e-Defter Uygulama Kılavuzu İle e-Defter Saklama Kullanıcı Kılavuzunda Değişiklik

e-Defter Uygulama Kılavuzu İle e-Defter Saklama Kullanıcı Kılavuzunda Değişiklik e-Defter uygulamasına ilişkin süreçlerin etkinleştirilmesi ve vergiye… 

 

 

e-Defter Uygulama Kılavuzu İle e-Defter Saklama Kullanıcı Kılavuzunda Değişiklik

e-Defter Uygulama Kılavuzu İle e-Defter Saklama Kullanıcı Kılavuzunda Değişiklik

e-Defter uygulamasına ilişkin süreçlerin etkinleştirilmesi ve vergiye uyum maliyetlerinin azaltılabilmesi için, Elektronik Defter Genel Tebliği (Sıra No:1)’nin “4.4.1” numaralı fıkrasının (e) bendi gereğince muhafaza edilmek üzere halihazırda yevmiye defteri ile birlikte Gelir İdaresi Başkanlığı bilgi işlem sistemlerine yüklenen büyük defterin yüklenmesi uygulamasına son verilmesine yönelik olarak e-Defter Uygulama Kılavuzu ile e-Defter Saklama Kullanıcı Kılavuzunda değişiklik yapılmıştır

e-Defter Uygulama Kılavuzuna ulaşmak için tıklayınız
e-Defter Saklama Kullanıcı Kılavuzuna ulaşmak için tıklayınız

Kaynak: GİB




e-Arşiv Uygulamaları ve e-Fatura İptal İhtar/İtiraz Bildirim Kılavuzlarında Değişiklik

e-Arşiv Uygulamaları ve e-Fatura İptal İhtar/İtiraz Bildirim Kılavuzlarında Değişiklik Muhasebe kayıt süreçleri ile beyannamelerin hazırlanması ve ver…

 

 

e-Arşiv Uygulamaları ve e-Fatura İptal İhtar/İtiraz Bildirim Kılavuzlarında Değişiklik

e-Arşiv Uygulamaları ve e-Fatura İptal İhtar/İtiraz Bildirim Kılavuzlarında Değişiklik

Muhasebe kayıt süreçleri ile beyannamelerin hazırlanması ve verilmesine ilişkin işlemlerin etkinleştirilmesi amacıyla e-Fatura ve e-Arşiv Uygulamalarına İlişkin İptal ve İhtar/İtiraz Bildirim Kılavuzlarında, itiraz talebinin kabul edilmesi gereken sürelere ilişkin olarak değişiklik yapılmıştır.

e-Arşiv Uygulamaları İptal İhtar/İtiraz Bildirim Kılavuzuna ulaşmak için tıklayınız
e-Fatura İptal İhtar/İtiraz Bildirim Kılavuzuna ulaşmak için tıklayınız

Kaynak: GİB




Katılım Finans Muhasebe Standartlarına İlişkin Kurul Kararları

Katılım Finans Muhasebe Standartlarına İlişkin Kurul Kararları KONU: Katılım Finans Muhasebe Standartlarına İlişkin Kurul Kararları Resmî Gazete’de Ya…

 

 

Katılım Finans Muhasebe Standartlarına İlişkin Kurul Kararları

Katılım Finans Muhasebe Standartlarına İlişkin Kurul Kararları

KONU: Katılım Finans Muhasebe Standartlarına İlişkin Kurul Kararları Resmî Gazete’de Yayımlanmıştır.

Bilindiği üzere, Kurumumuz tarafından ülkemizdeki katılım finans sektörünün gelişimine katkı sağlamak, söz konusu sektöre özgü finansal işlemlerin kalitesini ve bu işlemler hakkında farkındalığı artırmak amacıyla katılım finans alanında yayımlanan uluslararası standartların mevzuatımıza kazandırılmasına yönelik çalışmalar yürütülmektedir.

Bu kapsamda, İslami Finans Kuruluşları Muhasebe ve Denetim Kuruluşu (AAOIFI) tarafından yayımlanan Katılım Finans Muhasebe Standartlarının mevzuatımıza kazandırılması amacıyla Kurumumuz tarafından hazırlanan 1 adet Kavramsal Çerçeve, 1 adet Uygulama Rehberi ile 25 adet Katılım Finans Muhasebe Standardının çevirileri tamamlanarak Resmî Gazete’de yayımlanmıştır.

AAOIFI tarafından yayımlanan diğer Katılım Finans Muhasebe Standartlarının da mevzuatımıza kazandırılması amacıyla KFMS 42: Tekâfül Kuruluşlarının Finansal Tablolarında Sunum ve Açıklamalar ve KFMS 43: Tekâfül: Muhasebeleştirme ve Ölçme Standartları 31 Aralık 2024 tarihli ve 32769 sayılı (5.Mükerrer) Resmî Gazete’de yayımlanmıştır.

Söz konusu standartlar 1 Ocak 2025 veya sonrasında başlayan yıllık hesap dönemlerinde ihtiyari olarak uygulanabilecektir.

KFMS 42: Tekâfül Kuruluşlarının Finansal Tablolarında Sunum ve Açıklamalar Standardına İlişkin Kurul Kararına ulaşmak için tıklayınız
KFMS 43: Tekâfül: Muhasebeleştirme ve Ölçme Standardına İlişkin Kurul Kararına ulaşmak için tıklayınız
Katılım Finans Muhasebe Standartlarına ulaşmak için tıklayınız

Kaynak: KGK




Elektronik Ticaret Kapsamında Yapılan Ödemelerde Tevkifat Uygulamasına İlişkin İnfografik Yayımlandı

Elektronik Ticaret Kapsamında Yapılan Ödemelerde Tevkifat Uygulamasına İlişkin İnfografik 6563 sayılı Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun…

 

 

Elektronik Ticaret Kapsamında Yapılan Ödemelerde Tevkifat Uygulamasına İlişkin İnfografik Yayımlandı

Elektronik Ticaret Kapsamında Yapılan Ödemelerde Tevkifat Uygulamasına İlişkin İnfografik

6563 sayılı Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun hükümlerine göre; aracı hizmet sağlayıcılarının ve elektronik ticaret aracı hizmet sağlayıcılarının, söz konusu Kanuna göre yapılan faaliyetler dolayısıyla hizmet sağlayıcılarına ve elektronik ticaret hizmet sağlayıcılarına yaptıkları ödemeler üzerinden 1/1/2025 tarihinden itibaren %1 oranında gelir ve kurumlar vergisi tevkifatı yapılacaktır.

Konuya ilişkin detaylı açıklamalar ve örnekler 330 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde yer almaktadır.

Elektronik ticaret kapsamında yapılan ödemelerde tevkifat uygulaması, vergi kesintisinin beyanı ve bildirimine ilişkin açıklamaların yer aldığı İnfografik kullanıma sunulmuştur.

İnfografiğe ulaşmak için tıklayınız

Kaynak: GİB




2025 Yılı Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Asgari Ücret Tarifesi

03 Ocak 2025 Tarihli Resmi Gazete Sayı: 32771 Hazine ve Maliye Bakanlığı (Gelir İdaresi Başkanlığı)’ndan: Konu MADDE 1- (1) 3568 sayılı Serbest Muhase… 

 

 

2025 Yılı Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Asgari Ücret Tarifesi

03 Ocak 2025 Tarihli Resmi Gazete

Sayı: 32771

Hazine ve Maliye Bakanlığı (Gelir İdaresi Başkanlığı)’ndan:

Konu

MADDE 1- (1) 3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanununun 46 ncı maddesi ile 2/1/1990 tarihli ve 20390 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Serbest Muhasebeci, Serbest Muhasebeci Mali Müşavir ve Yeminli Mali Müşavir Ücretlerinin Esasları Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca hazırlanan ve 2025 yılında meslek mensuplarınca uygulanacak olan asgari ücret tarifesi ekte yer almaktadır.

Yürürlük

MADDE 2- (1) Bu Tarife 1/1/2025 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Ekleri için tıklayınız



2025 Yılı Vergi Takvimi

2025 Yılı Vergi Takvimi Mükelleflerimizin; vergi türlerine göre beyan ve ödeme süreleri, bildirimlerin verilme süreleri ile elektronik defter beratlar…

 

 

2025 Yılı Vergi Takvimi

2025 Yılı Vergi Takvimi

Mükelleflerimizin; vergi türlerine göre beyan ve ödeme süreleri, bildirimlerin verilme süreleri ile elektronik defter beratlarının yüklenme süreleri gibi vergisel yükümlülüklerini takip edebilmesi amacıyla hazırlanan “2025 Yılı Vergi Takvimi” Başkanlığımız internet sayfasında pdf formatında ve aylık dönemler olarak kullanıma sunulmuştur.

2025 Yılı Vergi Takvimindeki süreler, resmi tatil günleri ve mali tatil dikkate alınarak hazırlanmıştır.

2025 Yılı Vergi Takvimine ulaşmak için tıklayınız.
Aylık Vergi Takvimine ulaşmak için tıklayınız.
Konuya ilişkin İnfografik için tıklayınız.
 

