağlaması,
  • Belirli bir denetim için bir kişinin denetimin kalitesini gözden geçiren kişi olarak atanmasında ortaya çıkabilecek tarafsızlık ilkesine yönelik tehditlerin belirlenmesi, değerlendirilmesi ve ele alınması,
  • Denetim şirketinin, liyakate ilişkin şartlara göre, bir sorumlu denetçinin aynı denetimde kaliteyi gözden geçirme görevini üstlenmesinden önce iki yıllık bir ara verme süresi belirlemesine ilişkin KYS 2’de yer alan hükme açıkça atıf yapılması ve
  • KYS 2’de yer alan söz konusu ara verme hükmünün; tarafsızlık ilkesine uyumun ve denetimlerin yüksek kalitede olmasının desteklenmesine ilişkin ikili amaca hizmet ettiğinin vurgulanması.

Ücretler Projesi

Ücretler projesi kapsamında Etik Kurallar’ın 4A ve 4B kısımlarının ücretle ilgili hükümlerinde bazı değişiklikler yapılmıştır. Söz konusu proje kapsamında yapılan temel değişiklikler aşağıda yer almaktadır:

  • Ücretlerin bir denetim veya güvence müşterisiyle görüşülmesi ve müşteri tarafından ödenmesi durumunda ortaya çıkan bağımsızlığa yönelik tehditler konusunu açıklayan ve ele alan bir rehberlik sağlanması,
  • Müşteri tarafından ücret ödemesi yapıldığında oluşan tehditlerin düzeyinin değerlendirilmesi ve bu tür tehditlerin ele alınması,
  • Denetim dışındaki hizmetlerin sunulmasının denetim ücreti düzeyini etkilememesi için denetim ücretinin, bir denetim müşterisinden alınan toplam ücret içerisinde ayrı olarak yer alması,
  • Denetim şirketi veya denetim ağına dâhil şirketler tarafından bir denetim müşterisinden talep edilen toplam ücretlerin önemli bir bölümünün, denetim dışındaki hizmetlerden oluşması durumunda ortaya çıkan bağımsızlığa yönelik tehditlerin değerlendirilmesi ve ele alınması,
  • Bir denetim müşterisinin kamu yararını ilgilendiren kuruluş (KAYİK) olduğu veya olmadığı durumda ücret bağımlılığına ilişkin hükümlerin güçlendirilmesi,
  • Ücret bağımlılığına ilişkin durumların belirli bir sürenin ötesinde devam etmesi durumunda denetim şirketinin, KAYİK olan bir denetim müşterisinin denetçiliğini bırakması ve
  • Denetim şirketinin bağımsızlığı hakkında görüşlerini oluştururken üst yönetimden sorumlu olanlara ve kamuya yardımcı olmak amacıyla KAYİK olan denetim müşterileri için ücretle ilgili bilgiler konusunda şeffaflığın arttırılması.

Güvence Dışı Hizmet Sunumu Projesi

Güvence dışı hizmet sunumu projesi kapsamında Etik Kurallar’ın 4A ve 4B kısımları ile özellikle, Bölüm 600 “Denetim Müşterilerine Güvence Dışı Hizmetlerin Sunulması”nda çeşitli değişiklikler yapılmıştır. Söz konusu proje kapsamında yapılan temel değişiklikler aşağıda yer almaktadır:

  • Bir denetim şirketi veya denetim ağına dâhil denetim şirketi tarafından KAYİK olan bir denetim müşterisine güvence dışı hizmetin sunulması, denetim şirketinin bağımsızlığına yönelik kendi kendini denetleme tehdidi oluşturabiliyorsa, söz konusu güvence dışı hizmetin sunulmasına yönelik yeni bir genel yasağın getirilmesi,
  • Denetim şirketlerine ve denetim ağına dâhil şirketlere, bir denetim müşterisine güvence dışı hizmet sunulması sonucunda oluşabilecek kendi kendini denetleme ve bağımsızlığa yönelik tehditlerini belirleme ve değerlendirme konusunda yardımcı olacak yeni hükümler getirilmesi,
  • Tavsiye ve önerilerde bulunulmasının, kendi kendini denetleme tehdidi oluşturabileceğini belirten ve bir denetim şirketi veya denetim ağına dâhil şirketin bir denetim müşterisine tavsiye ve önerilerde bulunabileceği durumları açıklayan yeni rehberliğin sağlanması,
  • Denetim şirketinin, KAYİK müşterilerine sunacağı güvence dışı hizmetlerle ilgili hususlar hakkında üst yönetimden sorumlu olanlarla kuracağı iletişimin güçlendirilmesi ve
  • KAYİK olan bir denetim müşterisine güvence dışı hizmet sunulması sonucunda kendi kendini denetleme tehdidinin oluşup oluşmayacağı değerlendirilirken önemlilik kavramının ilgili olmadığının açıklanması.

Bağımsız Denetçiler İçin Etik Kurallar’da (Bağımsızlık Standartları Dâhil) Yapılan Değişiklikler, 12/03/2023 tarih ve 32130 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak mevzuatımıza kazandırılmıştır.

Kalite Yönetimi Projesi ile Kaliteyi Gözden Geçiren Kişinin ve Diğer Uygun Gözden Geçirenlerin Tarafsızlıklarının Ele Alınması Projesi Kapsamında Etik Kurallarda Yapılan Değişiklikler, 31/12/2023 tarihinde ve sonrasında başlayacak hesap dönemlerinin denetiminde uygulanmak üzere, diğer projeler kapsamında yapılan değişiklikler ise yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir.

Bağımsız Denetçiler İçin Etik Kurallar’da (Bağımsızlık Standartları Dâhil) Yapılan Değişiklikler’e ulaşmak için tıklayınız.

Kamuoyuna duyurulur.

Kaynak: KGK




Varlık Barışından Yararlanmak İçin Son Gün 31 Mart 2023

Varlık Barışından Yararlanmak İçin Son Gün 31 Mart 2023 Gerçek ve tüzel kişiler, yurt dışında ve yurt içinde bulunan bazı varlıklarını 31 Mart 2023 ta…

 

 

Varlık Barışından Yararlanmak İçin Son Gün 31 Mart 2023

Varlık Barışından Yararlanmak İçin Son Gün 31 Mart 2023

Gerçek ve tüzel kişiler, yurt dışında ve yurt içinde bulunan bazı varlıklarını 31 Mart 2023 tarihine kadar bildirim veya beyanda bulunmak suretiyle Varlık Barışı uygulamasından yararlanabileceklerdir.

7417 sayılı Kanun ile 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununa eklenen geçici 15 inci madde hükmünün uygulanmasına yönelik usul ve esaslara ilişkin açıklamalar, 1 Seri No.lu Bazı Varlıkların Ekonomiye Kazandırılması Hakkında Genel Tebliğinde yer verilmiştir.

Söz konusu düzenlemeyle;

  • Gerçek ve tüzel kişilerin yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının yurda getirilerek milli ekonomiye kazandırılması ve bu varlıkların gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerince kanuni defter kayıtlarına alınması,
  • Yurt içinde bulunan ancak gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin kanuni defter kayıtlarında yer almayan para, altın, döviz, menkul kıymetler, diğer sermaye piyasası araçları ve taşınmazların vergi dairesine beyan edilerek kanuni defter kayıtlarına alınması,
  • Yurt içinde bulunan madde kapsamındaki varlıkların gelir ve kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunmayanlarca beyan edilmesi,

imkanı getirilmiştir.

Yurt dışındaki söz konusu varlıkların Türkiye’ye getirilebilmesi için vergi mükellefi veya Türk vatandaşı olma zorunluluğu bulunmamakta olup düzenlemeden herkes yararlanabilecektir.

Banka ve aracı kurumlara bildirilen yurt dışındaki varlıkların değeri üzerinden, 1/1/2023 tarihi ila 31/3/2023 tarihine kadar yapılan bildirimler için %3 oranında hesaplanacak vergi, bildirim esnasında banka ve aracı kurumlara peşin olarak ödenecektir.

Bildirilen varlıkların, Türkiye’deki banka ya da aracı kurumlarda açılan hesaplarda en az bir yıl süreyle tutulması halinde vergi %0 olarak uygulanacak ve peşin olarak ödenmiş olan vergi bildirim sahibinin ilgili vergi dairesine başvurusu üzerine kendisine iade edilecektir.

Vergi dairelerine beyan edilen yurt içi varlıkların değeri üzerinden %3 oranında vergi tarh edilecek ve bu vergi, tarhiyatın yapıldığı ayı izleyen ayın sonuna kadar ödenecektir.

Beyan edilerek işletme kayıtlarına alınacak taşınmazların işletmeye devrine ilişkin tapuda yapılacak işlemlerden harç alınmayacaktır. Ayrıca, taşınmazların işletmeye devri, elden çıkarma sayılmayacak ve değer artış kazancı hesaplanmayacaktır.

Bildirilen veya beyan edilen varlıklara isabet eden tutarlara ilişkin hiçbir suretle vergi incelemesi ve vergi tarhiyatı yapılmayacaktır.