Kaynak: GİB




2025 Yılı Defter İşlemlerine Yönelik Dikkat Edilmesi Gereken Hususlara İlişkin Kılavuz

2025 Yılı Defter İşlemlerine Yönelik Dikkat Edilmesi Gereken Hususlara İlişkin Kılavuz 2025 Yılı Defter İşlemlerine Yönelik Dikkat Edilmesi Gereken Hu… 

 

 

2025 Yılı Defter İşlemlerine Yönelik Dikkat Edilmesi Gereken Hususlara İlişkin Kılavuz

2025 Yılı Defter İşlemlerine Yönelik Dikkat Edilmesi Gereken Hususlara İlişkin Kılavuz

2025 Yılı Defter İşlemlerine Yönelik Dikkat Edilmesi Gereken Hususlara İlişkin Kılavuz

(01.01.2025 Tarihinden İtibaren Yapılması Gereken İşlemler)

1-) 2025 Yılı Karşılama Ekranına İlişkin İşlemler;

Sistem Yönetimi “Defter İşlemleri” menüsünde yer alan “2025” yılına ilişkin seçeneğin “aktif” duruma getirilmesi için karşılama ekranına onay verilmesi gerekmektedir. Karşılama ekranına onay verilmeden doğrudan “2024” yılı seçeneği ile devam edilmesi de mümkündür.

Entegratör firmalar aracılığı ile 2025 takvim yılına ilişkin gelir ve gider kaydı göndermek isteyen mükelleflerin ise öncelikle portal.defterbeyan.gov.tr adresine giriş yaparak karşılama ekranına onay vermeleri gerekmektedir. Karşılama ekranına onay verilmeden muhasebe yazılımları aracılığı ile 2025 takvim yılına ilişkin gelir ve gider kaydı gönderilmesi mümkün değildir.

Tamamı İçin Tıklayınız

Kaynak: Defter Beyan Sistemi




SGK Genelgesi 2024/17 – Yemek Bedeli

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü Sayı : E-24010506-010.06.01-109163972 Konu : Yemek Bedeli Tarih: 31.12.2024 GE… 

 

 

SGK Genelgesi 2024/17 – Yemek Bedeli

T.C.

SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI

Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü

Sayı : E-24010506-010.06.01-109163972

Konu : Yemek Bedeli

Tarih: 31.12.2024

GENELGE

2024/17

Danıştay 10 uncu Dairesinin 2023/170 Esas No ve 2024/1853 Karar Nolu kararı ile Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nin 11/11/2022 tarihli ve 32010 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 1 inci maddesi ile değiştirilen 97 nci maddesinin yedinci fıkrasının (a) bendi ve bu Yönetmeliğe dayanılarak 02/12/2022 tarihli ve 2022/22 sayılı “Yemek Bedeli” konulu Genelge’nin 2.1.2 ve 2.1.4. Maddeleri iptal edilmiştir.

Söz konusu iptal kararı doğrultusunda mahkeme kararında yer alan hükümler dikkate alınarak 2/12/2024 tarih ve 32740 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 97. maddesinin 7. fıkrasının (a) bendi;

“a) İşyerinde veya müştemilatında yemek verilmeyen durumlarda, sigortalıya yemek verilmek suretiyle sağlanan menfaatlerin nakit olarak ya da yemek hizmetinin alınması dışında kullanılabilecek yemek kartı/çeki/kuponu gibi araçlarla sağlanması halinde, fiilen çalışılan günlere ait bir günlük yemek bedelinin Kurum Yönetim Kurulunca belirlenen tutarının fiilen çalışılan gün sayısı ile çarpılması sonucunda bulunulacak tutarını aşmayan kısmı,”

Şeklinde 01/01/2025 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yeniden düzenlemiştir.

Bu kapsamda 2020/20 sayılı İşveren İşlemleri Genelgesinin İkinci Kısmının İkinci Bölümünde yer alan “2.1- Yemek paraları” alt başlığı 01/01/2025 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

2-1- Yemek bedeli

Sosyal Güvenlik Kurumu Yönetim Kurulu tarafından alınan 5/12/2024 tarihli ve 2024/509 sayılı Karar ile 1/1/ 2025 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yemek bedelinin prime esas kazançtan istisna edilecek günlük tutarı 158,00 TL olarak belirlenmiştir.

Bu durumda, 1/1/2025 tarihinden itibaren (2025 yılı Ocak ayına ilişkin aylık prim ve hizmet belgesinden/muhtasar ve prim hizmet beyannamesinden itibaren) yemek bedeli adı altında yapılan ödemelerden prime esas kazanca dahil edilecek tutar;

Günlük İstisna Tutarı = 158,00 TL

Ay İçinde Fiilen Çalışılan Gün Sayısı x 158,00 TL (Günlük İstisna Tutarı) = Aylık İstisna Tutarı, Ödenen Yemek Bedeli – İstisna Tutarı = Prime Esas Kazanca Dahil Edilecek Yemek Bedeli, Formülüyle hesaplanacaktır.

Asgari Ücret Yönetmeliğinin “İşverenin Sorumluluğu” başlıklı 12 nci maddesinde yer alan “İşverenler tarafından, işçilere sağlanan sosyal yardımlar sebebiyle asgari ücretten herhangi bir indirim yapılamaz” hükmü gereğince yemek bedelinin asgari ücrete ilave olarak verilmesi gerekmektedir.

Buna göre brüt asgari ücretin (prime esas kazanç alt sınırı) içerisine yemek bedeli tutarı dâhil edilmeyecektir.

2.1.1- Sigortalılara İşyerinde veya İşyerinin Müştemilatında Yemek Verilmesi Halinde Uygulama

İşverenlerce işyerinde veya müştemilatında kendi imkanlarıyla yemek verilmesi amacıyla işverenler tarafından sigortalılara sağlanan bu menfaat sigorta primine esas kazanca dahil edilmeyecektir.

Örnek 1: İşveren (A)’nın çalıştırdığı sigortalılara işyerinde bulunan mutfağını ve yemekhanesini kullanmak suretiyle yemek vermesi halinde yemek için yapılan giderler prime esas kazanca dahil edilmeyecektir.

Yemeğin işyerinde veya işyeri dışında yapıldığına bakılmaksızın işverenlerin üçüncü şahıslarla anlaşarak yemek hizmetini kendi işyerinde veya müştemilatında sunması halinde üçüncü şahıslara fatura karşılığı yapılan ödemeler de prime esas kazanca dahil edilmeyecektir.

Örnek 2: A işvereni B lokantası ile kendi işyerinde veya müştemilatında işçilerine öğle yemeği verilmesi için anlaşmıştır. Bu durumda fatura karşılığı B lokantasına yapılan ödemelerin tamamı sigortalıların prime esas kazancına dahil edilmeyecektir.

2.1.2- İşverenlerce Sigortalılar İçin Üçüncü Kişilere Nakden Yapılan Yemek Ödemelerinde Uygulama

İşverenlerce sigortalılara yemek verilmek suretiyle sağlanan menfaatin üçüncü kişilere ait restoran ve bunun gibi yerlerde sağlanması halinde ödenen yemek bedelinin tamamı sigortalıların prime esas kazancına dahil edilmeyecektir.

Örnek 3: A işvereni çalıştırdığı sigortalıları için B lokantasından yemek hizmeti almak için anlaşmıştır. Bu durumda B lokantasından yemek hizmeti alan sigortalılar için yemek bedeli adı altında yapılan ödemeler prime esas kazanca dahil edilmeyecektir.

2.1.3- İşverenlerce Sigortalılara Nakit Olarak Verilen Yemek Bedelinde Uygulama

İşverenlerce sigortalılara yemek bedeli adı altında nakden yapılan ödemelerin günlük 158,00 TL’lik tutarı prime esas kazanca dahil edilmeyecektir.

Örnek 4: A sigortalısına 2025/Ocak ayında 5.000 TL tutarında yemek bedeli ödenmiştir. Sigortalının ilgili ayda 22 gün fiilen çalıştığı göz önüne alındığında yemek bedeli adı altında yapılan ödemelerden prime esas kazanca dahil edilecek tutar;

Günlük İstisna Tutarı = 158,00 TL

158,00 TL x 22 Gün = 3.476,00 TL (Aylık İstisna Tutarı)

5.000,00 TL – 3.476,00 TL = 1.524,00 TL (Prime Esas Kazanca Dahil Edilecek Yemek Bedeli)

Olarak hesaplanacaktır

Aynı işyerinde çalışan bazı sigortalılara işyerinde veya müştemilatında yemek verilmesi ve bazı sigortalılara da nakden ödeme yapılması halinde, nakden ödeme yapılan sigortalılara yemek bedeli adı altında yapılan ödemelerin günlük 158,00 TL’lik tutarı prime esas kazanca dahil edilmeyecektir.

Örnek 5: A işvereni tarafından işyerindeki 20 sigortalıya işyerinde yemek verilmesi ve kalan 30 sigortalıya yemek bedeli altında günlük 250,00 TL ödeme yapılması halinde, nakden ödeme yapılan 30 sigortalıya yemek bedeli adı altında ödemelerin günlük 158,00 TL’lik tutarı prime esas kazanca dahil edilmeyecek ancak bu tutarı aşan kısmı sigorta primine tâbi olacaktır.

2.1.4- Yemek Bedelinin Yemek Kuponu, Yemek Kartı, Yemek Çeki vb. Araçlarla Karşılanması Halinde Uygulama

Danıştay 10 uncu Dairesinin 2023/170 Esas No ve 2024/1853 Karar Nolu kararında “Yemek yardımının ayni ya da nakdi olarak tespitinde işçi-işveren ilişkisinin esas alınması gerektiği, bir başka ifadeyle işverenin yemek yardımını işçiye fiilen “yemek vermek” şeklinde sunması halinde, yemeğin işyeri ve müştemilatı içinde ya da dışında verilmesi fark etmeksizin yardımın “ayni yardım” kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, işverenin söz konusu yemek bedelini 3. kişilere nakden ödemesinin de bu durumu değiştirmeyeceği, zira 3. kişilere yapılan ödemenin işçi tarafından başka amaçlarla kullanmasının mümkün olmadığı, bu nedenle işçinin işverene sunduğu emeğin karşılığı olan ücret ya da sair yan ödemeler kapsamında değerlendirilemeyeceği, aynı şekilde işverenin yemek yardımını işçiye yalnızca yemek bedelini ödemede kullanılmak üzere “yemek kartı/çeki/kuponu gibi araçlarla ödemesi” halinde de, işçinin söz konusu ödeme aracını nakit ya da nakit yerine geçecek şekilde başka amaçlarla kullanmasının mümkün olmaması nedeniyle ayni yardımın söz konusu olacağı, bununla birlikte işverenin yemek yardımını işçiye “nakit ya da yemek bedeli ödeme dışında da kullanılabilecek yemek kartı/çeki/kuponu gibi araçlarla ödemesi” halinde ayni yardımdan bahsedilemeyeceği ve bu halde yapılan nakdi ödemenin yalnızca davalı Kurumca tutarları yıllar itibarıyla belirlenecek kısmının prime esas kazanca tabi tutulmayacağı, bu tutarı aşan kısmının sigorta primine tabi olduğu sonucuna varılmaktadır.”

değerlendirmesinde bulunulmuştur.

Buna göre yemek kartı/çeki/kuponunun yemek bedeli ödemesi dışında nakit ya da nakit yerine geçecek şekilde başka amaçlarla kullanılma imkanı olmaması halinde, yemek kartı/çeki/kuponuna yüklenen tutar prime esas kazanca dahil edilmeyecektir.

Örnek 6: İşveren (A)’nın çalıştırdığı sigortalılara 5.000 TL tutarında yemek kartı vermesi ve söz konusu kartın yemek bedeli ödemesi dışında nakit ya da nakit yerine geçecek şekilde başka amaçlarla kullanılma imkanı olmaması halinde, yemek kartına yüklenen 5.000 TL’lık tutar prime esas kazanca dahil edilmeyecektir.

Ancak yemek kartı/çeki/kuponunun yemek bedeli ödemesi dışında nakit ya da nakit yerine geçecek şekilde başka amaçlarla kullanılma imkanı olması halinde, günlük 158,00 TL’lik tutar prime esas kazanca tabi tutulmayacak ancak bu tutarı aşan kısım sigorta primine tâbi olacaktır.

Örnek 7: (A) sigortalısına 2025/Ocak ayında 6.000 TL tutarında yemek kartı verilmiştir. Sigortalının ilgili ayda 22 gün fiilen çalıştığı ve verilen kartın yemek yenilmesi haricinde nakit ya da nakit yerine geçecek şekilde başka amaçlarla kullanılma imkanı olması halinde yemek kartına yüklenen 6.000 TL’den prime esas kazanca dahil edilecek tutar;

Günlük İstisna Tutarı = 158,00 TL

158,00 TL x 22 Gün = 3.476,00 TL (Aylık İstisna Tutarı)

6.000, 00 TL – 3.476,00 TL = 2.524,00 TL (Prime Esas Kazanca Dahil Edilecek Yemek Bedeli) Olarak hesaplanacaktır.

Bilgi edinilmesini ve gereğini rica ederim.

Dr. Raci KAYA

Kurum Başkanı




SGK Genelgesi 2024/16 – 2020/5 sayılı Genelgede Değişiklik Yapılması

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü Sayı : E-16235552-010.06.02-108876487 Konu : 2020/5 sayılı Genelgede Değişikli…

 

 

SGK Genelgesi 2024/16 – 2020/5 sayılı Genelgede Değişiklik Yapılması

 

T.C.

SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI

Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü

Sayı : E-16235552-010.06.02-108876487

Konu : 2020/5 sayılı Genelgede Değişiklik Yapılması

Tarih: 26.12.2024

GENELGE

2024/16

18 Mayıs 2024 tarih ve 32550 sayılı Resmi Gazete’de Kamu İhale Genel Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ yayımlanmıştır. Söz konusu Tebliğ’in 8’inci maddesi ile Kamu İhale Genel Tebliği‘nin 4734 sayılı Kanun‘un 10’uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (c) bendi uygulamasında kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcunun belirlenmesinde esas alınacak hususları düzenleyen maddelerinden biri olan 17.3.2’nci maddesi;

“17.3.2. Öte yandan isteklinin Türkiye genelindeki;

1) İlgili kanunlara göre tecil ve taksitlendirilerek ya da özel kanunlara göre yeniden yapılandırılarak ödeme planına bağlanan ve anılan kanunlar gereğince tecil ve taksitlendirmeye ya da yapılandırmaya ilişkin taksit ve/veya cari aya ilişkin ödeme yükümlülükleri yerine getirilmiş olması kaydıyla, tecil ve taksitlendirmeye ya da yeniden yapılandırmaya konu prim, sosyal güvenlik destek primi, işsizlik sigortası primi, kesenek, kurum karşılığı ile bunların fer’ileri,

2) (a) bendi kapsamına giren sigorta primi, sosyal güvenlik destek primi, işsizlik sigortası primi ile bunların fer’ileri toplamı 5.000 TL’yi aşmayan borçlar,

3) (b) bendi kapsamına giren ve 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılanlara ilişkin sigorta primi, sosyal güvenlik destek primi, işsizlik sigortası primi ile bunların fer’ileri toplamı 5.000 TL’yi aşmayan borçlar,

4) (b) bendi kapsamına giren ve 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı sayılanlara ilişkin prim, kesenek, kurum karşılığı ile bunların fer’ileri toplamı 5.000 TL’yi aşmayan borçlar,

5) (c) bendi kapsamına giren ve 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılanlara ilişkin sigorta primi, sosyal güvenlik destek primi, işsizlik sigortası primi ile bunların fer’ileri toplamı 5.000 TL’yi aşmayan borçlar,

6) (c) bendi kapsamına giren ve 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sayılan sigortalılığından doğan prim borçları, sosyal güvenlik destek primi borçları ve 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamındaki genel sağlık sigortası prim borçları ile bunların fer’ileri toplamı 5.000 TL’yi aşmayan borçlar,

7) (ç) bendi kapsamına giren ve 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sayılan sigortalılığından doğan prim borçları, sosyal güvenlik destek primi borçları ile 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamındaki genel sağlık sigortası prim borçları ile bunların fer’ileri toplamı 5.000 TL’yi aşmayan borçlar,

8) Tasarrufa teşvik kesintisi ve katkı tutarları, konut edindirme yardımı, idari para cezaları borçları,

9) İlgili kanunlar uyarınca takip ve tahsil görevi verilmiş olan özel işlem vergisi, eğitime katkı payı ve damga vergisi ile bunlara bağlı gecikme zamları,
kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcu olarak değerlendirilmeyecektir.

İsteklinin;

a) İlgili mevzuatına göre tahakkuk eden prim borçlarının süresi içinde ödenmemesi halinde kesinleşmiş prim borcu olduğu,

b) Prim borcuna karşı dava açılması halinde, bu dava sürecinde veya sonucunda takip ve tahsili durduracak geçici veya nihai bir karar bulunmadığı durumlarda kesinleşmiş prim borcu olduğu,

c) Prim borcunun 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümleri çerçevesinde cebren tahsili yolunda tesis edilen işlemlere karşı dava açılması halinde, bu dava sürecinde veya sonucunda takip ve tahsili durduracak geçici veya nihai bir karar bulunmadığı durumlarda kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcu olduğu,

d) Vadesi geçtiği halde ödenmemiş ancak ilgili kurum tarafından belli bir vadeye bağlanarak tecil edilmiş prim borçlarının, vadesindeki ödemeler aksatılmadığı sürece, kesinleşmiş prim borcu olmadığı,

kabul edilecektir.” şeklinde değiştirilmiştir. Yapılan değişikliğin Tebliğin 52’nci maddesiyle 1/10/2024 tarihinde yürürlüğe gireceği düzenlenmiştir.

Kamu İhale Genel Tebliği’nin 17.3.2’nci maddesinde yapılan düzenleme ile bu düzenleme dışında diğer hususlar açısından 2/3/2020 tarihli ve 2020/5 sayılı Genelge’de değişikliğe gidilmiş olup aşağıda açıklanmıştır.