Kanunun ve Genel Tebliğin uygulanmasına ilişkin açıklamalara ve ayrıntılı bilgiler için:

  • Yurt Dışında ve Yurt İçinde Bulunan Bazı Varlıkların Ekonomiye Kazandırılması Rehberine ulaşmak için tıklayınız
  • Varlık Barışı’na İlişkin Soru ve Cevaplar Broşürüne ulaşmak için tıklayınız
  • 1 Seri No.lu Bazı Varlıkların Ekonomiye Kazandırılması Hakkında Genel Tebliğine ulaşmak için tıklayınız

Ayrıca konu hakkında;

  • Vergi İletişim Merkezi’nden (VİMER) yurt içi aramalar için 189, yurt dışı aramalar için ise 0090–312-189-1122 numaralı telefon hattından,
  • Başkanlığımızın internet sayfasında “Hızlı Erişim” alanında yer alan Yeni Varlık Barışı mikro sitesinden,
  • Başkanlığımızın doğrulanmış sosyal medya hesaplarından,

bilgi alabilirsiniz.

Kamuoyuna duyurulur.

Kaynak: GİB




Büyük Yapılandırma Neleri Kapsıyor?

Büyük Yapılandırma Fırsatı Başladı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair 7440 sayılı Kanun 12 Mart…

 

 

Büyük Yapılandırma Neleri Kapsıyor?

Büyük Yapılandırma Fırsatı Başladı

Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair 7440 sayılı Kanun 12 Mart 2023 tarihli ve 32130 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

Söz konusu Kanun ile;

— Vergi dairesine ödenmemiş vergi ve diğer borçların tamamı ile bunlara bağlı gecikme zammı ve faizi yerine Yİ-ÜFE (Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi) oranında güncelleme yapılarak hesaplanan borcun ödenmesi,

— Vergi aslına bağlı cezaların (vergi ziyaı cezası) tamamının silinmesi,

— Vergi aslına bağlı olmayan usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarının %50’sinin silinmesi,

— Ödenmemiş motorlu taşıtlar vergisinin (MTV) aslı ile bunlara bağlı gecikme zammı ve gecikme faizi yerine Yİ-ÜFE oranında güncelleme yapılarak hesaplanan borcun ödenmesi,

— Trafik para cezaları ve diğer idari para cezalarının tamamı ile bunlara bağlı faiz, gecikme faizi ve gecikme zammı yerine Yİ-ÜFE oranında güncelleme yapılarak hesaplanan borcun ödenmesi,

— Öğrenim ve katkı kredisi alacaklarının asıllarına vade tarihleri ile 9 Kasım 2022 tarihleri arasında gecikme zammı, Yİ-ÜFE tutarı, katsayı tutarı gibi alacaklar hesaplanmadan ödeme imkanı,

— Dava konusu yapılan ihtilafların (vergi tarhiyatları, vergi cezaları, idari para cezaları vb. ilişkin) sulh yoluyla sonlandırılması,

— Vergi incelemesi ve takdir işlemleri devam eden alacakların yapılandırılması,

— 2018-2022 yıllarına ilişkin olarak matrah ve vergi artırımında bulunan ve şartları yerine getiren mükelleflere ilişkin olarak vergi incelemesi ve tarhiyat yapılmaması,

— Yapılandırılan tutarların peşin veya aylık dönemlerle azami 48 aya kadar taksitler halinde ödenmesi,

— Peşin ödemelerde Yİ-ÜFE oranında hesaplanan tutardan %90 indirim yapılması,

— Trafik para cezaları ve diğer idari para cezalarının peşin ödenmesi halinde, ceza asıllarından %25 indirim yapılması,

— Matrah ve/veya vergi artırımı üzerine hesaplanan vergilerin peşin veya aylık dönemler halinde azami 12 eşit taksitte ödenmesi,

— Matrah ve/veya vergi artırımı sonucunda tahakkuk eden vergilerin tamamının ilk taksit ödeme süresi içinde peşin olarak ödenmesi halinde, bu vergilerden %10 indirim yapılması,

— İşletme kayıtlarının (kasa mevcudu, ortaklardan alacaklar, emtia, demirbaş vb.) cezasız ve faizsiz olarak gerçek duruma uygun hale getirilmesi,

— Beyan edilmemiş gelirler ve kazançlar için cezasız ve faizsiz olarak pişmanlıkla veya kendiliğinden beyan,

— Yapılandırılan borçların anlaşmalı bankaların kredi kartı ile ödenmesi,

— Her bir taşıt için Kanun kapsamında ödenecek olan motorlu taşıtlar vergisi, taşıta ilişkin idari para cezaları ile geçiş ücretinin en az %10’unun ödenmesi şartıyla taksit ödeme süresince araç muayene izni verileceği,

— Araç muayenesini yaptırmamış olanların 30/9/2023 tarihine kadar muayenelerini yaptırmaları şartıyla ödeme kolaylığı sağlanması,

gibi önemli imkan ve kolaylıklar getirilmiştir.

Bu imkanlardan faydalanmak için 31 Mayıs 2023 tarihine kadar başvuru yapılması gerekmektedir.

Başkanlığımızca, 7440 sayılı Yapılandırma Kanunu kapsamındaki başvuru ve ödeme süresince mükelleflere ve kamuoyuna doğru, etkin ve hızlı bir şekilde bilgilendirme ve hatırlatmaya yönelik yazılı ve görsel doküman çalışmalarımız devam etmektedir.

Ayrıca, mükelleflerimiz Yapılandırma Kanununa ilişkin her türlü soruları için Vergi İletişim Merkezini (189) arayabilirler.

Kanun için tıklayınız

Kaynak: GİB




7440 Sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması Kanunu Resmi Gazete’de Yayımlandı

12 Mart 2023 Tarihli Resmi Gazete Sayı: 32130 Kanun No: 7440 Kabul Tarihi: 09 Mart 2023 Kapsam ve tanımlar MADDE 1- (1) Bu Kanun hükümleri; a) Hazine… 

 

 

7440 Sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması Kanunu Resmi Gazete’de Yayımlandı

12 Mart 2023 Tarihli Resmi Gazete

Sayı: 32130

Kanun No: 7440

Kabul Tarihi: 09 Mart 2023

Kapsam ve tanımlar

MADDE 1- (1) Bu Kanun hükümleri;

a) Hazine ve Maliye Bakanlığına bağlı tahsil dairelerince tahsil edilen;

1) 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu kapsamına giren;

(aa) 31/12/2022 tarihinden (bu tarih dâhil) önceki dönemlere, beyana dayanan vergilerde bu tarihe kadar verilmesi gereken beyannamelere ilişkin vergi ve bunlara bağlı vergi cezaları, gecikme faizleri, gecikme zamları (gelir veya kurumlar vergisine mahsuben 2022 yılında ödenmesi gereken geçici vergi hariç),

(bb) 2022 yılma ilişkin olarak 31/12/2022 tarihinden (bu tarih dâhil) önce tahakkuk eden vergi ve bunlara bağlı vergi cezaları, gecikme faizleri, gecikme zamları,

(cc) 31/12/2022 tarihinden (bu tarih dâhil) önce yapılan tespitlere ilişkin olarak vergi aslına bağlı olmayan vergi cezaları,

2) 31/12/2022 tarihinden (bu tarih dâhil) önce verilen idari para cezaları,

3) Yukarıdaki bentler dışında kalan ve 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun kapsamında tahsil dairesine takip için intikal etmiş olan asli ve fer’i amme alacakları,

4) İşletmede mevcut olduğu hâlde kayıtlarda yer almayan ya da kayıtlarda yer aldığı hâlde işletmede bulunmayan emtia, makine, teçhizat, demirbaşlar ile kasa mevcudu ve ortaklardan alacakların beyanı,

b) 31/12/2022 tarihinden (bu tarih dâhil) önce 27/10/1999 tarihli ve 4458 sayılı Gümrük Kanunu ve ilgili diğer kanunlar kapsamında gümrük yükümlülüğü doğan ve Ticaret Bakanlığına bağlı tahsil daireleri tarafından 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre takip edilen gümrük vergileri, idari para cezalan, faizler, gecikme faizleri, gecikme zammı alacakları,

c) Sosyal Güvenlik Kurumuna bağlı tahsil daireleri tarafından 6183 sayılı Kanun kapsamında takip edilen ve bu Kanunun yayım tarihine veya bu Kanunun ilgili hükümlerinde belirtilen sürelerin sonuna kadar tahakkuk ettiği hâlde ödenmemiş olan;

1) 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a), (b) ve (e) bentleri kapsamındaki sigortalılık statülerinden kaynaklanan, 2022 yılı Aralık ayı ve önceki aylara ilişkin sigorta primi, emeklilik keseneği ve kurum karşılığı, işsizlik sigortası primi, sosyal güvenlik destek primi ile bunlara bağlı gecikme cezası ve gecikme zammı alacakları,

2) 2022 yılı Aralık ayı ve önceki aylara ilişkin isteğe bağlı sigorta primleri ve topluluk sigortası primi ile bunlara bağlı gecikme cezası ve gecikme zammı alacakları,