2/3/2020 tarihli ve 2020/5 sayılı Genelge’nin;

1-“II. 4734 SAYILI KAMU İHALE KANUNUNA GÖRE VERİLECEK BORCU YOKTUR BELGELERİ” başlıklı kısmında yer alan “1- Kapsama Giren Borç Türleri ve Tutarı” başlıklı bölümü aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“1-Kapsama Giren Borç Türleri ve Tutarı

İhale tarihi itibarıyla Türkiye genelindeki borç asıl ve fer’ileri toplamı dikkate alınmak kaydıyla isteklinin;

a) 5510 sayılı Kanun‘un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı çalıştıran tüzel kişiliği haiz işveren olması halinde;

1) Gerek kendilerine ait işyerlerinin gerek devir aldıkları işyerlerinin gerekse kendi işyerleriyle birleşen veya kendi işyerlerine katılan işyerlerinin muaccel hale gelmiş sigorta primi, sosyal güvenlik destek primi, işsizlik sigortası primi borçları ile bunlara ilişkin gecikme cezası, gecikme zamları ile diğer fer’ileri,

2) 1/5/2004 tarihinden sonra biten ihale konusu işler ve özel bina inşaatı işyerlerinden dolayı gerek Sosyal Güvenlik Kurumunca yapılan araştırma, gerekse Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ile Yeminli Mali Müşavirlerce İşyeri Kayıtlarının İncelenmesi Hakkında Yönetmelik gereğince yapılan inceleme sonucunda, fark işçilik matrahı üzerinden bulunan ve isteklilerce ödenmesi kabul edilen prim, gecikme cezası ve gecikme zammı tutarları,

3) İşin yürütümü için gerekli olan asgari işçilik miktarının tespiti hususunda Sosyal Güvenlik Kurumu denetim elemanlarınca düzenlenen raporlarda önerilen asgari işçilik miktarı üzerinden hesaplanan prim, gecikme cezası ve gecikme zammı tutarlarının idari aşamada kesinleşmiş olan kısımları,

4) Sosyal Güvenlik Kurumunun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarınca, fiilen yapılan denetimler sonucunda veya işyeri kayıtlarından yapılan tespitlerden ya da kamu idarelerinin denetim elemanlarınca kendi mevzuatı gereğince yapacakları soruşturma, denetim ve incelemeler neticesinde veya kamu kurum ve kuruluşları ile bankalar tarafından düzenlenen belge veya alınan  bilgilerden çalıştığı tespit edildiği halde bu çalışmaları veya prime esas kazancı Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmeyen veya eksik bildirilen sigortalılardan dolayı tahakkuk ettirilen sigorta primi, sosyal güvenlik destek primi, işsizlik sigortası primi borçları ile bunlara ilişkin gecikme cezası, gecikme zamları ve diğer fer’ilerinin idari aşamada kesinleşmiş olan kısımları,

5) Kesinleşmiş mahkeme kararları uyarınca geriye doğru verilen prim belgelerine istinaden oluşan ve muaccel hale gelmiş sigorta primi, sosyal güvenlik destek primi, işsizlik sigortası primi borçları ile bunlara ilişkin gecikme cezası, gecikme zamları ve diğer fer’ileri,

6) Ay içinde bazı iş günlerinde çalıştırılmadığına veya eksik ücret ödendiğine dair belgeleri Sosyal Güvenlik Kurumuna verilmeyen veya verilen belgeleri anılan Kurumca geçerli sayılmaması nedeniyle tahakkuk ettirilen sigorta primi, sosyal güvenlik destek primi, işsizlik sigortası primi borçları ile bunlara ilişkin gecikme cezası, gecikme zamları ve diğer fer’ilerinin idari aşamada kesinleşmiş olan kısımları,

7) Bir işverenin işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin bir işte veya bir işin bölüm veya eklentilerinde iş alan ve bu iş için görevlendirdiği sigortalıları çalıştıran alt işverenin, bu işyerlerinde çalıştırdıkları sigortalılardan dolayı tahakkuk eden ve ödenmeyen sigorta primi, sosyal güvenlik destek primi, işsizlik sigortası primi ile bunlara ilişkin gecikme cezası, gecikme zammı ve diğer fer’ileri,

) Ortağı olduğu şirketin sigorta primi, sosyal güvenlik destek primi, işsizlik sigortası primi ile bunlara ait gecikme cezası, gecikme zamları ve diğer fer’ilerine ilişkin borçlarından ötürü, (şirketin nevi dikkate alınarak) sorumlu olduğu tutarları,

toplamının ihale tarihi itibarıyla 5.000,00 TL’yi aşan borçları kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcu olarak kabul edilecektir. Ayrıca, kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcu hesabında; işveren borçları, işverenin alt işvereni olması durumundaki borçları veya işverenin başka bir işverenin işyerinde alt işveren olması durumundaki borçları birlikte değerlendirilecek olup toplamda 5.000,00 TL ve bu tutarın altında borç olması durumunda işverene Ek-1’de yer alan borcu yoktur belgesi verilecektir.

Örnek 1: Tüzel kişiliği haiz ve sadece 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı çalıştırması nedeni ile işveren olan (A) Ltd. Şti.’nin, 19/12/2024 tarihinde Ulucanlar Sosyal Güvenlik Merkezine müracaat ederek, ihale tarihi olarak belirttiği 18/12/2024 tarihi itibarıyla 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 10’uncu maddesi hükmü uyarınca borcu yoktur belgesi talep ettiğini ve adı geçen Ünitemizce de Türkiye genelinde yapılan sorgulama sonucunda bu işverenin, Bursa Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünde adına tescilli işyerinden dolayı 2024/7’nci ayından 2.500,00 TL sigorta prim aslı ile 562,66 TL gecikme cezası ve gecikme zammı olmak üzere toplam 3.062,66 TL muaccel hale gelmiş sosyal güvenlik prim borcu olduğunun tespit edildiğini varsayalım.

Bu durumda işverenin, Kurumumuza toplam 3.062,66 TL muaccel hale gelmiş sosyal güvenlik prim borcu olması ve bu tutarın 5.000,00 TL’yi aşmaması nedeniyle, Ulucanlar Sosyal Güvenlik Merkezi tarafından söz konusu işverene 18/12/2024 tarihi itibarıyla borcunun bulunmadığına dair örneği Ek-1’de yer alan belge verilecektir.

Aynı işverenin Türkiye genelinde ihale tarihi itibarıyla muaccel hale gelmiş borç asıl ve fer’ilerinin toplamının 5.000,00 TL’yi aşmış olması varsayımında ise işverene 4734 sayılı Kanun’un 10’uncu maddesi hükmü uyarınca Türkiye genelinde ihale tarihi itibarıyla kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcu miktarını belirtir Ek-2’de yer alan belge verilecektir.

Örnek 2: Tüzel kişiliği haiz ve sadece 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı çalıştırması nedeni ile işveren olan (B) AŞ’nin, Denizli Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğüne 24/12/2024 tarihinde müracaat ederek ihale tarihi olarak belirttiği 20/12/2024 tarihi itibarıyla 4734 sayılı Kanun’un 10’uncu maddesi hükmü uyarınca borcu yoktur belgesi talep ettiğini ve adı geçen Ünitemizce Türkiye genelinde yapılan sorgulama sonucunda, işverenin Denizli Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünde tescilli işyerinden dolayı muaccel hale gelmiş anapara ve fer’ileri toplamı 3.500,00 TL sigorta prim borcu, Nevşehir Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünde tescilli iş yerindeki alt işvereninin ise muaccel hale gelmiş toplam 4.500,00 TL borcu olduğunun tespit edildiğini varsayalım.

u durumda, söz konusu isteklinin ihale tarihi itibarıyla Türkiye genelinde Kurumumuza olan borçlarının gerek işveren borçları gerekse işverenin alt işveren borçları açısından birlikte değerlendirilmesi gerekmektedir. Buna göre, isteklinin alt işvereni dışındaki borç toplamının 3.500,00 TL, alt işvereninin ise toplam borcunun 4.500,00 TL olması göz önüne alındığında, işveren ve alt işvereni birlikte değerlendirilmesi sonucunda borcun 8.000,00 TL olması ve bu tutarın da 5.000,00 TL’yi aşması nedeniyle, kendisine borcu yoktur belgesi verilmeyecektir. İstekliye Türkiye genelinde 20/12/2024 tarihi itibarıyla kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcu miktarını belirtir Ek-2’de yer alan belge verilecektir.

Örnek 3: Tüzel kişiliği haiz ve sadece 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı çalıştırması nedeni ile işveren olan (C) Ltd. Şti.’nin, Balıkesir Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğüne 20/12/2024 tarihinde müracaat ederek ihale tarihi olarak belirttiği 19/12/2024 tarihi itibarıyla 4734 sayılı Kanun’un 10’uncu maddesi hükmü uyarınca borcu yoktur belgesi talep ettiğini ve adı geçen Ünitemizce Türkiye genelinde yapılan sorgulama sonucunda da, işverenin anılan Müdürlükte tescilli işyerinden dolayı muaccel hale gelmiş anapara ve fer’ileri toplamı 2.750,00 TL, Adana Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünde tescilli işyerinden dolayı muaccel hale gelmiş anapara ve fer’ileri toplamı 2.000,00 TL olmak üzere, toplam muaccel hale gelmiş borç tutarının 4.750,00 TL olduğunun tespit edildiğini varsayalım.

Bu durumda, söz konusu isteklinin ihale tarihi itibarıyla Türkiye genelinde Kurumumuza olan borçlarının değerlendirilmesi sonucunda; işverenin borçları toplamının 4.750,00 TL olması ve bu tutarın da 5.000,00 TL’yi aşmaması nedeniyle, bu istekliye ihale tarihi itibarıyla Türkiye genelinde kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcu olmadığına dair örneği Ek-1’de yer alan borcu yoktur belgesi verilecektir.

Örnek 4: Tüzel kişiliği haiz ve sadece 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı çalıştırması nedeni ile işveren olan (D) Ltd. Şti.’nin, 20/12/2024 tarihinde Ankara Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğüne müracaat ederek, ihale tarihi olarak belirttiği 16/12/2024 tarihi itibarıyla 4734 sayılı Kanun’un 10’uncu maddesi hükmü uyarınca borcu yoktur belgesi talep ettiğini ve adı geçen Ünitemizce de Türkiye genelinde yapılan sorgulama sonucunda, işverenin anılan Müdürlükte adına tescilli işyerinden dolayı muaccel hale gelmiş borcunun olmadığı ancak alt işveren olduğu işyerinden dolayı Kayseri Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğüne muaccel hale gelmiş toplam 8.750,00 TL borcu olduğunun tespit edildiğini varsayalım.

Bu durumda, söz konusu işverenin kendisine ait işyerinden dolayı borcu olmamasına karşın, alt işveren olduğu işyerlerinden dolayı Türkiye genelinde ihale tarihi itibarıyla muaccel hale gelmiş borç tutarının 8.750,00 TL olması ve bu tutarın da 5.000,00 TL’yi aşması nedeniyle, bu istekliye 4734 sayılı Kanun’un 10’uncu maddesi hükmü uyarınca borcu yoktur belgesi verilmeyecektir. Bu durumda, söz konusu istekliye Türkiye genelinde 16/12/2024 tarihi itibarıyla kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcu miktarını belirtir Ek-2’de yer alan belge verilecektir.

Örnek 5: Tüzel kişiliği haiz ve sadece 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı çalıştırması nedeni ile işveren olan (E) AŞ’nin, Kırşehir Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğüne 25/12/2024 tarihinde müracaat ederek, ihale tarihi olarak belirttiği 23/12/2024 tarihi itibarıyla 4734 sayılı Kanun’un 10’uncu maddesi hükmü uyarınca borcu yoktur belgesi talep ettiğini ve adı geçen Ünitemizce de Türkiye genelinde yapılan sorgulama sonucunda, bu işverenin anılan Müdürlükte adına tescilli işyerinden dolayı muaccel hale gelmiş ana para ve fer’ileri toplamı 900,00 TL sigorta prim borcu ve Kırıkkale Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğüne tescilli olan işyerinde ortaklıktan dolayı sorumluluğu kapsamındaki muaccel hale gelmiş borcun 6.000,00 TL olduğunu varsayalım.

Bu durumda, söz konusu işverenin Türkiye genelinde ihale tarihi itibarıyla muaccel hale gelmiş borç toplamının 6.900,00 TL olması ve bu tutarın da 5.000,00 TL’yi aşmış olması nedeniyle, istekli (E) AŞ’ye 4734 sayılı Kanun’un 10’uncu maddesi hükmü uyarınca borcu yoktur belgesi verilmeyecektir. Bu durumda, söz konusu istekliye Türkiye genelinde 23/12/2024 tarihi itibarıyla kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcu miktarını belirtir Ek-2’de yer alan belge verilecektir.

b) 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ile 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı çalıştıran tüzel kişiliği haiz işveren olması halinde;

5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılanları çalıştırmalarından dolayı yukarıdaki (a) başlıklı bölümde sayılan borçlarından 5.000,00 TL’yi aşan tutarları ve 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı sayılanları çalıştırmalarından dolayı yasal ödeme süresi geçmiş prim, kesenek ve kurum karşılıkları ile bunların gecikme cezası, gecikme zammı ve diğer fer’ilerinin 5.000,00 TL’yi aşan tutarları kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcu olarak kabul edilecektir.

Hesaplamada işverenin 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ile 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında çalıştırdığı sigortalılardan kaynaklanan borçlar ayrı ayrı değerlendirilecek olup, 5.000,00 TL ve bu tutarın altında borç olması halinde işverene Ek-1’de yer alan borcu yoktur belgesi verilecektir.

Örnek 6: Kamu kurumu iken özelleştirilen ve Samsun’da faaliyette bulunan (X) AŞ’nin hem 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi hem de 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı çalıştırdığı ve ihale tarihi olarak belirttiği 27/12/2024 tarihi itibarıyla 4734 sayılı Kanun’un 10’uncu maddesi hükmü uyarınca borcu yoktur belgesi talep ettiğini ve Samsun Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünce Türkiye genelinde yapılan sorgulama sonucunda, 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında çalıştırılan sigortalılardan dolayı muaccel hale gelmiş toplam 4.700,00 TL, 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında çalıştırılan sigortalılardan dolayı da muaccel hale gelmiş toplam 5.750,00 TL borcu olduğunun tespit edildiğini varsayalım.

Bu durumda, söz konusu isteklinin borçlarının 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ve 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamındaki sigortalılar bakımından ayrı ayrı değerlendirilmesi neticesinde;

– 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki sigortalılardan doğan borçları toplamının 4.700,00 TL olması ve bu borcun 5.000,00 TL’yi aşmaması sebebiyle borcu yoktur belgesi verilebilecek ise de,

– 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamındaki sigortalılarından kaynaklanan borçlarının toplamının 5.750,00 TL olması ve bu borcun da 5.000,00 TL’yi aşmış olması nedeniyle bu istekliye borcu yoktur belgesi verilmeyecektir. Sonuç olarak, söz konusu istekliye Türkiye genelinde ihale tarihi itibarıyla kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcu miktarını belirtir Ek-2’de yer alan belge verilecektir.

Örnek 7: Trabzon ilinde bulunan (Y) Belediyesinin %60 hissesine sahip olduğu (J) AŞ işvereninin hem 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi hem de 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı çalıştırdığını ve Kurumumuzdan 30/12/2024 tarihi itibarıyla 4734 sayılı Kanun’un 10’uncu maddesi hükmü uyarınca borcu yoktur belgesi talep ettiğini, Trabzon Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünce Türkiye genelinde yapılan borç sorgulaması sonucunda da, 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki sigortalılardan dolayı işverenin muaccel hale gelmiş toplam 3.000,00 TL, Balıkesir Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünde tescilli işyerindeki alt işvereninin ise muaccel hale gelmiş toplam 4.000,00 TL ve 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında çalıştırılan sigortalılardan dolayı da muaccel hale gelmiş toplam 2.250,00 TL borcu olduğunun tespit edildiğini varsayalım.

Bu durumda; söz konusu isteklinin 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamındaki sigortalılardan kaynaklanan borçları ile 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki sigortalılardan kaynaklanan borçlarının ayrı ayrı değerlendirilmesi neticesinde, 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamındaki sigortalılardan kaynaklanan prim borcunun ihale tarihi itibarıyla 5.000,00 TL’yi aşmamasına karşın, 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki sigortalılardan kaynaklanan 3.000,00 TL ve alt işverenin ise 4.000,00 TL olmak üzere toplamda 7.000,00 TL tutarında borç ihale tarihi itibarıyla 5.000,00 TL’yi aştığından, istekliye Türkiye genelinde kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcu miktarını belirtir Ek-2’de yer alan belge verilecektir.

c ) 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı çalıştıran gerçek kişiliği haiz işveren ve 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı olması halinde;

5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında çalıştırılan sigortalılarından veya şirketin nev’ine göre sorumluluğu da dikkate alınarak üst düzey yöneticisi veya ortağı olduğu şirketin Kuruma yukarıda (a) başlıklı bölümde sayılan borçlarından 5.000,00 TL’yi aşan tutarları ile 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılığından doğan prim borçları (Bu bölüm kapsamındaki ilgililer için sosyal güvenlik destek primi (SGDP) sorgulanmayacaktır. 6663 sayılı Kanun ile 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılığı yönünden 29/2/2016 tarihinden itibaren kaldırılmıştır. 7143 sayılı Kanun’un 10’uncu maddesi 5’inci fıkrası ile var olan borçlar terkin edilmiştir.) ve 5510 sayılı Kanun’un 60’ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamındaki genel sağlık sigortası prim borçları ile bunların gecikme cezası, gecikme zammı ve fer’ilerinin 5.000,00 TL’yi aşan tutarları kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcu olarak kabul edilecektir.