3) 31/12/2022 tarihine kadar (bu tarih dâhil) bitirilmiş olan özel nitelikteki inşaatlar ile ihale konusu işlere ilişkin yapılan ön değerlendirme, araştırma veya tespit sonucunda bulunan eksik işçilik tutarı üzerinden hesaplanan sigorta primi ile bunlara bağlı gecikme cezası ve gecikme zammı alacakları,

4) 31/12/2022 tarihine kadar (bu tarih dâhil) işlenen fiillere ilişkin olup ilgili kanunları uyarınca uygulanan idari para cezalan ile bunlara bağlı gecikme cezası ve gecikme zammı alacakları,

5) İlgili kanunları gereğince takip edilen 2022 yılı Aralık ayı ve önceki aylara ilişkin damga vergisi, özel işlem vergisi ve eğitime katkı payı ile bunlara bağlı gecikme zammı alacakları,

ç) İl özel idarelerinin 6183 sayılı Kanun kapsamında takip edilen ve vadesi 31/12/2022 tarihinden (bu tarih dâhil) önce olduğu hâlde bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ödenmemiş bulunan asli ve fer’i amme alacakları,

d) Belediyelerin;

1) 213 sayılı Kanun kapsamına giren ve 31/12/2022 tarihinden (bu tarih dâhil) önceki dönemlere, beyana dayanan vergilerde bu tarihe kadar verilmesi gereken beyannamelere ilişkin vergi ve bunlara bağlı vergi cezaları, gecikme faizleri, gecikme zamları, 2022 yılına ilişkin olarak 31/12/2022 tarihinden (bu tarih dâhil) önce tahakkuk eden vergi ve bunlara bağlı vergi cezalan, gecikme faizleri, gecikme zamları, bunların dışında kalan ve 6183 sayılı Kanun kapsamında takip edilen ve bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ödenmemiş bulunan asli ve fer’i amme alacakları,

2) 26/5/1981 tarihli ve 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun 97 nci ve mükerrer 97 nci maddelerine göre tahsili gereken ve vadesi 31/12/2022 tarihinden (bu tarih dâhil) önce olduğu hâlde bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ödenmemiş bulunan ücret ve pay alacakları ile bunlara bağlı fer’i alacakları,

3) 3/7/2005 tarihli ve 5393 sayılı Belediye Kanunu kapsamındaki belediyelerin vadesi 31/12/2022 tarihinden (bu tarih dâhil) önce olduğu hâlde bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ödenmemiş bulunan su, atık su ve katı atık ücreti alacakları ile bunlara bağlı fer’i (sözleşmelerde düzenlenen her türlü ceza ve zamlar dâhil) alacakları,

4) Büyükşehir belediyelerinin, 9/8/1983 tarihli ve 2872 sayılı Çevre Kanununun 11 inci maddesine göre vadesi 31/12/2022 tarihinden (bu tarih dâhil) önce olduğu hâlde bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ödenmemiş bulunan katı atık ücreti alacakları ile bunlara bağlı fer’i (sözleşmelerde düzenlenen her türlü ceza ve zamlar dâhil) alacakları,

e) 20/11/1981 tarihli ve 2560 sayılı İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun kapsamındaki büyükşehir belediyeleri su ve kanalizasyon idarelerinin, vadesi 31/12/2022 tarihinden (bu tarih dâhil) önce olduğu hâlde bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ödenmemiş bulunan su ve atık su bedeli ile harcamalara katılma payı alacakları ve bu alacaklara bağlı faiz, gecikme faizi ve gecikme zammı gibi fer’i (sözleşmelerde düzenlenen her türlü ceza ve zamlar dâhil) alacakları,

f) Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlıklarının (YİKOB) vadesi 31/12/2022 tarihinden (bu tarih dâhil) önce olduğu hâlde bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ödenmemiş bulunan ve 6183 sayılı Kanun kapsamında takip edilen asli ve fer’i amme alacakları,
hakkında uygulanır.

(2) Bu Kanunun uygulanmasında;

a) Vergi: 213 sayılı Kanun kapsamına giren vergi, resim ve harçları,

b) Gümrük vergileri: İlgili mevzuat uyarınca eşyanın ithali veya ihracında uygulanan ve Ticaret Bakanlığına bağlı tahsil daireleri tarafından takip ve tahsil edilen gümrük vergisi, diğer vergiler, eş etkili vergiler ve mali yüklerin tümünü,

c) Beyanname: Vergi tarhına esas olan beyanname ve bildirimleri,

ç) Yİ-ÜFE aylık değişim oranları: Türkiye İstatistik Kurumunun her ay için belirlediği 31/12/2004 tarihine kadar toptan eşya fiyatları endeksi (TEFE) aylık değişim oranlarını, 1/1/2005 tarihinden itibaren üretici fiyatları endeksi (ÜFE) aylık değişim oranlarım, 1/1/2014 tarihinden itibaren yurt içi üretici fiyat endeksi (Yİ-ÜFE) aylık değişim oranlarını, 1/11/2016 tarihinden itibaren aylık %0,75 oranını (bu Kanunun yayımlandığı ay dâhil),

d) Geç ödeme zammı: Bu Kanuna göre ödenmesi gereken tutarlara, ödemede gecikilen her ay ve kesri için 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı oranında hesaplanacak zammını,

ifade eder.

(3) Bu Kanun, bazı alacakların yapılandırılmasına ilişkin hükümler ile bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına ve yeni hükümler ihdasına ilişkin hükümleri kapsar.

Kesinleşmiş alacaklar

MADDE 2- (1) Hazine ve Maliye Bakanlığına, il özel idarelerine ve belediyelere bağlı tahsil daireleri tarafından takip edilen alacaklardan bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla (bu tarih dâhil);

a) Vadesi geldiği hâlde ödenmemiş ya da ödeme süresi henüz geçmemiş bulunan vergilerin ödenmemiş kısmının tamamı ile bunlara bağlı gecikme faizi ve gecikme zammı gibi fer’i amme alacakları yerine bu Kanunun yayımı tarihine kadar Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın; ödenmemiş alacağın sadece fer’i alacaktan ibaret olması hâlinde fer’i alacak yerine Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın, bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde tamamen ödenmesi şartıyla vergilere bağlı gecikme faizi ve gecikme zammı gibi fer’i amme alacakları ile aslı bu Kanunun yayımı tarihinden önce ödenmiş olanlar dâhil olmak üzere asla bağlı olarak kesilen vergi cezalan ve bu cezalara bağlı gecikme zamlarının tamamının,

b) Vadesi geldiği hâlde ödenmemiş ya da ödeme süresi henüz geçmemiş bulunan ve bir vergi aslına bağlı olmaksızın kesilmiş vergi cezaları ile iştirak nedeniyle kesilmiş vergi cezalarının %50’si ve bu tutara gecikme zammı yerine bu Kanunun yayımı tarihine kadar Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın; ödenmemiş alacağın sadece gecikme zammından ibaret olması hâlinde gecikme zammı yerine Yİ-ÜFE aylık değişim oranlan esas alınarak hesaplanacak tutarın, bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde tamamen ödenmesi şartıyla cezaların kalan %50’sinin ve bu cezalara bağlı gecikme zamlarının tamamının,

c) Vadesi geldiği hâlde ödenmemiş ya da ödeme süresi henüz geçmemiş bulunan ve bu Kanunun 1 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin (2) numaralı alt bendi kapsamında olan idari para cezalarının tamamı ile bunlara bağlı faiz, gecikme faizi, gecikme zammı gibi fer’i amme alacakları yerine bu Kanunun yayımı tarihine kadar Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın; ödenmemiş alacağın sadece fer’i alacaktan ibaret olması hâlinde fer’i alacak yerine Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın,

bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde tamamen ödenmesi şartıyla cezaya bağlı fer’ilerin tamamının,

ç) Vadesi geldiği hâlde ödenmemiş ya da ödeme süresi henüz geçmemiş bulunan ve yukarıdaki bentlerin dışında kalan asli amme alacaklarının ödenmemiş kısmının tamamı ile bu alacaklara bağlı faiz, cezai faiz, gecikme faizi, gecikme zammı gibi fer’i amme alacakları yerine bu Kanunun yayımı tarihine kadar Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın; ödenmemiş alacağın sadece fer’i alacaktan ibaret olması hâlinde fer’i alacak yerine Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın, bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde tamamen ödenmesi şartıyla uygulanan faiz, cezai faiz, gecikme faizi, gecikme zammı gibi fer’i amme alacaklarının tamamının,

tahsilinden vazgeçilir.