Hesaplamada; işverenin, 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalıları çalıştırması yönünden borçları veya şirketin nev’ine göre sorumluluğu da dikkate alınarak üst düzey yöneticilik ve ortaklıktan kaynaklı borçları ile 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılığından doğan borçları ve 5510 sayılı Kanun’un 60’ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamındaki genel sağlık sigortası prim borçları ayrı ayrı değerlendirilecektir. Söz konusu değerlendirmede, 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılığından doğan borçları ve 5510 sayılı Kanun’un 60’ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamındaki genel sağlık sigortası prim borçları birlikte ele alınacaktır. Buna göre; işverenin 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalıları çalıştırması yönünden borçları veya şirketin nev’ine göre sorumluluğu da dikkate alınarak üst düzey yöneticilik ve ortaklıktan kaynaklı borçlarının 5.000,00 TL ve altında olmasının yanı sıra 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılığından doğan borçları ve 5510 sayılı Kanun’un 60’ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamındaki genel sağlık sigortası prim borçlarının (birlikte) 5.000,00 TL ve altında olması durumunda, işverene Ek-1’de yer alan borcu yoktur belgesi verilecektir.

Örnek 8: Adana’da faaliyette bulunan gerçek kişi (F)’nin hem 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında çalıştırdığı sigortalılardan dolayı işverenlik sıfatının bulunduğunu hem de 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı olduğunu ve bu isteklinin Kurumumuzdan ihale tarihi olarak belirttiği 25/12/2024 tarihi itibarıyla 4734 sayılı Kanun’un 10’uncu maddesi hükmü uyarınca borcu yoktur belgesi talep ettiğini, Adana Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünce Türkiye genelinde yapılan sorgulama sonucunda da, 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında çalıştırmış olduğu sigortalılar nedeniyle toplam 2.500,00 TL, 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki kendi sigortalılığından ise toplam 4.500,00 TL borcu olduğunun tespit edildiğini varsayalım.

Bu durumda, söz konusu isteklinin borç tutarlarının işverenliği ve kendi sigortalılığı yönünden ayrı ayrı değerlendirilmesi sonucunda;

– İşverenliğinden doğan borçlarının 2.500,00 TL olması ve bu tutarın 5.000,00 TL’yi aşmaması,

– Kendi sigortalılığından doğan borçlarının 4.500,00 TL olması ve bu tutarın da 5.000,00 TL’yi aşmaması nedeniyle, bu istekliye ihale tarihi itibarıyla Türkiye genelinde kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcunun olmadığını gösterir Ek-1’de yer alan belge verilecektir.

Örnek 9: Gaziantep’te faaliyette bulunan gerçek kişi (H)’nin hem 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında çalıştırdığı sigortalılardan dolayı işverenlik sıfatının bulunduğunu hem de kendisinin 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı olduğunu ve bu isteklinin Kurumumuzdan ihale tarihi olarak belirttiği 26/12/2024 itibarıyla 4734 sayılı Kanun’un 10’uncu maddesi hükmü uyarınca borcu yoktur belgesi talep ettiğini ve Gaziantep Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünce Türkiye genelinde yapılan sorgulama sonucunda da 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında çalıştırdığı sigortalılardan kaynaklanan muaccel hale gelmiş toplam 3.600,00 TL, 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki kendi sigortalılığından muaccel hale gelmiş toplam 1.000,00 TL ve 5510 sayılı Kanun’un 60’ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamında genel sağlık sigortalılığından muaccel hale gelmiş toplam 3.910,00 TL borcu olduğunun tespit edildiğini varsayalım.

Bu durumda; söz konusu isteklinin borçlarının ayrı ayrı değerlendirilmesi neticesinde, 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı çalıştırması sebebiyle oluşan borcunun 5.000,00 TL’yi aşmaması ve yine 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki kendi sigortalılığından borcunun 1.000,00 TL, 5510 sayılı Kanun’un 60’ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamındaki borcunun 3.910,00 TL, (birlikte değerlendirilmesi neticesi) borç toplamının ise 4.910,00 TL olması ve bu tutarın da 5.000,00 TL’yi aşmaması nedeniyle istekliye Türkiye genelinde kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcunun olmadığını gösterir Ek-1’de yer alan belge verilecektir.

ç) 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalılığı olan gerçek kişi olması durumunda;

5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı sayılmasından veya sosyal güvenlik destek primi ödeme yükümlülüğünden doğan borçları ve 5510 sayılı Kanun’un 60’ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamındaki genel sağlık sigortası borçlarının gecikme cezası, gecikme zammı ve diğer fer’ilerinden 5.000,00 TL’yi aşan tutarları ile gerek üst düzey yöneticisi olduğu gerekse ortağı olduğu işveren şirketin Kuruma olan prim, (5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki ilgililer için SGDP sorgulanmayacaktır. 6663 sayılı Kanun ile 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılığı yönünden 29/2/2016 tarihinden itibaren kaldırılmıştır. 7143 sayılı Kanun’un 10’uncu maddesi beşinci fıkrası ile var olan borçlar terkin edilmiştir.) işsizlik sigortası primi ile bunlara ait gecikme cezası, gecikme zamları ve diğer fer’ilerine ilişkin borçlarından şirketin nev’ini dikkate alınarak sorumlu olduğu tutarların 5.000,00 TL’yi aşan tutarları kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcu olarak kabul edilecektir.

Hesaplamada; isteklilerin 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılığından doğan borçları ve 5510 sayılı Kanun’un 60’ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamındaki genel sağlık sigortası prim borçları ile üst düzey yöneticisi ve/veya ortağı olduğu işveren şirketin 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalıların çalıştırılması yönünden şirketin nevisi dikkate alınarak sorumlu olduğu borçları ayrı ayrı değerlendirilecektir. Söz konusu değerlendirmede, 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılığından doğan borçları ve 5510 sayılı Kanun’un 60’ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamındaki genel sağlık sigortası prim borçları birlikte ele alınacaktır. Buna göre; isteklinin üst düzey yöneticisi veya ortağı olduğu işveren şirketin 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalıların çalıştırılması yönünden şirketin nevisi dikkate alınarak sorumlu olduğu borçlarının 5.000,00 TL ve altında olmasının yanı sıra 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılığından doğan borçları ve 5510 sayılı Kanun’un 60’ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamındaki genel sağlık sigortası prim borçlarının (birlikte) 5.000,00 TL ve altında olması durumunda, istekliye Ek-1’de yer alan borcu yoktur belgesi verilecektir.

Bu durumdaki isteklilerin, Kurumumuza ihale tarihi itibarıyla Türkiye genelinde kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borçlarının olup olmadığının tespitinde hem 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılığından doğan sigorta primi ve fer’ilerinden oluşan borçları hem de üst düzey yöneticisi ve/veya ortağı olduğu işveren şirketin nevisi dikkate alınarak sorumlu olduğu sigorta primi, sosyal güvenlik destek primi, işsizlik sigortası primi ile bunlara ait gecikme cezası, gecikme zammı ve diğer fer’ilerine ilişkin borçlarının olup olmadığı sorgulanacaktır.

Örnek 10: (K) gerçek kişisinin hem (Z) AŞ’de yönetim kurulu üyesi ve ortaklık sıfatının bulunduğunu ve bu şirketin 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı çalıştırdığını hem de bu şirkette yönetim kurulu üyesi ve ortak olması nedeniyle 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı olduğunu ve (K) gerçek kişisi olarak Kurumumuzdan ihale tarihi olarak belirttiği 24/12/2024 tarihi itibarıyla 4734 sayılı Kanun’un 10’uncu maddesi hükmü uyarınca borcu yoktur belgesi talep ettiğini, Sinop Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünce Türkiye genelinde yapılan sorgulama sonucunda da, (Z) AŞ firmasının borçlarından kaynaklanan (K) gerçek kişisinin üst düzey yönetici olarak 2.850,00 TL’den sorumlu olduğu, ayrıca 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki kendi sigortalılığından ise 7.297,00 TL borcu olduğunu varsayalım.

Bu durumda, (K) gerçek kişisinin borçlarının şirket ortaklığı ve üst düzey yöneticiliği ile kendi sigortalılığı yönünden ayrı ayrı değerlendirilmesi neticesinde;

– 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında çalıştırılan sigortalılardan kaynaklanan borçlardan dolayı üst düzey yönetici olarak sorumlu olduğu tutarın 2.850,00 TL olması ve bu borcun 5.000,00 TL’yi aşmamasına rağmen,

– 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki kendi sigortalılığından doğan borçlarının 7.297,00 TL olması ve bu borcun da 5.000,00 TL’yi aşması nedeniyle bu istekliye borcu yoktur belgesi verilmeyecektir. Bu durumda, söz konusu istekliye Türkiye genelinde ihale tarihi itibarıyla kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcu miktarını belirtir Ek-2’de yer alan belge verilecektir.

Örnek 11: (S) gerçek kişisinin hem (N) Ltd. Şti.’de sadece ortaklık sıfatının bulunduğunu (ortaklarca şirket müdürü olarak (M) kişisine yetki verilmiştir) hem de bu şirketin 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı çalıştırdığını, (S)’nin, bu şirkette ortak olması nedeniyle 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı olduğunu ve Aksaray Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünden ihale tarihi olarak belirttiği 31/12/2024 tarihi itibarıyla 4734 sayılı Kanun’un 10’uncu maddesi hükmü uyarınca borcu yoktur belgesi talep ettiğini, Türkiye genelinde yapılan sorgulama sonucunda da (N) Ltd. Şti.’nin borçlarından ortak olarak 31/12/2024 tarihi itibarıyla sorumluluk kapsamındaki tutarın 2.250,00 TL olduğunu, ayrıca 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında kendi sigortalılığından da 4.850,00 TL borcu olduğunu varsayalım.

Bu durumda, (S) gerçek kişisinin borçlarının, şirketin işverenliği ve şirket ortaklığından dolayı 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki kendi sigortalılığı yönünden ayrı ayrı değerlendirilmesi sonucunda;

– 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında çalıştırılan sigortalılardan doğan borçlardan dolayı sorumlu olduğu tutarın 2.250,00 TL olması ve bu borcun 5.000,00 TL’yi aşmaması,

– 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki kendi sigortalılığından kaynaklanan borçlarının 4.850,00 TL olması ve bu borcun da 5.000,00 TL’yi aşmaması sebebiyle, istekliye 4734 sayılı Kanun’un 10’uncu maddesine göre Türkiye genelinde kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcunun olmadığını gösterir Ek-1’de yer alan belge verilecektir.

2-“II. 4734 SAYILI KAMU İHALE KANUNUNA GÖRE VERİLECEK BORCU YOKTUR BELGELERİ” başlıklı kısmında yer alan “2 – Kapsama Girmeyen Borç Türleri” başlıklı bölümünde yer alan örnekler aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

Örnek 1: Tüzel kişiliği haiz ve sadece 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı çalıştırması nedeniyle işveren olan (K) AŞ’nin, 20/12/2024 tarihinde Muğla Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğüne müracaat ederek, ihale tarihi olarak belirttiği 20/12/2024 tarihi itibarıyla 4734 sayılı Kanun’un 10’uncu maddesi hükmü uyarınca borcu yoktur belgesi talep ettiğini ve adı geçen Ünitemizce de Türkiye genelinde yapılan sorgulama sonucunda, bu işverenin anılan Müdürlükte adına tescilli işyerinden dolayı muaccel hale gelmiş 2022 yılı Aralık ayı ve önceki aylara ilişkin toplam 255.500,00 TL borcunun olduğunu, bu borcunu 7440 sayılı Kanun’a göre yapılandırdığını, 7440 sayılı Kanun’dan doğan taksit ödeme yükümlülüklerini düzenli olarak (herhangi bir aksatma/ihlal yapmadan) yerine getirdiğini ve başkaca da borcunun bulunmadığının tespit edildiğini varsayalım.

Bu durumda isteklinin, 255.500,00 TL borcu olmasına karşın borcunu, 7440 sayılı Kanun uyarınca yapılandırdığı ve yapılandırmaya ilişkin ödeme yükümlüklerini düzenli olarak yerine getirmiş olması nedeniyle söz konusu borcun kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcunun hesaplamasında dikkate alınmayacağından, kendisine 20/12/2024 ihale tarihi itibarıyla Türkiye genelinde kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcu olmadığına dair Ek-1’de yer alan borcu yoktur belgesi verilecektir.

Örnek 2: Tüzel kişiliği haiz ve sadece 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı çalıştıran işveren (A) Ltd. Şti.’nin, 23/12/2024 tarihinde Artvin Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğüne müracaat ederek, ihale tarihi olarak belirttiği 20/12/2024 tarihi itibarıyla 4734 sayılı Kanun’un 10’uncu maddesi hükmü uyarınca borcu yoktur belgesi talep ettiğini ve adı geçen Ünitemizce de Türkiye genelinde yapılan sorgulama sonucunda, bu işverenin anılan Müdürlükte adına tescilli işyerinden muaccel hale gelmiş 2022/4,5,7 ve 8’inci aylardan kaynaklanan toplam 70.500,00 TL borcunu 7440 sayılı Kanun’a göre yapılandırdığını ve 7440 sayılı Kanun’dan doğan yükümlülüklerini düzenli olarak yerine getirdiğini, ayrıca Kayseri Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünde kendisine ait işyerinden muaccel hale gelmiş 2024/8’inci ayından kaynaklanan toplamda 28.550,00 TL borcu olduğunun tespit edildiğini varsayalım.

Bu durumda isteklinin, borçları toplamının 99.050,00 TL olmasına karşın, borcunun 70.500,00 TL’sini 7440 sayılı Kanun uyarınca yapılandırması ve yapılandırmaya ilişkin ödeme yükümlüklerini düzenli olarak yerine getirmiş olması nedeniyle yeniden yapılandırmaya konu olan 70.500,00 TL tutarındaki borcu kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcunun hesaplamasında dikkate alınmayacaktır. Diğer taraftan, ihale tarihi itibarıyla Türkiye genelindeki 28.550,00 TL borcunun olması ve bu borcun da 5.000,00 TL’yi aşması nedeniyle 4734 sayılı Kanun’un 10’uncu maddesine göre Türkiye genelinde ihale tarihi itibarıyla kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcu miktarını belirtir Ek-2’de yer alan belge verilecektir.

Örnek 3: Tüzel kişiliği haiz ve sadece 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında işveren olan (M) Ltd. Şti.’nin İstanbul Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğüne müracaat ederek ihale tarihi olarak belirttiği 23/12/2024 tarihi itibarıyla 4734 sayılı Kanun’un 10’uncu maddesi hükmü uyarınca borcu yoktur belgesi talep ettiğini ve adı geçen ünitemizce Türkiye genelinde yapılan sorgulama sonucunda da işverenin anılan Müdürlükte tescilli işyerinden dolayı 2022/8,9,10 ve 11’inci aylardan kaynaklanan 7440 sayılı Kanun uyarınca yapılandırılan ve ödeme yükümlükleri düzenli olarak yerine getirilmiş olan yapılandırmaya konu toplam 135.750,00 TL borcu olduğu, ayrıca Adana Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğündeki işyerinden dolayı 2024/7’nci ayından kaynaklanan muaccel hale gelmiş toplam 3.000,00 TL borcu olduğunun tespit edildiğini varsayalım.

Bu durumda, söz konusu isteklinin ihale tarihi itibarıyla Türkiye genelinde Kurumumuza olan borçlarının değerlendirilmesi sonucunda; borç tutarının 138.750,00 TL olmasına karşın, borcunun 135.750,00 TL’sini 7440 sayılı Kanun uyarınca yapılandırdığı, yapılandırmaya ilişkin ödeme yükümlüklerinin düzenli olarak yerine getirilmiş olması nedeniyle yeniden yapılandırmaya konu olan 135.750,00 TL tutarındaki borç, kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcunun hesaplamasında dikkate alınmayacaktır. Diğer taraftan, ihale tarihi itibarıyla Türkiye genelindeki 3.000,00 TL tutarındaki borcun ise 5.000,00 TL’yi aşmaması nedeniyle, istekliye ihale tarihi itibarıyla Türkiye genelinde kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcu olmadığına dair Ek-1’de yer alan borcu yoktur belgesi verilecektir.

Örnek 4: Edirne’de faaliyette bulunan gerçek kişiliği haiz (F)’in, hem 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı çalıştıran işveren hem de kendi sigortalılığından 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı olduğunu ve bu isteklinin Kurumumuzdan ihale tarihi olarak belirttiği 25/12/2024 tarihi itibarıyla 4734 sayılı Kanun’un 10’uncu maddesi hükmü uyarınca borcu yoktur belgesi talep ettiğini, Edirne Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünce Türkiye genelinde yapılan sorgulama sonucunda da 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında çalıştırdığı sigortalılardan dolayı muaccel hale gelmiş toplam 52.500,00 TL borcunun olduğu ve bu borcun ödenmesi hususunda 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre ödeme emri tebliğ edildiği, ancak (F) tarafından bu ödeme emrine karşı iptal davası açıldığı ve ihale tarihinden önce Edirne 1. İş Mahkemesince icra takibinin durdurulması kararının verildiği, 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında kendi sigortalılığından ise muaccel hale gelmiş toplam 4.500,00 TL tutarında borcu olduğunun tespit edildiğini varsayalım.

Bu durumda, söz konusu isteklinin borç tutarlarının ayrı ayrı değerlendirilmesi sonucunda; 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı çalıştırmasından oluşan borç toplamının 52.500,00 TL olmasına ve bu tutarın 5.000,00 TL’yi aşmasına rağmen, 6183 sayılı Kanun hükümleri çerçevesinde cebren tahsili yolunda tesis edilen işlemlere karşı dava sürecinde veya sonucunda takip ve tahsili durduracak geçici veya nihai bir karar bulunduğundan söz konusu borçlar kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcunun hesaplamasında dikkate alınmayacak, 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalılığından doğan borçları toplamının 4.500,00 TL olması ve bu borcun da 5.000,00 TL’yi aşmaması sebebiyle, istekliye, 4734 sayılı Kanun’un 10’uncu maddesi uyarınca 25/12/2024 tarihi itibarıyla Türkiye genelinde sosyal güvenlik prim borcu olmadığına dair Ek-1’de yer alan belge verilecektir.