(2) Ticaret Bakanlığına bağlı tahsil daireleri tarafından takip edilen alacaklardan bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla (bu tarih dâhil);

a) Vadesi geldiği hâlde ödenmemiş ya da ödeme süresi henüz geçmemiş bulunan gümrük vergilerinin ödenmemiş kısmının tamamı ile bunlara bağlı faiz, gecikme faizi, gecikme zammı gibi fer’i amme alacakları yerine bu Kanunun yayımı tarihine kadar Yİ-ÜFE aylık değişim oranlan esas alınarak hesaplanacak tutarın; ödenmemiş alacağın sadece fer’i alacaktan ibaret olması hâlinde fer’i alacak yerine Yİ-ÜFE aylık değişim oranlan esas alınarak hesaplanacak tutarın, bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde tamamen ödenmesi şartıyla gümrük vergilerine bağlı faiz, gecikme faizi, gecikme zammı gibi fer’i amme alacakları ve aslı bu Kanunun yayımı tarihinden önce ödenmiş olanlar dâhil olmak üzere asla bağlı olarak kesilen idari para cezalarının tamamının,

b) Vadesi geldiği hâlde ödenmemiş ya da ödeme süresi henüz geçmemiş bulunan ve 4458 sayılı Kanun ve ilgili diğer kanunlar kapsamında gümrük yükümlülüğü nedeniyle gümrük vergileri asıllarına bağlı olmaksızın kesilmiş idari para cezaları ile 30/3/2005 tarihli ve 5326 sayılı Kabahatler Kanununun iştirak hükümleri nedeniyle kesilmiş idari para cezalarının %50’sinin, bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde tamamen ödenmesi şartıyla cezaların kalan %50’sinin,

c) Eşyanın gümrüklenmiş değerine bağlı olarak kesilmiş idari para cezalarının %30’u ve varsa gümrük vergileri aslının tamamı ile bunlara bağlı faiz, gecikme faizi, gecikme zammı gibi fer’i amme alacakları yerine bu Kanunun yayımı tarihine kadar Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde tamamen ödenmesi şartıyla cezaların kalan %70’i ile alacak asıllarına bağlı faiz, gecikme faizi, gecikme zammı gibi fer’i amme alacaklarının tamamının,

tahsilinden vazgeçilir.

(3) İhtirazi kayıtla verilen beyannameler üzerine tahakkuk etmiş olan vergiler hakkında birinci ve ikinci fıkraların (a) bentleri hükümleri uygulanır.

(4) Bu Kanun kapsamında ödenecek olan motorlu taşıtlar vergisi, 13/10/1983 tarihli ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre verilen trafik idari para cezası, mülga 11/2/1950 tarihli ve 5539 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun ile 25/6/2010 tarihli ve 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun uyarınca tahsili gereken geçiş ücreti ve idari para cezası ile bu alacaklara bağlı faiz, gecikme faizi, gecikme zammı yerine bu Kanunun yayımı tarihine kadar Yİ-ÜFE aylık değişim oranları

Tamamı İçin Tıklayınız




Deprem Bölgesinde SGK Ertelemesine İlişkin Tereddüt Edilen Konular

Deprem Bölgesinde SGK Ertelemesine İlişkin Tereddüt Edilen Konular Deprem Bölgesindeki İşyerleri Bakımından SGK Ertelemesine İlişkin Tereddüt Edilen H…

 

 

Deprem Bölgesinde SGK Ertelemesine İlişkin Tereddüt Edilen Konular

Deprem Bölgesinde SGK Ertelemesine İlişkin Tereddüt Edilen Konular

Deprem Bölgesindeki İşyerleri Bakımından SGK Ertelemesine İlişkin Tereddüt Edilen Hususlar

 

ÖZET:

− Adana, Adıyaman, Diyarbakır, Elazığ Gaziantep, Hatay, Kahramanmaraş, Kilis, Malatya, Osmaniye ve Şanlıurfa illeri ile Sivas ili Gürün ilçesinde bulunan işyerlerinin 06/02/2023 ila 30/04/2023 tarihleri arasında, 5510 sayılı Kanuna göre vermekle yükümlü oldukları her türlü bilgi, belge ve beyannamelerin (iş kazaları ile meslek hastalıkları bildirimleri dahil) 26/05/2023 tarihine kadar (bu tarih dahil) SGK’ ya verilmesi halinde yasal süresi içinde verilmiş sayılacaktır. Bu iller ve ilçe dışında bulunan işyerleri erteleme kapsamında değildir.

− Adıyaman, Hatay, Kahramanmaraş ve Malatya illerinde faaliyet gösteren meslek mensuplarıyla 6/2/2023 tarihi itibariyle aracılık ve sorumluluk sözleşmesi bulunan ve yukarıda belirtilen iller ve ilçe dışında işyeri bulunan işverenlerin 2023/Ocak, Şubat ve Mart ayına ilişkin muhtasar ve prim hizmet beyannamelerinin “SGK Bildirimleri” kısmını 26/5/2023 tarihine kadar vermesi, tahakkuk edecek prim borçlarını 31/5/2023 tarihine kadar ödemesi halinde söz konusu yükümlülükler yasal süre içinde yerine getirilmiş sayılacaktır.

Adıyaman, Hatay, Kahramanmaraş ve Malatya illeri dışında bulunan meslek mensuplarıyla 6/2/2023 tarihi itibariyle aracılık ve sorumluluk sözleşmesi bulunan deprem bölgesi dışındaki işyerleri bu ertelemeden yararlanamayacaktır.

 

SGK ERTELEMESİNE İLİŞKİN TEREDDÜT EDİLEN HUSUSLAR:

06.02.2023 tarihinde Kahramanmaraş merkezli deprem felaketi nedeniyle SGK mevzuatı yönünden Adana, Adıyaman, Diyarbakır, Elazığ, Gaziantep, Hatay, Kahramanmaraş, Kilis, Malatya, Osmaniye ve Şanlıurfa illeri ile Sivas ili Gürün ilçesi mücbir sebep kapsamına alınmıştır. Mücbir sebep kapsamında yapılan düzenlemeler 14.02.2023/43 sayılı, 23.02.2023/53 sayılı ve 24.02.2023/54 sayılı sirkülerimizle açıklanmıştır. Ancak özellikle merkezi deprem bölgesinde olmasına karşılık şube işyerleri deprem bölgesi dışında olan işyerleri bakımından tereddütler yaşanmaktadır. Bu nedenle konuya örneklerle açıklık getirmek istedik.

1- Adana, Adıyaman, Diyarbakır, Elazığ, Gaziantep, Hatay, Kahramanmaraş, Kilis, Malatya, Osmaniye ve Şanlıurfa illeri ile Sivas ili Gürün ilçesinde bulunan işyerlerinin 06/02/2023 ila 30/04/2023 tarihleri arasında, 5510 sayılı Kanuna göre vermekle yükümlü oldukları her türlü bilgi, belge ve beyannamelerin (iş kazaları ile meslek hastalıkları bildirimleri dahil) 26/05/2023 tarihine kadar (bu tarih dahil) SGK’ ya verilmesi halinde yasal süresi içinde verilmiş sayılacaktır. Bu il ve ilçeler dışında bulunan işyerleri erteleme kapsamında değildir.

ÖRNEK 1:

Merkezi Hatay ilinde bulunan A.Ltd. Şti’nin;

Hatay ilinde 1234567. 031 no.lu merkez işyeri

Gaziantep ilinde 1234567. 027 no.lu şube işyeri

İstanbul ilinde 1234567.034 no.lu şube işyeri (Meslek mensubu Adıyaman, Hatay, Kahramanmaraş ve Malatya dışındadır)

İzmir ilinde 1234567.035 no.lu şube işyeri (Meslek mensubu Adıyaman, Hatay, Kahramanmaraş ve Malatya dışındadır)

Bulunsun

Hatay ve Gaziantep illerindeki işyerleri SGK kapsamındaki ertelemeden yararlanırken, İstanbul ve İzmir illerinde şube işyerleri, SGK kapsamındaki ertelemeden yararlanmaz.

ÖRNEK 2:

Merkezi İstanbul ilinde bulunan B.Ltd. Şti’nin;

İstanbul ilinde 1234567.034 no.lu merkez işyeri

Bursa ilinde 1234567.016 no.lu şube işyeri

Hatay ilinde 1234567. 031 no.lu şube işyeri,

Malatya ilinde 1234567. 044 no.lu şube işyeri,

Bulunsun

Hatay ve Malatya illerindeki işyerleri, SGK kapsamındaki ertelemeden yararlanırken, İstanbul ve Bursa illerindeki işyerleri, SGK kapsamındaki ertelemeden yararlanamaz.

2- Adıyaman, Hatay, Kahramanmaraş ve Malatya illerinde faaliyet gösteren meslek mensuplarıyla 6/2/2023 tarihi itibariyle aracılık ve sorumluluk sözleşmesi bulunan Adana, Adıyaman, Diyarbakır, Elazığ Gaziantep, Hatay, Kahramanmaraş, Kilis, Malatya, Osmaniye ve Şanlıurfa illeri ile Sivas ili Gürün ilçesi dışında işyeri bulunan işverenlerin 2023/Ocak, Şubat ve Mart ayına ilişkin muhtasar ve prim hizmet beyannamelerinin “SGK Bildirimleri” kısmını 26/5/2023 tarihine kadar vermesi, tahakkuk edecek prim borçlarını 31/5/2023 tarihine kadar ödemesi Halinde söz konusu yükümlülükler yasal süre içinde yerine getirilmiş sayılacaktır.

Adıyaman, Hatay, Kahramanmaraş ve Malatya illeri dışında bulunan meslek mensuplarıyla 6/2/2023 tarihi itibariyle aracılık ve sorumluluk sözleşmesi bulunan deprem bölgesi dışındaki işyerleri bu kapsamdaki bu ertelemeden yararlanamayacaktır.