Örnek 5: (Ş) gerçek kişisinin, 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı çalıştıran herhangi bir şirketin üst düzey yöneticisi veya ortağı olmadığını, sadece 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı olduğunu ve Aydın Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünden 23/12/2024 tarihi itibarıyla 4734 sayılı Kanun’un 10’uncu maddesi hükmü uyarınca Türkiye genelinde kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcunun bulunmadığına ilişkin belge talep ettiğini, anılan Ünitemizce de Türkiye genelinde yapılan sorgulama sonucunda, 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalılığından doğan sadece 2021/6,7,8 ve 9’uncu aylardan kaynaklanan muaccel hale gelmiş toplam 80.850,00 TL tutarında borcu olduğunu ve söz konusu borcun 7440 sayılı Kanun’a göre yapılandırıldığını ve 7440 sayılı Kanun’dan doğan yükümlülüklerini düzenli olarak yerine getirdiğini varsayalım.

Bu durumda isteklinin, 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalılığından doğan borç toplamının 80.850,00 TL olmasına karşın, borcunu, 7440 sayılı Kanun uyarınca yapılandırmış olması ve 7440 sayılı Kanun’dan doğan yükümlülüklerini düzenli olarak yerine getirmesi nedeniyle söz konusu borçlar, kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcunun hesaplamasında dikkate alınmayacağından, bu istekliye, 4734 sayılı Kanun’un 10’uncu maddesi uyarınca 23/12/2024 tarihi itibarıyla Türkiye genelinde sosyal güvenlik prim borcu olmadığına dair Ek-1’de yer alan belge verilecektir.”

3-“II. 4734 SAYILI KAMU İHALE KANUNUNA GÖRE VERİLECEK BORCU YOKTUR BELGELERİ” başlıklı kısmında yer alan “3-Borçların Dönemi” başlıklı bölümünün birinci paragrafından sonra gelmek üzere aşağıdaki paragraf eklenmiş ve aynı bölümde yer alan Örnek 3 aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“Diğer taraftan, ihale tarihi itibarıyla kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcu olmadığına ilişkin ihaleyi yapan 4734 sayılı Kanun kapsamındaki kurum ve kuruluşlara taahhüt veren veya ihale tarihi itibarıyla kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcu olmadığına ilişkin borcu yoktur belgesi sunan isteklilerden sözleşme aşamasında ilgili idareler tarafından borcu yoktur belgesi talep edilebilmektedir. Bu kapsamda; ihale tarihi itibarıyla kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcu olmayan ihale üzerinde kalan isteklilerin, ihale tarihi ile sözleşme imza tarihi arasında geçen sürede istekli adına ihale tarihinden önceki bir tarihe ilişkin olmak üzere tahakkuk eden bu Genelgenin “1- Kapsama Giren Borç Türleri ve Tutarı” başlıklı bölümü açısından kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcu olarak değerlendirilen borçlarını sözleşme imzalama tarihine kadar ödemeleri halinde, ihale üzerinde kalan isteklilere ihale tarihi itibarıyla borcu yoktur belgesi verilebilecektir.”

Örnek 3: (C) Anonim Şirketinin 25.000,00 TL tutarındaki sigorta prim borcunu 7440 sayılı Kanun’a istinaden taksitlendirmek üzere 25/5/2023 tarihinde işyerinin bağlı bulunduğu Sosyal Güvenlik Merkezine müracaat ettiğini, 1.270,00 TL’lik taksitlerle 36 taksit ile ödemeyi tercih ettiğini, Eylül ve Ekim/2024 dönemlerine ait taksitleri ödemediğini, 26/12/2024 tarihinde Kuruma başvurarak 23/12/2024 tarihi itibarıyla 4734 sayılı Kanun’un 10’uncu maddesi hükmü uyarınca kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcunun bulunmadığına ilişkin belgenin verilmesini talep ettiğini varsayalım. (C) Anonim Şirketinin 7440 sayılı Kanun’a istinaden yapılandırması bozulmamış olması ve 23/12/2024 tarihi itibarıyla ödeme vadesi geçmiş taksitlerinin belirlenen geç ödeme zammı ile birlikte hesaplanacak tutarının 5.000,00 TL’yi aşmaması nedeniyle, anılan işverene örneği Ek-1’de yer alan kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcu yoktur belgesi verilecektir.”

Bilgilerini ve gereğini rica ederim.

Dr. Raci KAYA

Kurum Başkanı




Muhasebat Genel Müdürlüğü Genel Tebliği (Sıra No: 92) Değerli Kağıtlar – 2025 Yılı

31 Aralık 2024 Tarihli Resmi Gazete Sayı: 32769 Hazine ve Maliye Bakanlığından: Amaç ve kapsam MADDE 1- (1) Bu Tebliğin amacı, 21/2/1963 tarihli ve 21…

 

 

Muhasebat Genel Müdürlüğü Genel Tebliği (Sıra No: 92) Değerli Kağıtlar – 2025 Yılı

31 Aralık 2024 Tarihli Resmi Gazete

Sayı: 32769

Hazine ve Maliye Bakanlığından:

Amaç ve kapsam

MADDE 1- (1) Bu Tebliğin amacı, 21/2/1963 tarihli ve 210 sayılı Değerli Kağıtlar Kanununa ekli Değerli Kağıtlar Tablosunda yer alan değerli kağıtların 2025 yılında uygulanacak satış bedellerini tespit etmektir.

Dayanak

MADDE 2- (1) Bu Tebliğ, 210 sayılı Kanunun 1 inci maddesine dayanılarak hazırlanmıştır.

Değerli kağıt bedelleri

MADDE 3- (1) 210 sayılı Kanuna ekli Değerli Kağıtlar Tablosunda yer alan değerli kağıtların bedelleri aşağıdaki şekilde belirlenmiştir:

Değerli Kağıdın Cinsi                                                                                      Bedel (TL)

1 – Noter kağıtları:

a) Noter kağıdı                                                                                                           125,00

b) Beyanname                                                                                                            125,00

c) Protesto, vekaletname, resen senet                                                                         250,00

2 – (Mülga: 30/12/2004-5281/14 md)

3 – Pasaportlar                                                                                                       1135,00

4 – İkamet İzni (Değişik:28/7/2016-6735/27 md.)                                                 810,00

5 – (Mülga: 30/12/2004-5281/14 md.)

6 – (Değişik: 14/1/2016-6661/3 md.)

a) Kanuni bildirim süresi dışında                                                                          185,00

doğum nedeniyle düzenlenen

Türkiye Cumhuriyeti kimlik kartı

b) Değiştirme nedeniyle düzenlenen                                                                      185,00

Türkiye Cumhuriyeti kimlik kartı

c) Kayıp nedeniyle düzenlenen                                                                               370,00

Türkiye Cumhuriyeti kimlik kartı

7 – Aile cüzdanları                                                                                                 1010,00

8 – (Mülga: 30/12/2004-5281/14 md.)

9 – Sürücü belgeleri                                                                                               1420,00

10 – Sürücü çalışma belgeleri (karneleri)                                                             1420,00

11 – (Mülga: 2/1/2017-KHK-680/35 md.; Aynen kabul:

1/2/2018-7072/34 md.)

12 – Motorlu araç tescil belgesi                                                                             1270,00

13 – İş makinesi tescil belgesi                                                                                1060,00

 
14 – Banka çekleri (Her bir çek yaprağı)                                                                 80,00

15 – Mavi Kart (Ek: 9/5/2012-6304/9 md.)                                                            185,00

16 – Yabancı çalışma izni belgesi                                                                            810,00

(Ek: 28/7/2016-6735/27 md.)

17 –  Çalışma izni muafiyeti belgesi                                                                        810,00

(Ek: 28/7/2016-6735/27 md.)

(2) Birinci fıkrada yer alan tabloda belirtilen değerli kağıtlar, muhasebe birimleri, yetkili memurlar, noterler ve noterlik görevini yapan memurlar ile bankalar tarafından yeni bedelleri üzerinden satılır.

(3) Muhasebe birimleri ve yetkili memurlarda mevcut değerli kağıtların yeniden değerlendirilmesi ve muhasebeleştirilmesi işlemleri 27/12/2014 tarihli ve 29218 mükerrer sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Merkezi Yönetim Muhasebe Yönetmeliği hükümlerine göre yürütülür.

(4) Yurtdışı temsilcilikler tarafından satılan değerli kağıtların bedellerinin yabancı para cinsinden tahsilinde, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından 2024 yılının son iş günü saat 15.30’da belirlenen gösterge niteliğindeki efektif alış kurları esas alınır ve bu hesaplamada ortaya çıkan ondalık küsuratlar tama iblağ edilir.

Yürürlükten kaldırılan tebliğ

MADDE 4- (1) 28/12/2023 tarihli ve 32413 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Muhasebat Genel Müdürlüğü Genel Tebliği (Sıra No: 86) Değerli Kağıtlar yürürlükten kaldırılmıştır.

Yürürlük

MADDE 5- (1) Bu Tebliğ 1/1/2025 tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 6- (1) Bu Tebliğ hükümlerini Hazine ve Maliye Bakanı yürütür.