ÖRNEK 3:

Kahramanmaraş ilinde faaliyet gösteren meslek mensubunun;

Hatay ilinde 1234567. 031 no.lu merkez işyeri,

Gaziantep ilinde 1234567. 027 no.lu şube işyeri,

İstanbul ilinde 1234567.034 no.lu şube işyeri,

İzmir ilinde 1234567.035 no.lu şube işyeri,

İşverenleri ile 6/2/2023 tarihi itibariyle aracılık ve sorumluluk sözleşmesi varsa

Hatay, Gaziantep, İstanbul ve İzmir illerindeki işyerleri SGK kapsamındaki ertelemeden yararlanır.

ÖRNEK 4:

Osmaniye ilinde faaliyet gösteren meslek mensubunun;

İstanbul ilinde 1234567.034 no.lu şube işyeri,

Samsun ilinde 1234567.055 no.lu şube işyeri,

İşverenleri ile 6/2/2023 tarihi itibariyle aracılık ve sorumluluk sözleşmesi varsa,

SGK mevzuatına göre, Osmaniye ilindeki meslek mensubu mücbir sebep kapsamında olmadığından

İstanbul ve Samsun illerindeki işyeri işverenleri SGK kapsamındaki ertelemeden yararlanamaz.

Kaynak: TÜRMOB




Milli Emlak Genel Tebliği (Sıra No: 414)

10 Mart 2023 Tarihli Resmi Gazete Sayı: 32128 Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığından: BİRİNCİ BÖLÜM Başlangıç Hükümleri Amaç ve kapsam M… 

 

 

Milli Emlak Genel Tebliği (Sıra No: 414)

10 Mart 2023 Tarihli Resmi Gazete

Sayı: 32128

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığından:

BİRİNCİ BÖLÜM

Başlangıç Hükümleri

Amaç ve kapsam

MADDE 1- (1) Bu Tebliğin amacı; 127 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Kamu Alımları, Alacakları ve Sosyal Tesislerine İlişkin Bazı Tedbirlerin Alınması Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında; 6/2/2023 tarihinde yaşanan depremler nedeniyle genel hayata etkili afet bölgesi olarak kabul edilen Adana, Adıyaman, Diyarbakır, Elazığ, Gaziantep, Hatay, Kahramanmaraş, Kilis, Malatya, Osmaniye ve Şanlıurfa İlleri ile Sivas İlinin Gürün İlçesindeki Hazine taşınmazlarına ilişkin olarak olağanüstü hal süresince sözleşmeye istinaden tahsil edilmesi gereken satış, ön izin, irtifak hakkı, kullanma izni, kira bedelleri, hasılat payları ve benzeri bedeller ile ecrimisillerin olağanüstü hal süresince ertelenmesine ilişkin usul ve esasları belirlemektir.

Dayanak

MADDE 2- (1) Bu Tebliğ, 127 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendine dayanılarak hazırlanmıştır.

Tanımlar

MADDE 3- (1) Bu Tebliğde geçen;

a) Erteleme dönemi: 6/2/2023 (bu tarih dâhil) tarihi ile 8/5/2023 tarihi arasındaki dönemi,

b) Erteleme süresi: Erteleme döneminde tahsil edilmesi gereken bedellerin vade tarihinden itibaren üç aylık süreyi,

c) Hazine taşınmazı: Hazinenin özel mülkiyetindeki taşınmazlar ile Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerleri,

ç) İdare: İllerde çevre, şehircilik ve iklim değişikliği il müdürlüğünü (millî emlak dairesi başkanlığı veya millî emlak müdürlüğü), ilçelerde millî emlak müdürlüğünü yoksa millî emlak şefliğini,

ifade eder.

İKİNCİ BÖLÜM

Bedel ve Ecrimisil Ertelemesi ile Taksitlendirme ve Ödeme

Bedel ertelemesi

MADDE 4- (1) Hazine taşınmazlarına ilişkin;

a) İdarece yapılan satışa esas tebligat tarihinden itibaren süresi içerisinde peşinat veya satış bedelini ödemesi gerektiği bildirilenlerden son ödeme tarihi,

b) Daha önce taksitli satış sözleşmesi imzalananlardan taksitlerinin vade tarihi,

c) Ön izin, irtifak hakkı, kullanma izni, kira bedelleri ile hasılat payları ve benzeri bedellerin vade tarihi,

erteleme dönemi içerisinde olanların ödeme süreleri ertelenir.

Ecrimisil ertelemesi

MADDE 5- (1) Hazine taşınmazlarından 6/2/2023 (bu tarih dâhil) tarihi itibarıyla işgale uğradığı tespit edilip henüz bedel tespit komisyonunca ecrimisil tespit ve takdir edilmeyen veya tespit ve takdir edilip henüz tebliğ edilmeyen ecrimisil işlemleri, hasat ve sezon dönemi ile zamanaşımı süresi de dikkate alınmak suretiyle ertelenir.

(2) Ecrimisil bedellerinin vade tarihi erteleme dönemi içerisinde olanların ödeme süreleri ertelenir.

Taksitlendirme ve ödeme

MADDE 6- (1) Bu Tebliğ kapsamındaki kullanım bedelleri ve ecrimisiller İdarece başvuru şartı aranmaksızın erteleme süresi kadar ertelenir ve taksitlendirilerek tahsil edilir. Bu bedellere herhangi bir gecikme zammı veya faiz uygulanmaz.

(2) Ertelenen bedellerin ilk taksit ödemesi erteleme süresinin sona erdiği tarihte, ikinci ve üçüncü taksitlerin ödemesi ise takip eden aylarda aynı güne tekabül eden tarihte yapılır. Ancak vadesi 6/2/2023, 7/2/2023 ve 8/2/2023 tarihine isabet eden ödemelerin ilk taksit ödemesi 8/5/2023 tarihinde yapılır.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Çeşitli ve Son Hükümler

Tebligat

MADDE 7- (1) İdarece; ertelenen bedellerin türleri, taksit ve tutarları, son ödeme tarihleri, vadesinde ödenmemesi halinde yapılacak işlemler ile varsa diğer hususlar da açıklanmak suretiyle ilgililerine erteleme süresinin sona ereceği tarihten önce yazılı tebligat yapılır.

Diğer hususlar

MADDE 8- (1) Ertelenen bedellerin süresi içerisinde ödenmemesi halinde mevcut resmi senet ve sözleşmelerinde veya ilgili mevzuatında belirtildiği şekilde işlem yapılır.

(2) Ertelenen ecrimisillere ilişkin yapılacak indirimler, itiraz, düzeltme, süresinde ödenmeyen taksitlerin gecikme zammı uygulanarak tahsili ve diğer konular hakkında 19/6/2007 tarihli ve 26557 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Hazine Taşınmazlarının İdaresi Hakkında Yönetmelik ile 20/8/2011 tarihli ve 28031 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Milli Emlak Genel Tebliği (Sıra No: 336)’nde yer alan düzenlemelere göre işlem yapılır.

Yürürlük

MADDE 9- (1) Bu Tebliğ yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 10- (1) Bu Tebliğ hükümlerini Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı yürütür.




Bölgesel Kriz Kapsamında Kısa Çalışma Ödeneği İşveren Başvuru Ekranları Kılavuzu

Bölgesel Kriz Kapsamında Kısa Çalışma Ödeneği KISA ÇALIŞMA ÖDENEĞİ BAŞVURU KILAVUZU Bu kılavuz OHAL bölgesinde bulunan ve Kısa Çalışma Ödeneği başvuru…

 

 

Bölgesel Kriz Kapsamında Kısa Çalışma Ödeneği İşveren Başvuru Ekranları Kılavuzu

Bölgesel Kriz Kapsamında Kısa Çalışma Ödeneği

KISA ÇALIŞMA ÖDENEĞİ BAŞVURU KILAVUZU

Bu kılavuz OHAL bölgesinde bulunan ve Kısa Çalışma Ödeneği başvurusu yapmak isteyen işverenler için örnek verilerle hazırlanmıştır.

Kısa çalışma ödeneğinden yararlanmak isteyen işverenlerimiz, her bir işyeri için ayrı ayrı başvuru yapması gerekmektedir.

İŞKUR İŞVEREN KAYDI OLUŞTURMA AŞAMALARI

1. İşveren Olarak Sisteme Giriş

Kurum hizmetlerinden faydalanmak isteyen işverenlerin sistemimize giriş yapması gerekmektedir. Sistemimize işveren girişleri iki türlü sağlanmaktadır.

» Yeni işyeri kaydı

» Var olan işyeri kaydına giriş

Kısa Çalışma Ödeneği başvurusunda bulunmak isteyen işverenlerin Kurumumuzda işyeri kayıtlarının bulunması gerekmektedir. E-devlet üzerinden yapılacak başvurularda kaydı olmayan işyerleri için Kurumumuz sayfasına yönlendirme yapılarak kayıt işlemleri gerçekleştirilebilmektedir.

İŞKUR’a kayıt işlemleri e-devlet üzerinden gerçekleştirilebileceği gibi www.iskur.gov.tr internet adresinde yer alan “İnternet Şubesi/E-Şube” (https://esube.iskur.gov.tr/) bölümüne giriş yaparak, ardından “İşveren” başlığı içerisinde bulunan “Üye Ol” butonuna tıklanarak da gerçekleştirilebilir.

Tamamı İçin Tıklayınız

Kaynak: İŞKUR




SGK Genelgesi 2023/12 – Asgari Ücret Desteği

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü Sayı: E-83604451-207.02-66306628 Konu: Asgari Ücret Desteği Tarih: 07.03.2023…

 

 

SGK Genelgesi 2023/12 – Asgari Ücret Desteği

T.C.

SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI

Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü

Sayı: E-83604451-207.02-66306628

Konu: Asgari Ücret Desteği

Tarih: 07.03.2023

GENELGE

2023/12

ÖZET:

2023 Yılında Uygulanacak Asgari Ücret Desteği ile İlgili Usul ve Esaslar Açıklandı

1) 2023 yılında, 2023 yılı öncesi tescil edilen işyerleri için prime esas günlük kazancı 250 TL, toplu iş sözleşmesi uygulanan özel sektör işverenlerine ait işyerleri için 500 TL ve Linyit ve Taşkömürü çıkarılan işyerleri için 667 TL ve altında olan, 2023 yılında tescil edilen işyerleri için ise uzun vadeli sigorta kollarına tabi tüm sigortalıların çalışma gün sayısının; günlük 13,33 TL ile çarpılması sonucu bulunacak tutar kadar asgari ücret desteği sağlanacaktır.

2) SGK’nın denetim ve kontrolle görevli memurlarca yapılan soruşturma ve incelemelerde veya mahkeme kararları neticesinde ya da kamu kurum ve kuruluşlardan alınan yazılardan 2023/Ocak ila 2023/Haziran döneminde ilgili ayda 2023 yılına ait aylık brüt asgari ücretin onda birini(1.000,8 TL) geçmeyecek tutarda eksik prime esas kazanç bildirimi yapıldığının tespiti durumunda SGK tarafından yapılacak ihtar üzerine on beş günlük süre içinde söz konusu eksikliği gideren işyerleri hakkında asgari ücret desteği uygulaması devam edecektir. Tespit edilen eksikliğin on beş günlük sürenin dışında giderilmesi halinde söz konusu işyerinde 2023 Ocak ila 2023 Haziran ayları/dönemleri için destekten yararlanılamayacağı gibi yararlanılmış olması halinde, yararlandırılan tutarlar gecikme zammı ve gecikme cezası ile birlikte işverenden geri alınacaktır.

3) Asgari ücret desteğiyle sağlanacak indirim tutarı, takip eden ay/aylardan doğan sigorta prim borçlarına mahsup edilecektir.

4) Asgari ücret desteğinden yararlanmak için işverenlerin başvuru şartı aranmayacak olup, şartları taşıyan işverenlerin tamamı bu destekten otomatik olarak yararlanacaktır. (TÜRMOB)

 

Bilindiği gibi, 13.01.2023 tarihli ve 32072 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7431 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu İle Bazı Kanunlarda ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun‘un 4 üncü maddesi ile 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu‘na geçici 93 üncü madde eklenmiştir.

Bu madde kapsamında 2023 yılı için Ocak ila Haziran aylarında/döneminde uygulanacak olan asgari ücret desteğinde 2023 yılı için sağlanacak olan destek tutarına esas gün sayısının tespitinde dikkate alınacak prime esas günlük kazanç tutarı 250 TL, desteğe esas günlük tutar 13,33 TL olarak hükme bağlanmıştır.

Söz konusu maddeye istinaden Kurumumuzca yürütülecek olan işlemler aşağıda açıklanmıştır.

1- KAPSAMA GİREN İŞVERENLER

5510 sayılı Kanun’un geçici 93 üncü maddesine göre söz konusu destekten, anılan Kanun’un 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında haklarında uzun vadeli sigorta kolları hükümleri uygulanan sigortalıları çalıştıran özel sektör işyeri işverenleri ile 5018 sayılı Kanun’a ekli (I), (II), (III) ve (IV) sayılı cetvellerde sayılan kamu idarelerine ait kadro ve pozisyonlarda 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında haklarında uzun vadeli sigorta kolları hükümleri uygulanan sigortalıları çalıştıran işverenler hariç olmak üzere diğer kamu işyeri işverenleri yararlanacaktır.

Bu bakımdan, mahiyet kodu (1) ve (3) olarak tescil edilen işyerlerinden 5018 sayılı Kanun’a ekli (I), (II), (III) ve (IV) sayılı cetvellerde sayılan kamu idareleri ile 5018 sayılı Kanuna ekli (I), (II), (III) ve (IV) sayılı cetvellerde sayılan kamu idareleri niteliğinde olduğu halde mahiyet kodu (2) olarak tescil edilen işyeri işverenleri söz konusu destekten yararlanamayacaklardır.

Diğer taraftan, işverenler asgari ücret desteğinden başvuru şartı aranmaksızın yararlandıklarından, ilgili idarelerin (işverenlerin), 5018 sayılı Kanun’a ekli (I), (II), (III) ve (IV) sayılı cetvellerde yer alan bir kuruluş olmasına karşın asgari ücret desteğinden yararlanmaları halinde;

-5018 sayılı Kanun’a ekli (I), (II), (III) ve (IV) sayılı cetvellerde yer aldıklarına dair ilgili kurumdan alınacak belge ile Sosyal Güvenlik İl/Merkez Müdürlüğüne başvurarak asgari ücret desteğinden yararlandırılmalarının sonlandırılmasını talep etmeleri,

-5018 sayılı Kanun’a ekli (I), (II), (III) ve (IV) sayılı cetvellerde belirtilen kuruluşlar kapsamında olduklarını beyan ettikleri yazı ile yapılan başvuru gereğince asgari ücret desteği uygulamalarının sonlandırılması,

-Anılan Kanun uygulamasının, işveren talebine gerek kalmadan Kurumumuz tarafından kendiliğinden (otomatik olarak) başlatılmış olması, bu bağlamda, işverene yüklenecek bir kasıt ve kusurdan bahsedilemeyeceği dikkate alındığında, yersiz yararlanıldığı kabul edilebilecek destek tutarlarının gecikme cezasız ve gecikme zamsız tahsil edilmesi,

gerekmektedir.

2- 01.01.2023 TARİHİNDEN ÖNCE TESCİL EDİLMİŞ OLAN İŞYERLERİNE İLİŞKİN İŞ VE İŞLEMLER

2.1- 01.01.2023 tarihinden önce tescil edilmiş olan işyerlerinde kapsama giren sigortalılar

2.1 .1. Uzun vadeli sigorta kollarına (malullük, yaşlılık ve ölüm sigortası) tabi olan sigortalılar için verilen 1, 4, 5, 6, 13, 14, 20, 24, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 47, 51, 52, 53, 54, 55, 90, 91, 92 nolu belge türlerinden dolayı anılan madde hükümlerinden yararlanılacaktır. Dolayısıyla uzun vadeli sigorta kollarına tabi olmayan sigortalılar bakımından söz konusu destekten yararlanılması mümkün değildir.

Buna karşın belge/beyanname verilmemesine rağmen uzun vadeli sigorta kollarına tabi olan 5510 sayılı Kanunun ek 9 uncu maddesinin birinci fıkrası kapsamındaki sigortalıları çalıştıran işverenler de anılan destekten yararlanacaktır.
Öte yandan uygulama, işsizlik sigortası primleri hariç yapılacağından, işsizlik sigortasına ait sigortalı ve işveren primleri bu destek kapsamında karşılanmayacaktır.

Örnek 1: 2023 yılı Ocak ayında;

(1) nolu belge türünden 5 sigortalı,

(2) nolu belge türünden 3 sigortalı,

(13) nolu belge türünden 2 sigortalı,

(23) nolu belge türünden 2 sigortalı,

bildirildiği varsayıldığında, 2023 yılı Ocak ayında (1) ve (13) nolu belge türlerinden bildirilen sigortalılardan dolayı destekten yararlanılacaktır.

2.2- Destekten Yararlanılacak Prim Ödeme Gün Sayısının Hesaplanması

2022 yılının esas alınacak ilgili ayında yasal süresinde veya yasal süresi dışında verilen veya re’sen düzenlenen asıl, ek belgelerin/beyannamelerin toplamından iptal nitelikteki belgelerdeki/beyannamelerdeki gün sayısı düşülerek toplam prim ödeme gün sayısı hesaplanacaktır. Bu nedenle elde işlem yapmayı gerektirecek rapor, mahkeme kararları vs. varsa işlemlerinin bir an önce yapılması gerekmektedir.

Her durumda özel veya kamu sektörü ayrımı yapılmaksızın 01.03.2023 tarihinden sonra işleme alınacak olan 2022 yılının ilgili ayına ilişkin asıl, ek veya iptal nitelikteki aylık prim ve hizmet belgelerindeki/muhtasar ve prim hizmet beyannamelerindeki (Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nin 102 nci maddesinde belirtilen ve yasal süresinde verildiği kabul edilen belgelerden/beyannamelerden kaynaklanan asıl veya ek belgeler dahil) gün sayısı ile prime esas kazanç tutarı dikkate alınmayacaktır.

Örnek 2: 2022 yılı Ocak ayı için tüm sigorta kollarına tabi olan sigortalılardan dolayı 1 numaralı belge ile bildirilen ve günlük prime esas kazanç tutarı 250 TL’nin altında olan 6 sigortalının toplam prim ödeme gün sayısının 150 gün olduğu, ancak 17.03.2023 tarihinde 2022 yılı Ocak ayında bildirimi yapılan 2 sigortalının 15’er gün olarak bildirilmiş olan gün sayılarının 30 güne tamamlanması gerektiğinin tespit edilmiş olması nedeniyle, bu iki sigortalı için yapılacak olan 15’er günlük gün ve kazanç ilavesi toplam prim ödeme gün sayısını 180 güne çıkarmakta ise de bu ek bildirim her halükarda 01.03.2023 tarihinden sonra işleme alınacağından bu işverenin sigorta primi desteğine esas azami gün sayısı yine 150 gün olacaktır.

Örnek 3: 2023/Ocak ayında destekten yararlanacak işyerinin, 2022/Ocak ayı için uzun vadeli sigorta kollarını içeren 1 nolu belge türünden;

– 15 sigortalının yasal süresinde asıl ile 450 gün,

– 5 sigortalının yasal süresinde iptal ile 150 gün,

– 3 sigortalının yasal süresinde ek ile 60 gün,

– 6 sigortalının yasal süresinde günlük prime esas kazancı 255 TL üzerinden ek ile 180 gün prim ödeme gün sayısı ile bildirildiği varsayıldığında;

450-150+60 = 360 gün prim ödeme gün sayısının hesabında dikkate alınacaktır. 6 sigortalı için bildirilen 180 günün prime esas kazancı 250 TL’nin üzerinde olduğu için destekten yararlanılacak prim ödeme gün sayısı hesabında dikkate alınmayacaktır.

Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarınca yapılan tespitler veya diğer kamu idarelerinin denetim elemanlarınca kendi mevzuatları gereğince yapacakları soruşturma, denetim ve incelemeler neticesinde ya da bankalar, döner sermayeli kuruluşlar, kamu idareleri ile kanunla kurulan kurum ve kuruluşlardan alınan bilgi ve belgelere veya mahkeme ilamına istinaden, çalıştırdıkları sigortalıları Kuruma bildirmediği, prim ödeme gün sayısını ya da prime esas kazanç tutarını eksik bildirildiğinin veya Kuruma bildirilen sigortalıların fiilen çalışmadığının;

– Yapılan kontrol ve denetimler sonucunda tespit edilmesi halinde, tutanak tarihinin,

– Bankalar, döner sermayeli kuruluşlar, kamu idareleri ile kanunla kurulan kurum ve kuruluşlardan alınan bilgi ve belgelerden anlaşılması halinde söz konusu yazıların Kuruma intikal tarihinin,

– Mahkeme ilamı ile karar verilmesi halinde, mahkemenin kesinleşmiş karar tarihinin,

yukarıda belirtilen 01.03.2023 tarihinden önce olmasına rağmen aylık prim ve hizmet belgesinin/muhtasar ve prim hizmet beyannamesinin Kurum tarafından işleme alınma tarihinin 01.03.2023 tarihinden sonra olması halinde prim belgelerindeki gün ve kazançlar dikkate alınmayacaktır.

Örnek 4: 2022 yılı Ocak ayı için bütün sigorta kollarına tabi olan sigortalılardan dolayı 1 numaralı belge ile bildirilen ve günlük prime esas kazanç tutarı 250 TL’nin altında olan 5 sigortalının toplam prim ödeme gün sayısının 120 gün olduğu, ancak 21.01.2023 tarihinde Kurum kayıtlarına giren ve 01.03.2023 tarihinden önce işleme alınan belgede/beyannamede 2022 yılı Ocak ayında bildirimi yapılan 2 sigortalının 15’er gün olarak bildirilmiş olan gün sayılarının 30 güne tamamlanması gerektiğinin anlaşılmış olması nedeniyle yapılacak olan 15’er günlük gün ve kazanç ilavesine ilişkin bilgi/belge 01.03.2023 tarihinden önce işleme alındığından, ek prim hizmet belgesindeki gün sayısı, her bir sigortalının günlük prime esas kazanç tutarı 250 TL’nin altında olması koşuluyla, asgari ücret desteğine esas gün sayısı 120+30=150 gün olarak hesaplanacaktır. Ek aylık prim ve hizmet belgesi/muhtasar ve prim hizmet beyannamesi ile sigortalının sigorta primine esas kazanç tutarı günlük 250 TL’nin üstüne çıkması halinde asgari ücret desteğine esas hesaplamada bu sigortalıların gün sayısı dikkate alınmayacaktır.

2.2.1. 2022 yılının aynı ayında uzun vadeli sigorta kollarını içeren belge türlerinden bildirilen ve günlük sigorta primine esas kazanç tutarı 250 TL ve altında olan sigortalıların toplam prim ödeme gün sayıları esas alınacaktır. 2022 yılından önce Kanun kapsamına alınmış ancak 2022 yılında sigortalı çalıştırmamış veya 2022 yılının en son bildirim yapılan ayını takip eden aydan 2022 yılı sonuna kadar hiç bildirim yapılmayan işyerleri hakkında geçici 93 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi hükümleri uygulanacağından, bu gibi işyerleri bakımından uygulama bu genelgenin “3- 2023 Yılında Tescil Edilmiş/ Edilecek Olan İşyerlerine İlişkin İş ve İşlemler” bölümündeki usullere göre

yürütülecektir.

Öte yandan, 2022 yılının aynı ve müteakip aylarında bildirimde bulunulmamış veya bildirimde bulunulmuş olmasına rağmen;

-(0) gün (0) kazanç bildirilmiş olması halinde,

-Yapılan bildirimlerin uzun vadeli sigorta kollarına ilişkin belge türleri dışında yapılmış olması halinde,

bu ayı takip eden ilk bildirim yapılmış ayın aylık prim ve hizmet belgesindeki/muhtasar ve prim hizmet beyannamesindeki bildirimleri esas alınacaktır. Takip eden ay/aylarda da bildirim yapılmamış olması halinde bildirim yapılmayan dönemler hakkında ilk defa 2023 yılında tescil edilmiş işyeri gibi işlem yapılacaktır.

Örnek 5: 2023 yılı için yararlanılacak olan gün sayısının tespitinde 2022 yılının aynı ayında uzun vadeli sigorta kollarına tabi sigortalılar için Kuruma verilmiş olan aylık prim ve hizmet belgesinin/muhtasar ve prim hizmet beyannamesinin esas alınması gerektiğinden, o işyerinden 2022/Ocak ve Şubat aylarında sigortalı çalıştırılmamış ve 2022/Mart ayında bir sigortalı ve 30 gün olarak bildirim yapılmış olduğu varsayıldığında, değerlendirmeye esas olmak üzere 2022/Mart ayındaki aylık prim ve hizmet belgesindeki/muhtasar ve prim hizmet beyannamesindeki gün sayısı olan 30 gün 2023/Ocak ve Şubat ayları hesaplamasında dikkate alınacaktır.

Örnek 6: İşyerinde 2022/Ocak, Şubat ve Mart aylarında sigortalı çalıştırıldığı ve 31 Mart 2022 tarihinden sonra sigortalı çalıştırılmadığı varsayıldığında, uygulanacak olan asgari ücret desteği için 2023 yılının Ocak, Şubat ve Mart aylarında 2022 yılının aynı ayları baz alınacak, 2023 yılının Nisan, Mayıs ve Haziran aylarında ise 2022 yılında baz alınacak ay/aylar olmadığından, söz konusu aylarda işveren 2023 yılında tescil edilmiş işyerleri yönünden belirtilen usul ve esaslar çerçevesinde yararlanacaktır.

Tamamı İçin Tıklayınız




Anayasa Mahkemesinin E: 2022/130 Sayılı Kararı – 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu

08 Mart 2023 Tarihli Resmi Gazete Sayı: 32126 Anayasa Mahkemesi Başkanlığından: Esas Sayısı : 2022/130 Karar Sayısı: 2023/14 Karar Tarihi: 25/1/2023 İ…

 

 

Anayasa Mahkemesinin E: 2022/130 Sayılı Kararı – 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu

08 Mart 2023 Tarihli Resmi Gazete

Sayı: 32126

Anayasa Mahkemesi Başkanlığından:

Esas Sayısı : 2022/130

Karar Sayısı: 2023/14

Karar Tarihi: 25/1/2023

İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN: Batman İcra Ceza Mahkemesi

İTİRAZIN KONUSU: 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 31/5/2005 tarihli ve 5358 sayılı Kanun‘un 10. maddesiyle değiştirilen 339. maddesinin birinci fıkrasının Anayasa’nın 2., 13., 19. ve 49. maddelerine aykırılığı ileri sürerek iptaline karar verilmesi talebidir.

OLAY: Beyandan sonra mal ve kazançta olan artışı bildirmemesi nedeniyle sanık hakkında açılan davada itiraz konusu kuralın Anayasa’ya aykırı olduğu kanısına varan Mahkeme, iptali için başvurmuştur.

I. İPTALİ İSTENEN VE İLGİLİ GÖRÜLEN KANUN HÜKÜMLERİ

A. İptali İstenen Kanun Hükmü

Kanun’un itiraz konusu kuralın da yer aldığı 339. maddesi şöyledir:

“Beyandan sonra mal ve kazançta olan tezayüdü bildirmeyen borçlunun cezası:

(Tezayüt: Çoğalma, artma-TDK)

Madde 339 – (Değişik: 31/5/2005-5358/10 md.)

Sonradan kazandığı malları veya kazancında ve gelirinde vaki tezayütleri bu Kanun mucibince bildirmeye mecbur olan borçlu makbul bir mazereti olmaksızın yedi gün içinde icra dairesine taahhütlü mektupla veya şifahi surette bildirmezse ve bu mal veya kazancı asıl veya bedel itibariyle mevcut olduğu takdirde, on gün; mal veya kazancını asıl veya bedel itibariyle makbul bir sebep olmaksızın elden çıkarmışsa, bir aya kadar disiplin hapsi ile cezalandırılır.

Bu cezalara alacaklının şikâyeti üzerine karar verilir. Kişi, icra takibine konu olan borcu tamamen ödediği takdirde, bu ceza düşer. ”

B. İlgili Görülen Kanun Hükmü

Kanun’un 77. maddesi şöyledir:

“Sonradan kazanılan veya ziyadeleşen malların beyanı:

Madde 77 – İcra dairesine vaki olan beyanda malı olmadığını bildirmiş veya borcuna yetecek mal göstermemiş yahut beyandan imtina etmiş olan borçlu sonradan kazandığı malları ve kazancında ve gelirinde vukua gelen tezayütleri yedi gün içinde mezkûr daireye taahhütlü mektupla veya şifahi olarak bildirmeğe mecburdur. ’

II. İLK İNCELEME

1. Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü hükümleri uyarınca Zühtü ARSLAN, Hasan Tahsin GÖKCAN, Kadir ÖZKAYA, Engin YILDIRIM, Muammer TOPAL, M. Emin KUZ, Rıdvan GÜLEÇ, Recai AKYEL, Yusuf Şevki HAKYEMEZ, Yıldız SEFERİNOĞLU, Selahaddin MENTEŞ, Basri BAĞCI, İrfan FİDAN, Kenan YAŞAR ve Muhterem İNCE’nin katılımlarıyla 9/11/2022 tarihinde yapılan ilk inceleme toplantısında dosyada eksiklik bulunmadığından işin esasının incelenmesine OYBİRLİĞİYLE karar verilmiştir.

III. ESASIN İNCELENMESİ

2. Başvuru kararı ve ekleri, Raportör Ahmet Hakan SOYTÜRK tarafından hazırlanan işin esasına ilişkin rapor, itiraz konusu kanun hükmü, dayanılan ve ilgili görülen Anayasa kuralları ve bunların gerekçeleri ile diğer yasama belgeleri okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

A. İtirazın Gerekçesi

3. Başvuru kararında özetle; icra takiplerinde borçlunun mal varlığının Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) ve entegre olan diğer sistemler aracılığıyla sorgulanmasının mümkün olduğu, itiraz konusu kuralın anılan sistemlerin oluşturulmasından önce borçlunun mal varlığının tespitindeki zorlukların göz önünde bulundurulması suretiyle ihdas edildiği, günümüzdeki imkânlar gözetildiğinde mal varlığında meydana gelen artışı bildirmeyen borçlu hakkında disiplin hapsi şeklinde bir yaptırım uygulanmasının ölçülülük ilkesini ihlal ettiği, yine borçlu sıfatım taşıyan kişiye sonradan kazandığı malları ile kazancında ve gelirinde meydana gelen artışları bildirme şeklinde bir yükümlülük yüklenmesinin ve bu yükümlülüğe dair borçluya herhangi bir bildirimde bulunulmaksızın disiplin hapsi uygulanmasının çalışma hakkını sınırladığı belirtilerek kuralın Anayasa’nın 2., 13., 19. ve 49. maddelerine aykırı olduğu ileri sürülmüştür.

B. Anayasa’ya Aykırılık Sorunu

4. 6216 sayılı Kanun’un 43. maddesi uyarınca kural, ilgisi nedeniyle Anayasa’nın 35. ve 38. maddeleri yönünden de incelenmiştir.

5. 2004 sayılı Kanun’un 339. maddesinin itiraz konusu birinci fıkrasında sonradan kazandığı malları veya kazancında ve gelirinde gerçekleşen artışı, bu Kanun gereğince bildirmeye mecbur olan borçlunun, geçerli bir mazereti olmaksızın yedi gün içinde icra dairesine taahhütlü mektupla veya şifahi surette bildirmemesi ve bu mal veya kazancının asıl veya bedel itibarıyla mevcut olması hâlinde, on gün; mal veya kazancını asıl veya bedel itibarıyla geçerli bir sebep olmaksızın elden çıkarması hâlinde ise bir aya kadar disiplin hapsiyle cezalandırılacağı hüküm altına alınmıştır. Anılan maddenin ikinci fıkrasında ise bu cezalara alacaklının şikâyeti üzerine karar verileceği ve kişi, icra takibine konu olan borcu tamamen ödediği takdirde bu cezanın düşeceği belirtilmiştir.

6. Anayasa’nın 38. maddesinin birinci fıkrasında “Kimse, işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanunun suç saymadığı bir fiilden dolayı cezalandırılamaz; kimseye suçu işlediği zaman kanunda o suç için konulmuş olan cezadan daha ağır bir ceza verilemez” denilerek suçun kanuniliği; üçüncü fıkrasında da “Ceza ve ceza yerine geçen güvenlik tedbirleri ancak kanunla konulur” denilmek suretiyle cezanın kanuniliği ilkesi güvence altına alınmıştır. Anayasa’nın anılan maddesinde yer alan suçta ve cezada kanunilik ilkesi uyarınca hangi fiillerin yasaklandığının ve bu yasak fiillere verilecek cezaların hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak açıklıkta, anlaşılır ve sınırları belli olacak biçimde kanunda gösterilmesi gerekmektedir. Kişilerin yasak fiilleri önceden bilmeleri düşüncesine dayanan bu ilkeyle temel hak ve özgürlüklerin güvence altına alınması amaçlanmıştır (AYM, E.2011/129, K.2012/81,24/5/2012).

7. Suçta ve cezada kanunilik ilkesi Anayasa’nın 13. maddesinde ifade edilen temel hak ve özgürlüklerin ancak kanunla sınırlanabileceğine ilişkin kuralın suç ve cezalar yönünden özel düzenlemesi olarak değerlendirilebilir. Suçta ve cezada kanunilik ilkesi, cezalandırmanın temel haklara etkisinden kaynaklanan özel önemi nedeniyle zaman İçinde bir ceza hukuku kavramı olarak alt ilkeler de içerecek şekilde gelişmiştir (AYM, E.2019/9, K.2019/27, 11/4/2019, § 15).

8. Borçlunun mal varlığında veya gelirinde meydana gelen artışı bildirmemesi dolayısıyla verilecek disiplin hapsine ilişkin kuralın şeklî anlamda bir kanun hükmü olduğu ve erişilebilir olduğu anlaşılmaktadır. Bunun yanı sıra kuralın açık, anlaşılır ve sınırlarının belirli olduğu, yaptırıma tâbi fiillerin öngörülebilir olduğu, kararın bir idari makam tarafından değil Anayasa’nın 19. maddesinin ikinci fıkrasının gereklerine uygun olarak bir mahkeme tarafından verildiği, yargılamadaki usul ve esaslar ile verilecek karara karşı başvurulacak kanun yollarının 2004 sayılı Kanun’da açıkça belirtildiği, bu kapsamda kuralın kanunilik şartını taşıdığı sonucuna ulaşılmıştır.

9. öte yandan Anayasa’nın 35. maddesinde “Herkes, mülkiyet ve miras haklarına sahiptir./Bu haklar, ancak kamu yararı amacıyla, kanunla sınırlanabilir./Mülkiyet hakkının kullanılması toplum yararına aykırı olamaz” denilmektedir. Anayasa’nın anılan maddesiyle güvenceye bağlanan mülkiyet hakkı, ekonomik değer ifade eden ve parayla değerlendirilebilen her türlü mal varlığı hakkını kapsamaktadır (AYM, E.2015/39, K.2015/62, 1/7/2015, § 20). Bu bağlamda mülk olarak değerlendirilmesi gerektiğinde kuşku bulunmayan menkul ve gayrimenkul mallar ile bunların üzerinde tesis edilen sınırlı ayni haklar ile fikrî hakların yanı sıra icrası mümkün olan her türlü alacak da mülkiyet hakkının kapsamına dâhildir (Mahmut Duran ve diğerleri, B. No: 2014/11441,1/2/2017, § 60).

10. İtiraz konusu kuralla borçlunun sonradan kazandığı malları veya kazancındaki ve gelirindeki artışı bildirmemesinin yaptırımı öngörülmektedir. Bildirim yükümlülüğüne konu mal ve gelirin Anayasa’nın 35. maddesi bağlamında mülk teşkil ettiği açıktır.

Tamamı İçin Tıklayınız – (WORD)